Investing.com – Önümüzdeki hafta ekonomik takvim hafif ancak Fed’in 14 Haziran'da yapacağı, merakla beklenen açıklamasından önce Kanada ve Avustralya'daki faiz kararları gündemde olacak. Teknoloji hisselerindeki yükselişe rağmen yatırımcılar temkinli davranmaya devam ederken piyasa gözlemcileri de küresel ekonominin görünümüne ilişkin bir güncelleme alacak. Yeni haftaya başlamak için bilmeniz gerekenler:
1. ABD verileri
Fed'in 13-14 Haziran'daki toplantısı öncesinde olağan sessizlik dönemine girmesiyle birlikte, para politikası görünümünü tartışan hiçbir yetkili olmayacak.
Cuma günü açıklanan ve karışık bir görünüm sunan ABD istihdam raporu, Mayıs ayında istihdam artışının hızlandığını ancak ücret artışlarının ılımlı seyrettiğini gösterdi. İşsizlik oranındaki artış da iş gücü piyasasındaki koşulların gevşemekte olduğu görüşünü destekledi.
İstihdam verileri, Fed'in yaklaşan toplantısında faiz artırımına ara vereceği yönündeki beklentilerin altını çizdi. Bu, Fed'in bir yıldan uzun bir süre önce agresif anti-enflasyon politikasını sıkılaştırmaya başlamasından bu yana ilk duraklama olacak.
Pazartesi günü açıklanacak olan ISM hizmetler PMI verisinin, Mayıs ayında yedinci ay üst üste daralan imalat PMI verisinin aksine hâlâ güçlü bir genişleme oranına işaret etmesi bekleniyor.
Diğer raporlar arasında Çarşamba günkü ticaret ve Perşembe günkü ilk işsizlik başvuruları rakamları yer alıyor.
2. Borsa kazançları
Bazı yatırımcılar, piyasanın büyük bir bölümü temkinli sularda yüzerken bir avuç mega kapasiteli hisse senedinin üstün performansının, piyasa kazançlarına ne kadar hakim olduğu konusunda giderek daha temkinli hale geliyor.
Teknoloji ağırlıklı Nasdaq 100 2023 yılında şu ana kadar %33 değer kazandı ve gösterge S&P 500 bugüne kadar %11,5 yükselerek son 10 ayın en yüksek seviyesine ulaştı.
Apple (NASDAQ:AAPL), Microsoft (NASDAQ:MSFT), Google'ın ana şirketi Alphabet (NASDAQ:GOOGL), Amazon (NASDAQ:AMZN) ve Nvidia (NASDAQ:NVDA) olmak üzere beş hisse senedinin toplam ağırlığı, şu anda S&P 500'ün piyasa değerinin %25'ini oluşturuyor ve yapay zeka alanındaki gelişmelerin yarattığı heyecan, gelecekte önemli kazançlar elde edileceğine dair umutları besliyor.
Bir avuç hisse senedinde yoğunlaşan bir ralli, piyasanın genelinin sağlığı hakkında soru işaretleri yaratırken yatırımcıların, bu mega holdingleri terk etmesi halinde dalgalanmayı ateşleme riski var.
3. Merkez bankası kararları
Fed'in yaklaşan toplantısı öncesinde Avustralya Merkez Bankası (RBA) ve Kanada Merkez Bankası, bu hafta politika toplantıları düzenleyecek. Her iki ülkenin yetkilileri de hâlâ devam eden enflasyonla mücadele içinde.
Nisan ayı enflasyon verilerinin, beklenenden çok daha güçlü bir şekilde yükselmesinin ardından Salı günkü RBA kararı her iki yönde de olabilir.
RBA Başkanı Philip Lowe, merkez bankasının enflasyonla mücadeleyi kazanmak için ne gerekiyorsa yapacağına dair net bir mesaj göndermek istediğini söylerken geçen ay yapılan sürpriz bir artırımın ardından faizler halihazırda 11 yılın zirvesinde.
Bu arada piyasalar, BoC'un şahin bir duruş sergilemesini ve enflasyonun düştüğüne dair bir kanıt olmadığı takdirde Temmuz ayında faizleri yeniden artırabileceğini belirtmesini bekliyor.
4. Euro Bölgesi
Euro Bölgesi'nde Pazartesi günü açıklanacak veriler, Alman ekonomisinin, ikinci çeyreğin başında nasıl bir performans sergilediğini gösterecek. Ticaret, fabrika siparişleri̇ ve sanayi̇ üretimi̇ verileri, geçen hafta blokun en büyük ekonomisinin ilk çeyrekte resesyona girdiğini gösteren verilerin ardından açıklanacak.
Avrupa Merkez Bankası, enflasyon beklentilerinin daha kalıcı hale gelip gelmediğini gösterecek olan tüketici beklenti anketinin sonuçlarını, Salı günü yayımlayacak.
ECB Başkanı Christine Lagarde, Pazartesi günü Avrupa Parlamentosu Ekonomik ve Parasal İşler Komitesi önünde ifade verecek ve yorumları yakından izlenecek.
Merkez bankası, 15 Haziran'daki toplantısı öncesinde Perşembe günü sessizlik dönemine girmeden önce açıklama yapacak olan diğer ECB yetkilileri arasında yönetim kurulu üyeleri Luis de Guindos ve Fabio Panetta da bulunuyor.
5. Dünya Bankası ve OECD küresel ekonomik tahminleri
Yatırımcılar, Dünya Bankasının Salı günü küresel büyümeye ilişkin son tahminlerini açıklamasının ardından bir gün sonra OECD'nin de kendi tahminlerini açıklamasıyla, küresel ekonominin görünümüne ilişkin bilgi sahibi olacak.
Geçtiğimiz ay Dünya Bankası, finans sektöründeki çalkantılar, yüksek enflasyon, Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin devam eden etkileri ve üç yıllık COVID-19 nedeniyle küresel ekonomide önümüzdeki on yıl boyunca sürebilecek bir yavaş büyüme krizi uyarısında bulundu.
Bu arada OECD, Mart ayında küresel büyüme tahminlerini yükselterek küresel büyümenin bu yıl %2,6'ya, 2024'te ise %2,9'a ulaşmasını beklediğini açıkladı ancak görünümün kırılganlığını koruduğu ve risklerin aşağı yönlü olmaya devam ettiği uyarısında bulundu.
--Bu haberde Reuters’ın katkısı bulunmaktadır.