Global Piyasalarda Haftanın Özeti ve Gelecek Hafta
Geçtiğimiz haftanın en önemli verisi içeride cari fazla rakamı olurken yurt dışında ABD perakende satışlar verisinin beklenenden düşük açıklanması oldu. Özellikle cari işlemler dengesinde 6 yıl aradan sonra fazla vermesi Türk varlıklarına doping etkisi yaptı. Lira’nın önemli ölçüde değerlenmesi borsaya da alımlar getirirken faizde bir miktar gerileme görüldü.
Ancak yurtdışı gündem masada kalkmıyor. Ekonomik anlamda FED faiz artırımı beklenirken ECB ek parasal genişlemesi ise halen masada. Geçen hafta Draghi’nin yaptığı konuşmada parasal genişlemenin 2016 Ekim ayı sonrasına sarkabileceği vurgulandı. Özellikle güçlü Euro’ya dikkat çeken Draghi, enflasyon görünümünün düşük kalmasının sebebini güçlü Euro ve düşük petrol fiyatlarına başladı. Bu anlamda atılacak adımlar içerisinde mevduat faizlerinde indirime gidilmesi ve ek parasal genişleme önlemleri yer alıyor. Aralık ayında yapılacak ek bir parasal genişleme Euro’nun daha da zayıflamasına sebep olabilir. Cuma günü ise Fransa’da yaşanan terör olayları piyasalara damgasını vurdu. Endeksler üzerinde önemli ölçüde satışa sebep olana terör olaylarının etkisini ilerleyen günlerde de görmeye devam edebiliriz ve tedirginlik artarsa endekslere önemli satış getirebilir. İçeride ise endeks Fransa etkisiyle 81 bin 500 seviyesinden işlem görmeye devam ediyor.
ABD kanadında ise açıklanan perakende satışlar verisinde her ne kadar artış görülse de beklenenden düşük çıkması enflasyona ilişkin endişelerin artmasına sebep oluyor. Bu hafta açıklanacak olan TÜFE verisi bu anlamada oldukça önemli. TÜFE’de artış görülmesi halinde fiyatlamalar dolar lehine olacaktır. Özellikle çekirdek TÜFE’de artış olması durumunda Aralık ayında faiz artırımına kesin gözüyle bakılabileceği için dolar kanadında değerlenme devam edebilir. Geçen hafta açıklanan Çin enflasyonunda yaşanan yavaşlama ABD’ye de yansıyabilir.
İçeride ise hükümetin bu hafta kurulması bekleniyor. Kabine kuruluşunda en önemli isim ekonomi koordinatörü olacak. Piyasanın uzun zamandır çalıştığı ve özellikle yurt dışında kabul gören Ali Babacan’ın yeniden ekonomi koordinatörlüğüne atanması Türk varlıklarına destek olabilir. Farklı bir isim olması durumunda ise piyasa için sürpriz olacağından bir miktar tedirginliğe dolayısıyla da satış baskısına sebep olabilir.
Bu hafta takip edilecek veriler ise şöyle, Pazartesi; AB TÜFE Salı günü İngiltere ve ABD TÜFE verileri Çarşamba günü; Çin konut fiyatları ve FED Tutanakları Perşembe ABD imalat Endeksi Cuma günü ise TCMB yıl sonu TÜFE tahmini ve AB Tüketici Güveni takip edilecek.
ABD
Geçtiğimiz hafta Amerika Birleşik Devletleri’nden (ABD) sakin veri akışının olması daha çok teknik beklentilerin ön plana çıkmasına neden oldu. Geçtiğimiz haftanın önemli verisi olan perakende satışların beklentilerin altında % 0,1 artış kaydettiğini gördük. Artış beklentilerin altında kalmasına rağmen veri sonrası Doların Euro karşısında değer kazanım süreci devam etti. Öte yandan üretici fiyat endeksi de beklentilerin üstünde azalış kaydetti. Bu durum, Salı günü açıklanacak olan enflasyon rakamlarını da olumsuz etkileyebilir. Aynı zamanda, FED üyelerinin konuşmaları da takip edildi. Birçok üyenin FED’in Aralık ayında faiz artışına yönelik oy kullanmaya sıcak baktığını gördük.
