Türk lirası adına pek iyi günler yaşandığı söylenemez. Tabi buna en büyük sebep Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun istifa kararı oldu ki bu zaten ipin kesilmesi anlamına da gelebilir bir bakıma. Dünya genelinde gelişmekte olan ülke para birimleri değer kaybı yaşarken, geneline meydan okuyan Lira'da arkadaşlarının yanında yerini aldı. Lira tarafında kısa vadede tekrar değer kazanımı pek muhtemel gibi durmuyor. Zaten yaşadığımız olay da pek küçümsenecek bir olay değil sonuçta, ülkemizin Başbakan'ı istifa ediyor, daha ne olsun. Tabi benim aklımı kurcalayan birkaç soru yok değil. TCMB başkanımız Murat ÇETİNKAYA toplantısında yaptığı konuşmada, faizlerde sadeleştirmeye gideceğiz demişti. Şimdi bu olay için 2 farklı senaryo var elimizde. Ya koridorun üst bandından kademeli faiz indirimleri ya da koridorun alt bandından kademeli faiz arttırımları. Yani sadeleştirme adımları sadece faiz indirimi olarak düşünülmemeli. Koridorun alt bandından yapılacak faiz arttırımları ise Lira tarafında değer kazanımları yaratabilir bu süreç içinde. 2. olarak yeni Başbakan kararının açıklanması ile de yeni fiyatlamalar olabilir diye düşünüyorum çünkü piyasa yönetim sorgulaması yapacaktır. Yönetim sorgulaması tabirini biraz açacak olursam yeni Başbakan ülkeyi daha iyi mi yönetir, daha kötü mü... Piyasanın buna vereceği tepkiler de önemli olacaktır diye düşünüyorum.
Şimdi son zamanlarda gelen datalarımızı bir gözden geçirelim;
Yukarıda ki grafik Ocak 2015 - Nisan 2016 aralığında açıklanan enflasyon oranlarımız.
Görüyoruz ki enflasyon da yeteri kadar aşağılardayız ve bunu takiben büyüme rakamlarını da paylaşmak istiyorum;
Ve işte buda açıklanan son 4. çeyreklik büyüme rakamlarımız. Türkiye'de büyüme olarak güzel senaryolar üretilse de bana göre diğer gelişmekte olan ülkeler arasında çok gerideyiz.
Enflasyonda ki düşüş çabalarımızın büyüme oranlarımızı da olumsuz etkilediğini açık bir şekilde görüyoruz ve ben bu durumun sektörel bazda faaliyet gösteren büyük firmaların zarar oranlarıyla da kıyaslıyorum. 2016 ilk çeyrek adına bir çok büyük şirket yüksek zararlar açıkladı. Genel olarak da tüm bu olumsuzluklar halinde Borsa İstanbul tarafında ağır kayıplar yaşandı ve geçerli senaryoların devamı halinde geri dönüş olması da şimdilik pek muhtemel görünmüyor. Kar etmeyen büyük faal şirketler yatırımlardan kaçındıkça, büyüme oranlarında da yükselişler zorlaşacaktır.
Enflasyonda ki düşüşler ise fiyatlara yansımıyor, tehlikeli düşüşler olarak algılanır bu durumlar. Eğer enflasyon tarafında sahte düşüşler yaşıyorsak sert toparlanma hareketlerinde lira tarafında yine değer kayıpları yaşayabiliriz.
Şimdi eldeki senaryoları konuştuk ve olaya biraz daha teknik boyutta bakalım;
Başbakan istifa kararı ile fiyatlamalar da resetleme olduğu açık ortada, yani eskiden yaşanan herşeyi ve her fiyatı unutun. Yeni bir kanal , yeni bir trend başlıyor. Güncel fiyat 200 haftalık basit hareketli ortalamaların ve 100 haftalık basit hareketli ortalamaların üzerinde seyrediyor ve alım yönlü trend'in yeniden oluşabilmesi için sadece yukarı yönlü tek bir noktaya daha ihtiyacı var enstrümanın. Fiyat seviyeleri olarak ise 2,9460 kritikliğini koruyacak bir nokta ve üzerinde kalmamız halinde alım yönlü hareketler hızlanabilir. Yukarı yönlü hareketler de ise 2,9780-2,9800 fiyatları dikkatle takip edilmeli, bu fiyat aralığı sert bir şekilde kırılırsa 2,9960 ilk hedef olabilir. 3,00 ve 2,90 fiyat noktaları ise psikolojik seviyelerimiz olacaktır.