Piyasalar, Amerika Merkez Bankasının (FED) ne zaman faiz arttıracağına odaklanırken petrol fiyatları yeniden Ocak ayının dip seviyeleri olan 46$’a doğru yaklaşıyor. Daha önceki raporumuzda petrol piyasasında arz fazlasının devam ettiğini ifade etmiştik. Mevcut durumda arz ve talep görünümünde kısa vade de değişiklik olmayacak gibi gözüküyor. Geçtiğimiz hafta Amerika Birleşik Devletleri’nden (ABD) açıklanan stok raporunda, stoklar 4,2 milyon varil artış göstererek toplamda 459 milyon varile geriledi. Ancak petrol stokları hala daha 80 yılın zirvesinde kalmaya devam ediyor. ABD’de benzin talebi artmaya devam ederken henüz petrol fiyatlarının azalan stoklara ve artan benzin tüketimine tepki vermiyor. Öte yandan ABD’de petrol üretimi düşük petrol fiyatlarına rağmen yüksek seviyelerde kalmaya devam ediyor. Bakalım ABD’de petrol üretimi petrol fiyatlarında olası bir ikinci düşüş dalgasına da dayanıklılık gösterebilecek mi?
Petrol Şirketleri Düşük Fiyattan Olumsuz Etkileniyor
Düşen petrol fiyatları önde gelen petrol şirketlerini de olumsuz etkilemeye devam ediyor. ABD’nin ve dünyanın en büyük petrol üreticileri olan Chevron, Exxon Mobil, Occidental Petroleum(OXY) gibi şirketler son 10 yılın en düşük karlılık oranını açıkladı. Üç şirketin karı toplamda 4,9 milyar dolarlık azalış gösterdi. Brent petrolün yanı sıra ham petrolünde (WTI) önemli ölçüde düşüş yaşaması bu şirketlerin yeni projelere yönelmesini de engelliyor. Aynı zamanda bu şirketlerle beraber BP, Shell gibi petrol şirketleri maliyetlerini azaltmak için önemli ölçüde kesintilere yöneliyorlar. Çoğu şirketin sondaj kulelerini ya durdurduğunu ya da tamamen kapattığını görüyoruz. ABD’li petrol şirketlerinin karlılığı azalmış olması hisse fiyatlarını da yansıyor. Chevron’un hisseleri geçtiğimiz Haziran ayından bu yana % 51, Exxon Mobil’in % 48, OXY’nin ise % 47 azalış kaydetti. Bu durum ABD’de endeksleri de olumsuz etkiliyor.
Düşen petrol fiyatları sadece ülke ekonomilerin enflasyonları düşürmüyor aynı zamanda büyük petrol şirketlerinin karlılıklarını da olumsuz etkiliyor. Bu durum büyük şirketlerin yatırım yapma güdüsünü olumsuz etkilerken, Petro- kimya sektöründe olası yapılacak yeni teknolojik gelişmeleri de baskılayan bir durumun ortaya çıkmasına neden olabiliyor Mevcut görüntüye baktığımızda yüksek arzın devam etmesi ve küresel büyümenin istenilen seviyede olmaması petrol fiyatlarında yeni bir satış dalgasını gündeme getirebilir.
BRENT;
Brent petrolün teknik görünüme baktığımızda ise; önemli destek bölgesi olan 52,50 seviyesinin kırıldığını gözlemliyoruz. Bu seviyenin kırılmış olması zayıf görüntünün devam etmesine neden olabilir. Brent petrolün olası bir yükseliş trendi başlatabilmesi için Temmuz ayından beri başlayan düşen trendin direnci olan 53,80 seviyesinin üzerinde kapanışlar gerçekleştirmesi önemli olabilecektir. Aksi halde geri çekilmeler 50,20 – 47,80 destek bölgelerine geri çekilmeler olabilir. Kısa vadeli direnç olarak ise 52,50 – 53,80 seviyeleri izlenebilir.