⛔ Tahmin etmeyin ⛔ Ücretsiz hisse görüntüleyici kullanın, fırsatları görünOrta Ölçekli Şirketlere Eriş

Çin ve Kur Savaşları - Yuan'ı Devalüe Etmek Çözüm mü?

Yayın Tarihi 06.10.2015 11:08
Güncelleme Tarihi 09.07.2023 13:32

Çin Dünyayı Yeni Bir Kur Savaşına Sürükler mi?

Çin’deki ekonomik daralmanın etkileri ve geleceğe dair oluşan belirsizlik küresel piyasalarda etkisini hissettirmeye devam ediyor. 1990’larda başlayan Çin ekonomisindeki büyüme bu yıl beklentileri yakalamaktan oldukça uzak. Bu yıl için hedeflenmiş olan %7 büyüme rakamına ulaşılması şu an neredeyse imkânsız hale gelmiş durumda. Bunun yanı sıra, Uluslararası Para Fonu (IMF) 2016 yılına yönelik beklediği büyüme rakamını %6,3 olarak açıklayarak Çin ekonomisinin önümüzdeki yıl da daralmayı sürdüreceğini belirtti. Eski ekonomik büyüme performansını yakalamak için yapısal olarak birçok sorunla mücadele etmesi gereken Çin, özellikle Avrupa Birliği’nin baskısıyla, yönetimde şeffaflık ilkesi ve özelleştirme reform paketi gibi birçok yenilik yapmak zorunda gibi görünüyor.

Ucuz iş gücü devri kapandı mı?

Dünyanın ikinci büyük ekonomisi olan, aynı zamanda dünyanın üretim üssü olarak da görebileceğimiz Çin, son dönemde özellikle dış talepteki düşüş ve yerel ekonomik faaliyetlerin azalması sonucu hedeflediği büyüme rakamlarına ulaşamıyor. Dünya genelinde yaşanan ekonomik daralma ise, ülkeye olan dış talebin artışında bir süre daha olumlu bir hava olmayacağının sinyalini veriyor. Ekonomik büyümesini, katma değer yaratan ürün ihracından ziyade düşük maliyetli iş gücü ve üretimden sağlayan ülke aynı zamanda bu gücü sağladığı nüfus yönünden de pek parlak durumda değil. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verilerine göre, ülkede doğum oranındaki artış ve nüfus artış hızı her geçen sene düşüyor. Bu durum ise, daha şimdiden iş gücüne katılımın düşmesine sebep olmuş durumda.

Son yıllarda ülkede hizmet sektörünün gelişmesiyle, zaten azalmakta olan iş gücü üretimden hizmet sektörüne kayıyor. Bu durum, dünyaca ünlü markaların üretim tesislerinin bulunduğu ülkede, üretim kapasitesini sonuna kadar kullanmayı sağlayacak oranda işçi bulmayı neredeyse imkânsız hale getiriyor. Ucuz iş gücü cenneti olarak görülen ülkede artık çalışacak eleman bulmak için ücretleri artırmak gerekiyor ancak bu da maliyetleri artırarak kârlılık üzerinde baskı oluşmasına sebep oluyor.

Çin ile örtüşen ekonomik ve demografik büyüme rakamlarına sahip başka bir ülke olmadığından, bir karşılaştırma yapmak ise ekonomik açıdan yanıltıcı sonuçlar doğurabilir. Bundan dolayı Çin’i kendi dinamikleriyle düşünmek gerekiyor. Diğer önemli sorun ise Çin yönetimi ve ekonomisindeki şeffaflık problemi. Çin Merkez Bankası’nın hükümetten bağımsız olarak hareket edememesi ve Çin’den gelen ekonomik verilerin doğruluğundan duyulan şüphe, krizin daha da derinleşmesine sebep oluyor.

Özelleştirmeler yolda

Çin ekonomisinin bir diğer önemli yapısal sorunu ise, ülkedeki çoğu sektörün kamuya bağlı olması. Ciddi bir ekonomik daralma yaşayan ülkede, yaklaşık 35 milyon kişiye iş veren ve toplam büyüklüğü 17 trilyon Dolar seviyesinde olan birçok şirket devlet eliyle kontrol ediliyor. Burada asıl önemli olan konu ise, devlete bağlı olan bu kuruluşların daha düşük kârlılık oranlarıyla çalışıyor olmaları. Ekonomik büyümedeki sıkıntıları yok etmek amacıyla, Çin hükümeti tarafından bir reform paketi hazırlandı ancak siyasi sorunlar nedeniyle burada da anlaşmazlıklar meydana geliyor. Paketin son haline göre, şirketlerde özelleştirmeye gidilecekken; telekomünikasyon, petrol, silah üretimi gibi bazı kilit alanlarda ise yarı özelleştirme uygulanması planlanıyor.

Geçtiğimiz haftalarda Çin Devlet Başkanı Xi Jinping’in konuşmasından hemen önce açıklanan üretim verileri, 2009 küresel krizi başlangıcından bu yana en düşük seviyesini görürken, Jinping ülke ekonomisinin düzgün bir şekilde ilerlediğini iddia etti ve Yuan devalüasyonunu da kur mekanizmasının düzgün işlemesini sağladığını söyleyerek savundu. Aynı konuşmasında ihracat avantajı sağlamak amacıyla Yuan’ı devalüe etmeyeceklerini belirtse de, arka arkaya kötü gelen ihracat verilerinin ardından bu neredeyse imkânsız gözüküyor.

