- Ağustos piyasalar için çok kötü bir ay oldu
- Tüm gözler enflasyon verileri ve Fed’in politika toplantısında
- Yatırımcılar 16 Haziran düşük seviyesinin yeniden testine hazır olmalı
Wall Street’te 2015’ten bu yana en kötü Ağustos ayından çıkan hisseler, yatırımcıların Fed’in enflasyonla mücadele amacıyla agresif faiz artırım planlarına yönelik endişeleriyle birlikte Eylül’e de oynak bir başlangıç yaptı.
Yıl başından bu yana S&P 500 %16,5, Dow %12,7, Nasdaq ise %24,8 değer kaybetmiş durumda.
Yakın geçmişi göz önüne alırsak, Eylül ayı tarihsel olarak piyasalar için yılın en kötü ayı olduğu için yatırımcılar çalkantının devamına hazırlıklı olmalı. Dow Jones Industrial Average’ın ilk tam yılı olan 1897’den bu yana, endeks yılın diğer aylarındaki ortalama %0,77 kazanca kıyasla Eylül aylarında ortalama %-1,13 kayıp yaşadı.
Aynı şey S&P 500 için de geçerli. Endeksin 1928’den bu yana Eylül aylarındaki ortalama performansı %-1,03.
Son 10 yılda, teknoloji ağırlıklı Nasdaq 100 Eylül aylarında ortalama %0,6 geriledi. Endeks yılın diğer aylarında ise pozitif bir ortalamaya sahip.
Eylül ayı geçmişteki ara seçim yıllarında da dönemsel olarak daha da kötü bir performans getirdi. Stock Trader’s Almanacak verilerine göre, 1950’den bu yana son 18 örneğin 11’inde, ara seçimler öncesindeki Eylül aylarında Dow düşüş yaşadı.
S&P 500’ün 1928’den bu yana performans verilerini kaynak gösteren Bespoke Investment Group’a göre, endeks Eylül ayına yılın başına kıyasla düşüşle girdiği dönemlerde, ay içinde ortalama %3,4 kayıp yaşadı. Yıl başından Eylül’e kadar pozitifte olduğu yıllarda ise ayı sabit geçirdi:
“Eylül’e yıllık bazda kayıpla girdiği dönemlerde endeks yılın geri kalanında ortalama %1,2 düşüş kaydederken, Eylül’e yıllık bazda kazançla girdiği yıllarda yılın geri kalanında ortalama %3,3 yükseldi.“
Opsiyon piyasalarındaki hareketler de ufukta zorlu günlere işaret ediyor. Nasdaq 100’ü takip eden QQQ ETF’e yönelik satım opsiyonlarının sayısı şu an 2000 dotcom çöküşünden bu yana en yüksek seviyelerine yakın noktada.
Fed’in faiz artırımları ve 9 trilyon dolarlık devasa bilançosunu küçültme planları netlik kazanana kadar, risk varlıklarının sürdürülebilir bir ralli kaydedebileceğini düşünmüyorum.
Başta Ağustos TÜFE raporu ve Fed’in politika toplantısı olmak üzere, bu ay piyasalara yön verecek birçok gelişme var. Analistler TÜFE’nin Temmuz’daki yıllık (YoY) %8,5’ten daha yüksek gelebileceğini düşünüyor.
Fed Başkanı Jerome Powell, Ağustos sonundaki Jackson Hole konuşmasında enflasyon kontrol altına alınana kadar merkez bankasının para politikasını gevşetmeye yönelik bir adım atmayacağını söyledi.
Geçtiğimiz haftada, Eylül ayında 75 baz puanlık bir faiz artırımı olasılığı %64’ten %75’e sıçrarken, 50 baz puanlık bir artırım artık daha düşük bir ihtimal olarak görülüyor. Fed bu yıl içinde faiz oranını 225 baz puan artırdı.
Powell’ın Jackson Hole’da verdiği “acı“ mesajını tekrarlamasını bekliyorum ve bu yüzden yatırımcılar S&P 500’ün 16 Haziran’daki düşük seviyesini yeniden test etmesine-mevcut seviyelerden yaklaşık %8’lik bir gerileme-hazırlıklı olmalı.
Wall Street’teki ünlü deyişi hatırlatmak gerekirse, Fed’le savaşmayın.
Açıklama: Jesse bu makalede adı geçen hisselerde bir pozisyon sahibi değildir. Yazıda ele alınan görüşler yalnızca yazarın kişisel görüşleridir ve yatırım tavsiyesi olarak alınmamalıdır.