Enflasyon oranı takip edilecek
Yeni haftaya baktığımızda ise, ABD’den daha yoğun veri akışının bulunduğunu görüyoruz. Salı günü açıklanacak olan Ekim ayı enflasyon verisi piyasalar üzerindeki oynaklığı arttırabilir. Geçtiğimiz enflasyon oranında çekirdek rakamlarının artış göstermesi Doları güçlendirmişti. Bu enflasyon raporunda yine çekirdek enflasyonun güçlü gelmesi bekleniliyor ancak, manşet rakamının yeniden deflasyon bölgesine gelme ihtimali olduğunu da görüyoruz. Önemli bir enflasyon rakamı bizleri bekliyor. Öte yandan Çarşamba günü Amerika Merkez Bankası (FED) çok konuşulan Ekim ayı toplantısının tutanaklarını açıklayacak. Tutanaklarda faiz artışına ilişkin ifadeleri takip edeceğiz. Ancak, güçlü tarım dışı istihdam verisi öncesinde açıklanan tutanakların önemi azalmış gibi görünüyor. Geçtiğimiz hafta olduğu gibi bu haftada FED üyelerinden Powell,Lockhart,Dudley ve Fischer konuşmalar yapacak. Konuşmalar piyasalar tarafından yeniden dikkatle takip edilecektir. ABD’den geçtiğimiz haftaya nazaran daha yoğun veri akışı olduğunu görüyoruz.
AVRUPA
Draghi sahneden inmiyor
Yaptığı açıklamalar ile euro üzerinde en büyük etkiye sahip olan Avrupa Merkez Bankası Başkanı Mario Draghi, geçtiğimiz hafta yeniden sahne aldı. Geçtiğimiz konuşmasında Aralık ayında ek parasal genişleme hamlesinin gelebileceği müjdesiyle basının karşısına geçen Draghi bu kez durum değerlendirmesiyle yetindi. Parasal genişlemenin etkilerinin tüm Avrupa ülkelerine yayılması gerektiği konusunda fikirlerini daha önce de dile getiren Draghi toparlanmanın öncelikli olarak kriz yaşayan ülkelerde gerçekleştiğini ifade etti. Aynı zamanda gelişmekte olan ülkelerin risklerinin sürdüğüne de dikkat çeken Draghi çekirdek enflasyona da değinmeden geçmedi. Çekirdekte aşağı yönlü risklerin devam ettiğini belirten Draghi yaptığı açıklamalar ile Aralık ayına göz kırptı.
Büyüme, olumlu sinyaller vermedi
Haftanın son gününde Avrupa Bölgesi’nde büyüme rakamları açıklandı. Avrupa Bölgesi’nde 3.çeyrek büyümesi beklentilerin altında yüzde 0.3 olarak gerçekleşti. Verilerin beklentinin altında kalmasıyla geçtiğimiz konuşmasından ek parasal genişlemenin sinyallerini veren Avrupa Merkez Bankası Başkanı Draghi’nin açıklamaları akıllara geldi. Draghi son açıklamalarında enflasyon ve büyümede aşağı yönlü risklerin sürdüğünü ifade ederek, yıl içerisinde baskının süreceğine dair ifadeler kullanmıştı.
Bu hafta neler var?
Bu haftada yoğun bir gündem bizi bekliyor. Haftaya Euro Bölgesi’nden açılanacak enflasyon rakamları ve Draghi’nin açıklamalarıyla giriş yapacağız. Salı günü ise İngiltere’den enflasyon verilieri açıklanacak. Haftanın son işlem gününde ise Avrupa Merkez Bankası Başkanı Draghi, yeniden kameraların karşısına geçecek.
