Global Piyasalarda Haftanın Özeti ve Gelecek Hafta
Geçtiğimiz hafta yurtiçinde TÜFE, dışarıda ise ABD’de FOMC tutanakları ve tarım dışı istihdam ile Çin’den gelen verileri takip ettik.
Çin endişesi devam ediyor
Geçtiğimiz hafta zayıf hizmet ve imalat PMI verileri ekonomiye ilişkin korkuları artırmaya devam etti. Cumartesi günü gelen üretici fiyatlarının yüzde 5.9 düşüş göstermesi, büyümede yavaşlama endişelerini artıryor. Üretici fiyatları 46 aydır üst üste düşüyor. Pazartesi Asya seansında Hong Kong bankalararası piyasada yuan faizi rekor seviyeye yükseldi. 939 baz puan yükselerek yüzde 13.42'e çıkması gelişmekte olan para birimleri üzerinde baskı yaratıyor. Güney afrika randında yüzde 9'a yakın değer kaybı görülürken, Dolar/TL 3.0440 gördü. Aynı şekilde rublede değer kaybı görülüyor. Şangay borsasında yüzde 5 kayıp var.Hisse senedi piyasalarında düşüşler devam ediyor.
ABD’de istihdam fark yaratıyor
Cuma günü ABD’den açıklanan tarım dışı istihdam rakamlarının beklentilerin oldukça üzerinde açıklandığını gördük. 2015 yılındaki istihdamdaki olumlu görünüm, 2016 yılında da devam ediyor. Bir önceki ay revizesi 252K olarak açıklanırken, ortalama saatlik kazançlar ve işsizlik oranında ise değişim görülmedi. İstihdama oldukça güvenen FED’in işsizlik hedefi ilerleyen zamanlar için çok daha iyi yönde. Yüzde 4.8-4.9 rakamının hedefleyen FED, istediği adıma yavaş yavaş yaklaşmaya başladı. Yıl içinde FED’in normalleşme süreci ile ilgili atacağı adımlar piyasalar üzerinde belirleyici olacak. FED üyelerinden bu yıl 4 faiz artışı yapılabileceğine yönelik açıklamalar geliyor. 4 faiz artışı dolardaki değerlenme sürecini devam ettirecektir.
TÜFE’de hedef şaştı
Her sene yüzde 5 enflasyon hedefi ile yola çıkan Merkez Bankası bir türlü hedefe ulaşamıyor. Aralık ayı enflasyon datası beklentilerimze paralel olarak yüzde 9’a yakın açıklandı. TÜFE'de 2015 yılı Aralık ayında bir önceki aya göre yüzde 0.21, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 8.81, on iki aylık ortalamalara göre yüzde 7.67 artış gerçekleşti. Aralık ayında en yüksek artış alkollü içecekler ve tütün kaleminde görüldü. Çekirdek tarafında yükseliş devam ediyor. Çekirdek TÜFE yıllık yüzde 9.51 ile Ağustos ayından bu yana görülen en yüksek seviyede açıklandı. Gıda enflasyonu ve çekirdek TÜFE’deki yükseliş ile yüzde 9’a yaklaşan enflasyonun 2016 yılında çift hanelere ulaşabileceğini düşünüyoruz. Ocak ayında yapılan ücret zamlarının ve asgari ücret artışının piyasaya girecek olması yükselişi destekleyecektir.
Bu hafta Çin ticaret dengesi, ABD ÜFE ve perakende satışlar ile İngiltere faiz kararı öne çıkan veriler.
ABD
Geçtiğimiz hafta Amerika Birleşik Devletleri’nden (ABD) yoğun veri akışı yaşandı. Cuma günü açıklanan tarım dışı istihdam verisi Aralık ayında beklentilerin üstünde 292.000 artış gösterdi. Kasım ayı verisi de 211.000’den 252.000 kişiye revize edildi. İşsizlik oranı % 5 seviyesinde sabit kalırken, iş gücüne katılım oranı artış gösterdi. Öte yandan ücretler bir önceki aya göre artış göstermedi. Verinin Amerika Merkez Bankasının (FED) faiz artışı sürecine devam edeceğine gösterir nitelikte olduğunu söyleyebiliriz. İstihdam artışının Ocak ve Şubat aylarında da devam ettiğini görmemiz halinde Mart ayında 25 baz puanlık faiz artışı yaşanabilir. Öte yandan, ADP istihdam verisinin de beklentilerin aştığını gördük. ISM imalat ve PMI rakamlarına baktığımızda, hizmet sektörünün güçlü duruşu devam ederken, imalat sektörü zayıflamaya devam etti.
