Foreks - Yatırım yolu ile vatandaşlık ve oturum danışmanlığı şirketi Henley & Partners’ın her yıl düzenli olarak yayınladığı, küresel servet istihbarat firması New World Wealth'in özel verilerini kapsayan rapora göre dünya genelinde serveti 100 milyon doları aşan yatırım yapılabilir likit varlık sahibi kişilerin sayısı 29 bin 350 kişiye ulaştı.
Açıklanan yeni verilere göre 100 milyon dolar ve üzerinde servete sahip olanlardan oluşan süper zenginler topluluğu son 10 yılda yüzde 54 oranında genişledi. Raporda süper zenginlerin sayısındaki hızlı artışta bölgesel ekonomilerin rolüne dikkat çekiliyor. Bu süreçte Avrupa ülkelerine kıyasla çok daha güçlü bir performans sergileyen ABD ve Çin “sadece senti-milyoner patlaması” olarak adlandırılabilecek bir deneyime imza attılar.
Senti-milyoner nüfusunda en göze çarpan artış, son 10 yılda 100 milyon dolar sınırını aşan kişi sayısın yüzde 108 oranında artan Çin oldu. Aynı dönemde ABD’de ise senti-milyoner nüfusu yüzde 81 artış gösterdi. Buna karşılık, aynı dönemde Avrupa’da senti-milyoner oranı yüzde 26 artış gösterdi.
Start-up’lar büyük servet yaratıyor, süper zengin coğrafyası değişiyor
Henley & Partners Türkiye Direktörü Burak Demirel, “Avrupa’daki süper zengin artış hızının görece yavaş ilerleyişinin temelde İngiltere, Almanya ve Fransa gibi büyük pazarların yavaş büyümesiyle ilgili olduğuna dikkat çekerek, “Monako, Malta, Karadağ ve Polonya gibi daha küçük Avrupa pazarlarında senti-milyoner nüfuslarının yüzde 75 veya daha fazla arttığı dinamizm noktaları bulunuyor. Bu da aşırı zenginlerin coğrafyasının değişmekte olduğunu gösteriyor. Küresel Seçkinler Kulübü diyebileceğimiz bu kesim büyümeye ve göç etmeye devam ettikçe küresel ekonomi, siyaset ve toplum üzerindeki etkilerinin daha da artması muhtemel. Senti-milyonerlerin yüzde 60'ından fazlası girişimci ve şirket kurucularından oluşuyor. Senti-milyonerler tarafından kurulan işletmeler, kendi ülkelerinde çok sayıda iyi ücretli iş yarattıkları için orta sınıf üzerinde önemli bir pozitif dönüşüm ve yayılma etkisine sahip. Ayrıca Fortune 500, S&P 500, CAC 40, FTSE 100 ve Nikkei 225'teki şirketlerin çoğunun, daha sonradan senti-milyoner olan kişiler tarafından kurulduğunu görüyoruz.
ABD’nin hakimiyeti tehlikede
Rapor, dünyadaki senti-milyonerlerin üçte birinin dünyanın dört bir yanındaki 50 önemli şehirde yaşadığını ortaya koyuyor. ABD, senti-milyonerler için En İyi 50 Şehir listesinde ilk üç sırayı alarak senti-şehir haritasındaki hâkim konumunu koruyor. Süper zenginlerin yaşamayı tercih ettiği kentleri gösteren 15 metropolün yer aldığı listenin zirvesinde 744 yerleşik senti-milyoner ile New York bulunuyor. İkinci sırada 675 senti-milyonerin tercih ettiği San Francisco ve Silikon Vadisi yer alırken, üçüncü sırada ise 496 süper zengin sakiniyle Los Angeles bulunuyor. Son 10 yılda sıralamadaki konumunu koruyan bu 3 metropol aynı zamanda önümüzdeki 10 yıl zarfında ultra zengin nüfusunda yüzde 50’nin üzerinde artış beklenen kentler olarak öne çıkıyor.