ASYA
Asya kıtasında gözler geçtiğimiz haftada olduğu gibi bu hafta da Japonya’da olacak. Geçtiğimiz hafta Japonya’dan açıklanan üretici fiyat endeksinin beklentilerin üstünde (Beklenti : % – 0,4) % -0,6 azalış gösterdi. Enflasyon oranına yönelik endişeleri arttıran veri sonrası gözler Japonya Merkez Bankasına çevirirdi. Geçtiğimiz hafta Çin’den açıklanan verilerde ön planda yer aldı. Çin’de enflasyon oranı yıllık bazda % 1,3 seviyesine geriledi. Ancak, sanayi üretimi beklentilere paralele % 5,6 artış gösterdi. Tüketicilerin görüntüsü hakkında fikir edinmemizi sağlamış olan Perakende satışlar bir önceki yıla göre % 11 artış gösterdi.
Gözler Japonya Merkez Bankası’nda olacak
Yeni haftaya baktığımızda da Japonya’dan açıklanacak verilerin önemli olduğunu söyleyebiliriz. Japonya Merkez Bankası (BOJ) Perşembe günü Kasım ayı Para Politikasını gerçekleştirecek. BOJ’un parasal genişleme miktarını arttırma ihtimalinin olduğu toplantıda sürpriz yaşanabilir. Bu yüzden daha önemli bir toplantı bizleri bekliyor olacak. Genişlemeye yönelik adımlar çıkmasa bile, üyelerin bu konu hakkında neler düşündüklerini takip edeceğiz. Öte yandan Japonya’dan bugün büyüme rakamları açıklanacak. Japonya ekonomisinin % 0,1 küçülmesi bekleniliyor. Çin tarafına baktığımızda ise önemli bir veri akışının olmadığını söyleyebiliriz.
TÜRKİYE
2009 yılından beri ilk cari fazla
Eylül ayında cari işlemler dengesi 2009 yılından bu yana ilk kez fazla verdi. Ocak-Eylül’de 25.56 milyar dolar olan cari işlemler dengesi Eylül ayında 95 milyon dolar fazla verdi. Ödemeler dengesi rakamlarını incelediğimizde dış ticaret açığındaki düşüşün etkili olduğunu görüyoruz. Dış ticaret açığı bir önceki yılın aynı ayına göre 2.539 milyon ABD doları azalarak 2.527 milyon ABD dolarına düştü. Yıl başından bu yana cari açığın düşmesini destekleyen net hata noksan görevine devam ediyor. Ocak-Eylül döneminde 13 milyar 443 milyon dolarlık bir artış söz konusu. Enerji fiyatlarındaki düşüşün devam etmesi ile iyileşmenin devam etmesi beklenebilir. Portföy yatırımları ve doğrudan yatırımlardaki düşüş yabancıların çıkışa devam ettiğini ve sıcak para girişinin azaldığını gösteriyor. Rezervlerdeki düşüş ise endişe verici.
Gözler FED’de
Seçimlerden sonra belirsizliklerin ortadan kalması ile gözler tamamen yurtdışı gelişmelere çevrildi. ABD’de FED Başkanlarının konuşmaları takip edilirken, Avrupa’da Draghi parasal genişleme ile ilgili açıklamalar yapıyor. Şuanda CME’de işlem gören vadeli sözleşmelerde FED’in faiz artış ihtimali yüzde 70 seviyesinde. İçeride olumlu hava ise kuru şimdilik 2.90 seviyesinin altında tutuyor. Merkez Bankası dahil küresel piyasalarda FED’in atacağı adım varlık fiyatları üzerinde çok etkili olacaktır. Yurt içinde ise ekonominin başında kimin olacağı merakla bekleniyor. Babacan ve Şimşek’in olmaması piyasalar tarafından negatif algılanacaktır.