Perakende satışlar ön plana çıkıyor
Yeni haftaya baktığımızda ise Cuma günü açıklanacak olan perakende satışlar ve sanayi üretim verileri ön plana çıkıyor. Aralık ayı perakende satışlar verisi ABD ekonomisinin 2015 yılının dördün çeyreğinde nasıl bir büyüme kaydedebileceği yönünde fikir edinmemizi sağlayacak. Verinin bir önceki aya göre artış göstermemesi bekleniliyor. Kasım ayında % 0,2’lik artış yaşanmıştı. Sanayi üretiminin ise % 0,2 azalacağı tahmin ediliyor. ABD’de sanayi sektöründe yaşanan gerilemenin devam edecek gibi görünüyor. Öte yandan işsizlik başvuruları ve üretici fiyat endeksi de takip edilecek veriler arasında yer alıyor. Geçtiğimiz hafta kadar yoğun olmasa da yine önemli verilerin olduğu hafta bizleri bekliyor.
AVRUPA
Çin Merkez Bankası’nın referans kurunu beklenmedik şekilde düşürmesi tüm piyasaları olduğu gibi Avrupa piyasalarını da derinden etkiledi. Çin bazlı bu endişlerin ardından Dax30,Cac40 ve Ftse endekslerinde sert satışlar görüldü.
Enflasyon istenilen seviyeden uzak
Euro Bölgesi enflasyon rakamları bir türlü istikrar yakalayamıyor ve istenilen seviyeden uzak seyretmeye devame diyor. Draghi, enflasyonun yeni yılda yukarı yönlü ivmeleneceğini söylese de son açıklanan rakamlar akıllardaki soru işaretlerini arttırıyor. Euro Bölgesi’nde Aralık ayı enflasyonu yüzde 0,3 beklentisinin altında kalarak yüzde 0,2 oranında artış gösterdi.
Bu hafta neler yaşanacak?
Avrupa piyasalarında bu haftanın en önemli verisi Perşembe günü İngiltere Merkez Bankası’nın gerçekleştireceği PPK toplantısı olacak. Toplantıda yüzde 0,5 olan faiz oranında herhangi bir değişikliğe gidilmesi beklenmiyor. Haftanın diğer önemli verisi ise yine Perşembe günü yayınlanacak olan Avrupa Merkez Bankası PPK toplantısı tutanakları olacak.
ASYA
Yeni yılın ilk haftasını Asya ülkelerinin başında gelen Çin’den açıklanan veriler gündeme oturdu. Çin borsaları iki gün üst üste % 7 değer kaybetmesi sonrası, zarar kesicilerin devreye girmesi piyasalar tarafından paniğe neden oldu. Aynı zamanda Yuan’ı devalüe eden Çin yeni yılın ilk haftasında oynaklığın yükselmesine neden oldu. Öte yandan zayıf verilerin gelmeye devam ettiği Çin ekonomisinde, enflasyon oranı yıllık bazda % 1,6 seviyesine yükseldi. Aylık bazda % 0,5 artış gösterdi. Çin odaklı gelişmelerin yıl boyunca konuşulmasını bekliyoruz. Öte yandan Japonya’dan açıklanan PMI bileşik 52,1 ile beklentilerin üstünde açıklandı.
