Yatırımcılar Perşembe günü yayınlanacak ilk çeyrek GSYİH verilerinde ABD ekonomisinin ne kadar hızlı büyüdüğüne dair ilk ipuçlarını görmeyi beklerken, 10 yıllık Hazine tahvil faizleri geçen ay görülen zirvelerin ardından şimdi yatay seyrediyor.
FED'in Salı ve Çarşamba gerçekleştireceği toplantıda para politikasına yönelik bir değişikliğin yapılmaması, Başkan Jerome Powell'ın açıklamalarının ise yine ekonomiye yönelik iyimserlikle birlikte kalan risklere dair endişeleri ve maksimum istihdam sağlanana dek gevşek politikanın sürdürülmesine yönelik ihtiyacı içermesi bekleniyor.
Wells Fargo analisti Michael Schumacher CNBC'ye yaptığı açıklamada 10 yıllık tahvil faizinin yıl sonuna kadar %2,1-2,4'e ulaşabileceğini söyledi ve Schumacher bunu agresif bir tahmin olarak değerlendiriyor. National Economic Council eski Başkanı Larry Lindsey ise bu yılın sonuna kadar %3'lük tahminiyle daha agresif bir öngörüye sahip.
Faiz şimdilik %1,5 ile %1,6 arasında hareket ediyor ve bir hafta önce bu aralığın üzerine doğru bir sıçrama yapmıştı.
Eğer GSYİH büyümesi %6,9'luk konsensüs beklentisinin çok üzerinde gelirse ya da yeni işsizlik ödeneği başvuruları 550.000'lik tahminin çok daha altında gelirse, yatırımcılar ekonominin beklenenden daha ısındığına yönelik endişeyle birlikte enflasyonda daha güçlü bir artış beklentisiyle tepki verebilir.
Avrupa Merkez Bankası (ECB), geride kalan Avrupa ekonomisini desteklemek amacıyla acil tahvil alımlarını hızlandırma kararını uygulama sürecinde. ECB 23 Nisan haftasında net 22,25 milyar euroluk bir tahvil alımı gerçekleştirdi ki bu da bir önceki haftaya kıyasla üçte birin üzerinde bir artış ve Haziran sonundan bu yana en yüksek miktarlı alım.
Kanada Merkez Bankası (BoC) ise farklı bir yol izliyor. Merkez Bankası Başkanı Tiff Macklem geçen hafta bankanın haftalık minimum devlet tahvili alımlarını 4 milyar Kanada dolarından 3 milyar Kanada dolarına düşüreceğini duyurdu. BoC böylelikle varlık alımlarını azaltmaya başlayan ilk önemli merkez bankası olacak.
ABD'de olduğu gibi, Kanada'da da 10 yıllık tahvil faizi geçtiğimiz haftalarda keskin bir yükseliş kaydetti ve şimdi yaklaşık %1,5'te plato yaptı.
Almanya'da Anayasa Mahkemesi Berlin'in Avrupa Birliği'nin iyileşme planını onaylama süreci için yeşil ışık yaktı. Plan kapsamında AB kendi adına 750 milyar euroluk tahvil ihraç edecek ve Almanya'da bazı gruplar bu fikre karşı çıkmıştı. Mahkeme onay sürecini kısa bir süreliğine duraklatmış olsa da, şimdi devam iznini verdi ve aynı zamanda Berlin'in yükümlülükler konusunda ne kadar kontrole sahip olduğunu yakından takip edeceğinin sinyalini verdi.
Almanya, borcun ortaklaştırılması konusunda çok hassas, çünkü böyle bir adım Alman vergi mükelleflerini bu alanda yeterli özeni göstermeyen diğer ülkelerin—ki bu Almanlar için neredeyse diğer tüm AB ülkeleri demek—ödeme sıkıntılarının yaratacağı yükten sorumlu yapabilir.
Alman 10 yıllık tahvil faizi geçtiğimiz birkaç ayda hala sıfırın altında kalmaya devam etse de keskin bir yükseliş kaydetti. Faiz oranı 52 haftanın en düşük seviyesi olan %-0,67'ye kıyasla Pazartesi günü %-0,25'in hemen altındaydı.
Duyurulduğu tarihten bir yıldan uzun bir süre geçmesine rağmen, 27 üyeli AB'nin sadece üçte ikisi AB iyileşme planını onayladı ve bu da Brüksel'in Haziran'da tahvil satışlarına, Temmuz'da ise kaynak dağıtımına başlamasını zorlaştırıyor. Eğer AB her zamanki performansını gösterirse, herhangi ciddi bir kaynağın sağlanması ya da dağıtılması Ağustos sonrasını bulabilir.