Bu hafta içeride işsizlik, bütçe dengesi, tüketici güveni, yıl sonu TÜFE tahmini rakamları açıklanacak. 81 bin 200’lerden gelen alımlar ile yükselen BİST100’de 82 bin 500 seviyesi önemli. Yeniden 83 bin ve üzerini görmemiz için bu seviyenin geçilmesi gerekiyor. BİST 100 için 80 bin 800-81 bin 200 bölgesinin önemli olduğunu bu bölgenin üzerinde alıcılı seyrin devam edeceğini düşünüyoruz.
EURUSD
Draghi’den ek parasal genişleme sinyali
Draghi geçtiğimiz hafta yaptığı konuşmasında, fiyat istikarına yönelik riskleri yakından izledeiklerini ve bunun ardındaki faktörlerin direncini ve gücünü değerlendireceklerini ifade etti . Çekirdek enflasyonda sürdürülebilir yükselişin oldukça zayıfladığı söyleyen Avurpa Merkez Bankası Başkanı, enflasyon dinamiklerinin zayıfladığını,ana sebebin ise olarak düşük petrol fiyatları ve güçlü euro olduğunu söyledi. Draghi’nin Aralık toplantısında para politikasının genişleme derecesini yeniden değerlendireceklerini söylemesi ise paritede satışa neden oldu.
FED Başkanları iş başında
Geçtiğimiz hafta Washington’da “Kriz Sonrası Dönemde Para Politikasının Uygulanması ve Aktarımı” başlıklı bir konferansta söz alan Yellen para politikası ile ilgili bir açıklama yapmadı. Bullard, düşük enflasyon, düşük faiz ortamı alışılmadık para politikası araçlarına başvurma baskısını artırabileceğini belirtti. Sıfır faiz oranı ve düşük beklentilerin enflasyondu kalıcı olarak düşük seviyelerde tutabileceğini söyleyen Bullard, enflasyon konusunda kaygılı olmasına rağmen hala faiz artırımından yana olduğunu belirtti. Evans ise faiz artışı öncesi enflasyonda yukarı yönlü ivme görmek istediklerini, ilk artış sonrası faizlerin kademeli yükselmesi gerektiğini ifade etti. Genel olarak üyelerin faiz artışına yakın olduklarını görüyoruz. Ancak enflasyon hala çok büyük sorun olmaya devam ediyor.
Bu hafta Avrupa’da TÜFE açıklanacak. ABD’de ise Salı günü TÜFE ve reel kazançlar, Çarşamba günü inşaat izinleri, Perşembe ise Philadelphia FED imalat endeksi açıklanacak. Paritede 1.0820-1.0850 bölgesinin altında kalındığı sürece satış baskısı devam edebilir. Aşağıda 1.0705 önemli. Bu seviyenin kırılması durumunda 1.0660 ve 1.0520 görülebilir. Toparlanmalarda ise 1.0820-1.0850 bölgesinin geçilmesi durumunda 1.0910 ve 1.1080 seviyeleri izlenebilir.
GBPUSD
İngiltere’ye istihdam süprizi
Dolar’a karşı kafa tutuşunu devam ettiren ve çoğu önemli para birimine göre pozitif ayrışan Sterlin’e bu hafta en çok desteği işsizlik oranı verisi yaptı. Beklentilerin yüzde 5.4 açıklanması yönünde olan veride, yüzde 5.3’lük bir rakam Sterlin’in değer kazanımlarının ana nedeni olarak görülüyor. Ancak ortalama gelir endeksi, yüzde 3 ile bekletilerin altında, ikramiyeler hariç gelirler ise, beklentilerin altında yüzde 2.5 olarak açıklandığını görüyoruz. Ücretlerin enflasyon için önemi oldukça büyük ve faiz artırımı süreci için oldukça önemli.