Çin, gündemde uzun süre kalabilir
Yeni haftada ise yine Çin’den açıklanacak olan dış ticaret rakamlarını takip edeceğiz. Çin’in ihracat oranının % 8 gerilemesi bekleniliyor. Zayıf gelebilecek veri gelişmekte olan ülke para birimleri üzerindeki baskıyı artırabilir. Öte yandan Asya / Pasifik tarafına baktığımızda Çarşamba günü Avustralya’dan açıklanacak olan işsizlik rakamları ön plana çıkıyor. İşsizlik oranın % 5,7 seviyesine gerilemesi bekleniliyor. Çin odaklı bir Asya kıtası bizleri bekliyor olacak. Özellikle Çin ekonomisi yavaşlamaya devam etmesi halinde alınacak olan genişleyici önlemlere piyasaların nasıl tepki vereceği takip edilecektir.
TÜRKİYE
Türkiye geçtiğimiz haftayı makroekonomik veri açısından nispeten sakin geçirirken, Merkez Bankası FED’in faiz artırmasının ardından yeni adımlarını sürdürdü. Merkez Bankası yapmış olduğu duyuruda bankalar arası para piyasasındaki borçlanma için bulundurdukları yabancı para cinsinden azami teminat oranını yüzde 50’den yüzde 70’e çıkarttığını belirtti.
Enflasyon hız kesmiyor
Yurtiçinde geçtiğimiz hafta en dikkat çeken konulardan biride enflasyon rakamlarıydı. Ülkede tüketici fiyat endeksi aylık baza yüzde 0,21 ile beklentilerin üzerinde kalırken, ver yıllık bazda yüzde 8,81 ile beklentilerin oldukça üzerinde açıklandı. Uzun bir süredir düşüş gösteren petrol fiyatlarına rağmen kurdaki yüksek seyir ise enflasyonun zayıflamasına engel olmakta. Geçtiğimiz haftanın diğer bir önemli verisi olan imalat PMI 52,2 ile beklentilerin üzerinde açıklandı.
Son dönemde küresel piyasalardaki risklerin artmasıyla birlikte, gelişmekte olan ülke para birimlerinde görülen değer kayıpları, ülke borsalarında düşüşe neden oluyor. Bist 100 75.000’in altında kaldığı sürece satışlara devam edecektir. 69.300-70.000 bölgesi önemli destek olacaktır. Bu seviyeyi takip etmekte fayda olduğunu düşünüyoruz.
Yeni haftada ise Pazartesi cari denge, Perşembe yıl sonu tüketici fiyat endeksi tahmini, Cuma çeyreklil işszilik ortalaması dikkat çeken veriler olarak öne çıkmakta.
EURUSD
ABD geçtiğimiz hafta ekonomik veri ve açıklamalar bakımından yoğun bir gündeme sahipti. Bu yoğun gündemde ise FED tutanakları ve tarım dışı istihdam öne çıktı. Açıklanan FED tutanaklarında üyelerin ilk faiz arıtışı için gerekli koşulların sağlandığı ile ilgili görüşe sahip olduklarına vurgu yapıldı. Tutanaklarda ayrıca enflasyondaki zayıf seyir nedeniyle faiz artışının ucu ucuna gerçekleştirildiğine dikkat çekilirken, bundan sonraki adımların ekonomik gidişata bağlı olunduğuna vurgu yapıldı. Küresel piyasaların odaklandığı tarım dışı istihdam ise ülkede istihdamın iyi yolda olduğunu gösterdi. Veride 200 bin kişilik bir artış beklenirken, veri 292 bin ile beklentilerin oldukça üzerinde açıklandı.
Euro Bölgesi ise veri bakımından geçtiğimiz haftayı sıkıntılı geçirdi. Bölgede bir türlü toparlanamayan enflasyon rakamları bölgenin yüzünü güldürmedi. Euro Bölgesinde tüketici fiyat endeksi yüzde 0,2, çekirdek tüketici fiyat endeksi yüzde 0,9 artış ile yıllık bazda beklentilerin altında kaldı. Asıl dikkatleri çeken ise Almanya’dan gelen enflasyon verileri oldu. Euro Bölgesinin lokomotifi olan Almanya’da ise tüketici fiyat endeksi beklentilerin aksine yüzde 0,1 gerilerken, yıllık bazda yüzde 0,3 ile beklentilerin altında kaldı.