Çin hükümetinin bu kriz ortamında nasıl bir tutum sergileyeceği ise hâlâ merak konusu. Hükümet büyüme beklentilerini revize etmeyi reddetse de bu gerçekçi olmayan beklentiler krizin derinleşmesine yol açıyor. Bunun yanında genel ekonomi adına değil ancak daha sektörel bazda, Çin’in yapısal sorunlarına değinecek şekilde reformlar uygulamaya konulabilir. Şeffaf yönetim anlayışının bir an önce benimsenmesi ise, hem yatırımcının hem de tüketicinin güvenini kazanmak adına önemli bir adım alacaktır.

Kur savaşları artık çözüm değil

Peki, bundan sonra yapılması gereken ne? İlk aşamada ülke ekonomisinin daha şeffaf yönetimi sağlanarak, yatırımcı güveni sağlanabilir. Bu durumda ülkeden fon çıkışı azalacağından, yakın gelecekteki FED kararının etkisi de daha az hissedilebilir. İkinci olarak, ülkenin en büyük sorunu olan üretime değinmek gerekiyor. Üretim kapasitesini daha verimli kullanmak amacıyla, teknolojinin üretime entegrasyonu, ar-ge çalışmaları gibi alanlarda devlet tarafından teşviklerde bulunulması çalışmaların hızlanmasını sağlayarak üretime yeniden ivme kazandırabilir. Burada üzerinde durulması gereken bir diğer nokta ise özelleştirmeleri işleme koyacak olan reform paketi. Paketin onaylanıp işleme konulması halinde, potansiyelinin çok daha altında kârlılık oranlarıyla çalışan birçok firmanın kârını arttıracak olması, iç piyasada canlanmayı sağlayabilir gibi gözüküyor.

Günümüzün popüler konularından birisi ise ‘kur savaşları’. Özellikle Rusya’nın geçen yıl devalüasyona gitmesiyle beraber finansal piyasalarda artmaya başlayan ‘Kur savaşları mı başlıyor?’ korkusu, Çin’in geçtiğimiz aylarda Yuan’ı devalüe etmesiyle daha çok telaffuz edilmeye başlandı. Ancak Yuan devalüasyonunun, var olan sorunlara çözüm getirmesi pek mümkün görünmüyor. Küresel ekonomideki genel ekonomik daralma ile Çin ürünlerine karşı azalan talebi canlandırmak için Yuan’daki değer kaybı yeterli olamayacak gibi görünüyor, zira hem Avrupa’da hem de gelişmekte olan ülkelerde uzun süredir iyileşme yönünde bir belirti görülemiyor. Bu noktadan sonra Çin hükümeti kur savaşlarını başlatır mı bilinmez ancak günümüz şartlarında bu seviyelerdeki devalüasyonlar kur savaşlarını başlatabilecek nitelikte fiyat hareketlerini oluşturamıyor gibi gözükmekte.

Son yorumlar

Sıradaki makale yükleniyor...
Uygulamamızı Yükleyin
Risk Açıklaması: Finansal araçlar ve/veya kripto paralarla işlem yapmak yüksek seviyede risk içermektedir ve yatırım miktarınızın bir kısmını veya tamamını kaybetmenize sebep olabilir, bu sebeple tüm yatırımcılar için uygun değildir. Kripto para fiyatları aşırı derecede hareketlidir ve finansal haberler, politik olaylar ve düzenleme kurumları gibi konulardan kolaylıkla etkilenir. Kaldıraçlı işlem yapmak finansal riskleri yükseltmektedir.
Diğer finansal araçlar veya kripto paralar içinden tercihinizi yapmadan önce, yatırım nesnelerinizi, deneyim seviyenizi ve risk iştahınızı dikkatlice gözden geçiriniz ve ihtiyacınız olduğunda profesyonel tavsiye almayı deneyiniz.
Fusion Media sitede yer alan bilgilerin gerçek zamanlı ya da isabetli olacağının mutlak olmadığını hatırlatır. Tüm borsa fiyatları, endeksler, vadeli işlemler, Forex ve kripto para fiyatları, borsalardan değil piyasa düzenleyicileri tarafından oluşturulur, bu sebeple fiyatlar isabetli olmayabilir ve gerçek piyasa fiyatlarından farklı olabilir, bu da buradaki fiyatların fikir verme amaçlı olduğunu ve ticari amaçlar için uygun olmadığını gösterir. Fusion Media veya herhangi bir sağlayıcı, buradaki bilgileri kullanmanız sonucu oluşacak olası kayıplarınızdan ötürü sorumluluk taşımamaktadır.
Bu sitede yer alan bilgileri, Fusion Media ve/veya veri sağlayıcıdan yazılı izin almadan kullanmak, saklamak, kopyasını üretmek, görüntülemek, düzenlemek veya dağıtmak yasaktır. Fikri mülkiyet hakkı, sitede yer alan verileri sağlayanlara ve/veya borsalara aittir.
Fusion Media reklamlarla veya reklam verenlerle etkileşiminize bağlı olarak internet sitesinde görüntülenen reklamlardan gelir elde edebilir.
İşbu sözleşmenin aslı İngilizcedir ve İngilizce ve Türkçe versiyonu arasında tutarsızlık olduğunda İngilizce versiyonu dikkate alınacaktır.
© 2007-2024 - Fusion Media Limited. Tüm Hakları Saklıdır.