ABD’de ÜFE ve perakende sınıfta kaldı
ABD’de haftanın son işlem günü oldukça yoğundu. Üretici fiyat endeksi ve perakende satışlar ile yön bulduğumuz günde veriler beklentilerin altında kaldı. Ekim ayı perakende satış rakamları yüzde 0.1 artış gösterirken geçtiğimiz dönem verisiyle benzer görünüm korundu. Piyasaların ayrıca önem verdiği çekirdek veride ise yüzde 0.2’lik artış kaydedildi. ÜFE rakamlarında da beklediğini bulamayan ABD cephesinde harcamalardan beklenen performans takip edilmezse enflasyonda baskı sürebilir.
Bu hafta İngiltere ve ABD’den enflasyon verileri takip edilecek. Parite açısından ve ekonomik gündem açısından oldukça önemli olacak bu veriler, küresel piyasalarda yankı uyandıracaktır.
Teknik olarak, 1.5240’ın önemli bir direnç oluşturduğunu düşündüğümüz paritede, yükselişlerin devamında 1.5275 önemli bir seviye olacaktır. 1.5345-1.5505 alımların devamı için kritik seviyeler olarak görülüyor. Geri çekilmelerde ise, 1.5125 ve 1.5020 destekleri takip edilebilir.
USDJPY
Kuroda düşük petrol fiyatlarından yakınıyor
Parlamento komitesinde koşuşan Japonya Merkez Bankası Başkanı Haruhiko Kuroda, yüzde 2 hedefine ulaşılana kadar cari gevşek para politikasının devam ettirileceğini vurguladı. Geçtiğimiz konuşmalarından farklı bir tutum sergilemeyen Kuroda, petrol fiyatlarının etkisi azaldıkça, yüzde 2 hedefine doğru ilerlemenin başarılacağını tekrardan yineledi. Açıklamaların geçtiğimiz dönemden çok da farklı olmadığını, bekle-gör politikasının devam ettiğini görüyoruz.
Perakende satışlar bekleneni vermedi
ABD’de bu haftanın gündemi şüphesiz tüketim adına dikkatle takip edilen perakende satışlar verisiydi. Beklentilerin oldukça yüksek tutulduğu datanın, önceki dönemle aynı artışı yaptığını gördük. Toptan satışların geçtiğimiz hafta yüzde 0.5 arttığını gördüğümüz ABD ekonomisinde perakende satışların önemi oldukça büyüktü. Dolar’a sınırlı değer kaybı yaşatan veri sonrası, enflasyon datasına ilişkin karışık görüş devam ediyor. Bu hafta salı günü açıklanacak verinin önemi ise, oldukça büyük olacağa benziyor.
Bu hafta, Japonya’dan büyüme rakamları ile haftaya başlayacağız. Ticaret dengesiyle devam edeceğiz. ABD’den ise, oldukça önemli enflasyon verisi ve FOMC üyelerinin konuşmaları takip edilecek.
Teknik olarak, 123.60’lardan dönen ve sınırlı geri çekilmelerin söz konusu olduğu paritede, 122.20’lerden toparlanma çabası var. Bu seviyelerin üzerinde sınırlı bir alan üzerinde hareket eden parite, bu hafta açıklanacak enflasyon verisiyle birlikte bu alanı genişletebilir. 123.60-125.00 seviyeleri önemli dirençler olarak izlenebilir. Geri çekilmelerde ise, 122.25-121.40 seviyeleri önemli. Satıcılı seyrin devamında 120.80 takip edilebilir.
ALTIN
Ayılar altını baskı altında tutmaya devam ediyor. Geride bıraktığımız hafta içerisinde de satıcıların daha aktif rol aldığını gördük. Bu haftaya baktığımızda ise ABD’den açıklanacak olan son FOMC toplantısının tutanakları altın fiyatları üzerindeki volatiliteyi arttırabilir.