ABD seçimleri ve vergi politikaları zenginleri göç etmeye yönlendirebilir
Diğer taraftan, parasal ve sosyal politikalarda ciddi değişimler getirmesi olası ABD başkanlık seçimleri süper zenginlerin coğrafi görünümünde önemli bir değişimi tetikleyebilir. Seçim sonuçları, senti-milyonerlerin ekonomik ve politik açıdan daha güvenli ve cazip gördükleri ülkelere yönelmesine neden olabilir. Rapora göre ABD, bir taraftan 67 trilyon dolarlık bir toplam varlıkla küresel likit yatırıma uygun servetin yüzde 30'undan fazlasını oluştururken, diğer taraftan alternatif oturum ve vatandaşlık seçenekleri arayışında olan zengin Amerikalıların oranında benzerine rastlanmamış bir artış görülüyor. Kamala Harris, yakın zamanda Başkan Biden'ın 2025 mali yılı bütçesinde önerdiği vergi artışlarını onayladı. Bu artışlar, net serveti 100 milyon ABD dolarının üzerinde olan vergi mükelleflerinin gerçekleşmemiş sermaye kazançları üzerinden asgari vergi ödemelerini gerektirecek yeni bir yaklaşım içeriyor. Sadece gerçekleşmiş geliri vergilendirmek gibi kabul görmüş uluslararası vergi ilkelerinden çok uzaklaşan herhangi bir teklif, insanların ABD'ye yatırım yapılacak bir yer olarak değerlendirmelerinde değişikliklere neden olabilir.
Asya ülkelerinin önlenemez yükselişi
Raporda Asya şehirlerinin süper zenginlik sıralamasında hızla yükseldiğinin altı çiziliyor. Buna göre, dört şehir ve bölge artık dünyanın En iyi 10 senti-milyoner merkezi arasında yer alıyor. Pekin, 347 senti-milyoner ile dünya genelinde 5. sırada yer alırken, beklenenin çok üzerinde bir performans gösteren Singapur, 336 süper zengin ile Pekin’i takip ediyor. Şanghay, 322 senti-milyoner ile 7. sırada yer alırken, Hong Kong da 320 ultra zengin sakini ile listenin 8. sırasında bulunuyor. Hem Singapur hem de Hong Kong'un (SAR Çin) önümüzdeki on beş yılda senti-milyoner nüfusunda yüzde 100'ün üzerinde büyüme kaydedeceği öngörülüyor.
Diğer taraftan Avrupa’da bu alandaki büyüme hızı giderek yavaşlıyor. Bir zamanlar dünyanın finans başkenti ve küresel zenginlik merkezi olarak kabul edilen Londra, raporda 370 süper zengin sakini ile 4. sırada yer alırken, 2040’a kadar senti-milyoner büyümesinin yüzde %50’nin altında olması bekleniyor. Londra aynı zamanda ilk 50’de yer alan tek İngiliz kenti durumunda. Paris ise 286 senti-milyoner sakiniyle endekste 10. sırada yer alıyor. Endekste kendine yer bulan diğer Fransa kenti ise 95 senti-milyonere ev sahipliği yapan Nice.
Süper zenginlerin yeni gözde şehirleri
Senti-milyoner nüfusun 2040’a kadar olan büyüme rotasına bakıldığında servet birikimi ve göç konusunda ilgi çekici bir tablo ortaya çıkıyor. Bu kapsamda, bazı Asya ve Orta Doğu şehirleri devasa bir büyümeye hazırlanıyor. Hangzhou, Shenzhen, Taipei, Dubai ve Abu Dabi'nin önümüzdeki 16 yıl içinde senti-milyoner nüfusunda yüzde 150'nin üzerinde artış görmesi bekleniyor. Diğer taraftan, yeni oluşan pazarlar da dikkat çekici büyümelere imza atacak gibi görünüyor. Suudi Arabistan'ın Riyad ve Hindistan'ın Bangaluru kentlerinin de önümüzdeki 16 yıl içinde senti-milyoner nüfuslarında yüzde 150'nin üzerinde büyüme yaşaması öngörülüyor. Buna karşılık, dünyanın zenginlerin yaşam alanı olarak daha fazla tanınmış kentlerinden- Chicago, Moskova, Zürih ve Madrid’de 2040'a kadar yüzde 50'nin altında bir süper servet büyümesi yaşanacağı tahmin ediliyor.