Görüntü negatif değil
Altın fiyatlarının son dönemde baskı altında kalmasının en büyük sebebi ABD’nin faiz artırımına giderek yaklaşıyor olması. Ayın ilk haftasında açıklanan tarım dışı istihdam verisinin de oldukça olumlu gelmesi bu beklentileri giderek kuvvetlendirmişti. Geride bıraktığımız haftanın en önemli verileri olan perakende satışlar ve üretici fiyat endeksi verileri beklentilerini karşılayamadı. Üretici fiyat endeksi Ekim ayında yüzde 0,4 oranında gerilerken, perakende satışlar geçtiğimiz dönem olduğu gibi bu dönemde de yüzde 0,1 oranında artış gösterdi. Michigan tüketici güveni verisi ise 85,6 ile haftanın olumlu açıklanan verileri arasındaki yerini aldı.
ABD’deki bu gelişmelerin yanı sıra, küresel riskler de altın fiyatları üzerinde hareketliliğe yol açan faktörlerin arasında yer alıyor. Hepimizin bildiği üzere kriz anlarında artan talep ile beraber tırmanan altın, Fransa’da yaşanan terör olaylarının ardından küresel risklerin yeniden gündeme gelmesiyle de talebini arttırabilir.
Teknik görünüm
1100 seviyesinin altında kalmaya devam ediyoruz. Yeniden bir yükseliş eğilimine girebildiğimizi görebilmek için 1096 direnç seviyesinin üzerinde kalıcı bir seyir görmeliyiz. Bu direnç seviyesinin üzerinde de 1106-1122 seviyelerini takip edebiliriz. 1100 seviyesinin altında ise 1088-1080 ve 1068 destek seviyelerini izleyebiliriz.
PETROL
Arz artıyor talep düşüyor
Uluslararası enerji Ajansı (IEA) , OPEC ve diğer bölgelerdeki üretim artışından dolayı, petrol stoklarının 3 milyar varil seviyesine yükselerek rekor seviyeye ulaştığını açıkladı. Son zamanlarda 50 doların üzerinde kalıcılık sağlayamayan petrol fiyatları için görüntü pek iç açıcı değil. Açıklanan rakamlara baktığımızda global petrol talebi artışının 2016 yılında 1.2 milyon varil olacağı açıklandı. OECS sanayi petrol stokları ise Eylül ayında 13.8 milyon varil artışla 3 milyar varile yükseldi.
Stoklar artmaya devam ediyor
Geçtiğimiz hafta ABD’de açıklanan ham petrol stokları, 4.22 milyon varil arttı ve son beş yılın mevsimsel ortalamasının 100 milyon varil üzerindeki seyrini sürdürdü. Stokların 1.3 milyon varil artması bekleniyordu. Küresel arz fazlası sorunu her geçen gün artarken, petrol fiyatları düşüşünü sürdürerek, Ağustos ayından bu yana en düşük seviyedeki kapanışının da altına indi.
Brent petrol geçtiğimiz hafta 47 dolarlardan başladığı haftayı 45 dolar seviyelerinden kapattı. Toparlanmalarda 46.80 önemli. Bu seviyenin üzerinde 48.30 takip edilebilir. Uzun bir süre 50 doların üzerinde kalıcılık sağlanamayabilir. Bu yüzde yükselişler satış fırsatı olabilir. 44.00 desteğinin kırılması ile brent petrolde 43.50 ve 42.60 destekleri görülebilir.
USDTRY
Geçtiğimiz hafta, Türkiye’den açıklanan cari dene rakamlarının beklentilerin üstünde 2009 yılından bu yana ilk defa fazla vermesi sonrası Lira’nın değer kazandığını gördük. Cari fazlalık 95 milyon dolar olurken ihracat 11 milyon dolara getirdi. Öte yandan Erdem Başçı’nın sıkı para politikasının devam edeceğine yönelik mesajlarına devam ettiğini gördük.
2,8550 önemli destek olarak takip edilebilir
Yeni haftaya baktığımızda ise, Türkiye’den bugün açıklanacak olan işsizlik rakamları dikkat çekiyor. İşsizlik oranının % 10 seviyesine yükselmesine bekleniliyor. USDTRY paritesinin görüntüsüne baktığımızda ise, geçtiğimiz hafta açıklanan cari denge rakamları sonrası önemli destek olan 2,8550 desteği test edildi. Bu seviyenin test edilmesi sonrası yeniden yükselen parite 2,89 seviyesinin altında tekrardan 2,8550 desteğini test ediyor. Bu seviyenin kırılması halinde geri çekilmeler hızlanabilir. 2,8550 desteğinin altında 2,8240 seviyesi destek olarak takip edilebilir. 2,89 seviyesinin üzerinde 2,9250 direnç olarak izlenebilir.
EURTRY
Draghi rüzgarı esmeye devam ediyor
Avrupa Merkez Bankası Başkanı Draghi geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamalarıyla tekrardan sahnedeydi. Geçtiğimiz konuşmasında Aralık ayında ek parasal genişleme hamlesinin gelebileceği müjdesiyle basının karşısına geçen Draghi bu kez durum değerlendirmesiyle yetindi. Parasal genişlemenin etkilerinin tüm Avrupa ülkelerine yayılması gerektiği konusunda fikirlerini daha önce de dile getiren Draghi toparlanmanın öncelikli olarak kriz yaşayan ülkelerde gerçekleştiğini ifade etti. Aynı zamanda gelişmekte olan ülkelerin risklerinin sürdüğüne de dikkat çeken Draghi çekirdek enflasyona da değinmeden geçmedi. Çekirdekte aşağı yönlü risklerin devam ettiğini belirten Draghi yaptığı açıklamalar ile Aralık ayına göz kırptı. Haftanın kalanında Avrupa’dan büyüme rakamları takip edildi. Avrupa Bölgesi’nde 3.çeyrek büyümesi beklentilerin altında yüzde 0.3 olarak gerçekleşti.
Liraya destek cari işlemlerden
Eylül ayında yurtiçinde cari işlemler dengesi uzun sürenin ardından fazla verdi. Ocak ve Eylül aylarında 25.56 milyar dolar olan cari işlemler dengesi Eylül ayında 95 milyon fazla verdi. Veri incelendiğinde ise görülen fazlanın dış ticaret dengesinden ileri geldiği fark ediliyor. İhracat rakamlarında fazla değişim yaşanmazken ithalat rakamlarındaki gerileme cari işlemler dengesine destek oldu. Merkez Bankası’nın son dönemlerde açıkladığı notlarda ihracat rakamlarına oldukça sık değinilmişti. Avrupa Bölgesi’nde yaşanabilecek toparlanma ile birlikte ihracat rakamlarında yukarı yönlü ivmenin yakalanacağı ifade edilmişti. İhracat rakamlarında hedeflenen toparlanmanın olması cari dengedeki ılımlı havaya katkı sağlayabilir.
Önümüzdeki haftada Avrupa Bölgesi’nden açıklanacak olan enflasyon rakamları büyük önem taşıyor. Her ne kadar enflasyondaki baskının sürebileceği piyasalarca biliniyor olsa da veri hareketliliğe yol açacaktır. Ayrıca Başkan Draghi’nin hafta içerisinde yapcağı açıklamalar önemle takip edilmelidir. Yurtiçinde ise çeyreklik işsizlik ortalaması ve bütçe dengesi ile haftaya başlangıç yapcağız.
Teknik olarak paritede geçtiğimiz hafta 3.10 seviyesinin altına gelindi. Hareketliliğin bu seviye altında devam edeceği varsayımıyla baskının 3.04 ve 3.01 seviyelerine kadar sürebileceği söylenebilir. 3.10 seviyesinin tekrar üzerine gelinmesi halinde ise ilk olarak 3.12 ve 3.14 seviyeleri hedeflenebilir. Hareketin devamında ise paritede seçim sonrası gapi kapatmak için gözünü 3.17 direncine dikebilir.
IşıkFX Araştırma Departmanı