Teknik açıdan bakıldığında ise parite için 1,1040 direnci önemli Bu direncin korunması durumunda 1,0880-1,0800-1,0730 paritenin önemli destek noktaları olabilir. Hareketin devamında ise 1,0630 desteği görülebilir. Yukarı yönlü harekette 1,1040 direncinin aşılması durumunda ise 1,1140-1,1270 paritenin önemli direnç noktaları olabilir.
GBPUSD
Tarım dışı haftası geri kaldı
ABD'den açıklanan önemli verilere baktığımızda tarım dışı istihdam verisinin sürpriz yapmayarak 2016'da da beklentilerin üzerine çıktığını ancak ücretlerde ABD'nin yeniden fire verdiğini görüyoruz. Parite açısından oldukça önemli olan verinin akıbeti, hem veri öncesi ve sonrası hissedilirken, 292K'lık tarım dışı verisi, Dolar lehine fiyatlamaları gündeme getirdi. Ücretlerde ise, bozulma dikkatleri çekiyor. FED'in oldukça önem verdiği saatlik kazançlar bu dönem yerinde sayarken, geçtiğimiz dönemlerdeki ışıltılı görüntüsünden uzak kaldı.
İngiltere'den faiz kararı bekleniyor
Ada bölgesi faiz kararı bu hafta içerisinde açıklanacak. Piyasa beklentilerinin yüzde 0.5 olarak faizleri sabit tutması yönünde olduğunu ve varlık alım programının değiştirilmeyeceğine dair görüşlere katılıyoruz. İngiltere'nin hali hazırda faiz artırımı yönünde bir karar almasının oldukça zor olduğunu, atılacak bir kararın oldukça aceleci olduğunu söylebiliriz. 2017 yılına sarkabilecek ingiltere ekonomisi faiz kararının oldukça önemli bir süreç olacağını ve Brexit ile AB'den çıkmayı kafaya koyan İngiltere için de sürecin kolay olmayacağını söyleyebiliriz. Henüz enflasyon ve büyümeden istediğini alamayan İngiltere'nin sabırlı olması gerekecektir.
Bu hafta ABD'den perakende satışlar ve ÜFE beklenirken, İngiltere'den İmalat ve Sanayi üretimi de takip edilebilir.
Teknik olarak, satıcılı seyrini hızlandıran ve Dolar’a karşı değer kayıplarını hızlıca artıran paritede satıcılı seyrin devamında, 1.4375-1.4215 destekleri kritik olacaktır. Toparlanmalar halinde ise, 1.4560-1.4700 dirençleri etkili olacaktır.
USDJPY
Çin etkisi Yen'e talebi artırıyor
Çin'de ekonomik büyümeye ilişkin iyimser havanın dağılması ve referans kurunda sürekli gelen indirimler, endişeleri artırırken, yatırımcılar görece iyimser baktıkları ve güvenli gördükleri Japon Yen'ine olan talebi artırıyor. Dolar'ın Çin'de yaşanan olumsuz beklentilerle birlikte zayıflaması ve faiz adımlarının daha güvercin ve sakin olabileceğine ilişkin düşünceler ise, paritenin geri çekilmesine neden olan ayrıntılardan.
Tarım dışı sonrası piyasalar
2015 yılında istihdam verilerinden istediğini bulan ancak enflasyon konusunda sıkıntılı bir süreç geçeren ABD’nin, tarım dışı istihdam fiyatlaması kısa sürdü. 292K ile beklentilerin oldukça üzerinde gelen ve 252K ile olumlu revize edilen verinin akıbeti, ücretlerdeki durağanlık ile silindi. Haftanın en önemli verisi olarak dikkatleri çeken istihdam rakamlarının fiyatlaması da sınırlı oldu.
Bu haftanın flaş verisi ise, perakende satışlar olacak. Perakende satışlar ve ÜFE’deki görünüm TÜFE beklentilerini şekillendirebilir. Diğer yandan Çin’in ekonomik görünüme dair hamleleri önemli fiyatlamalarda etkin olacaktır.
Teknik olarak, 116.60’lara kadar gevşeyen parite eski günlerinden uzak bir görüntü sergilemekte. Dolar’ın egemenliği parite üzerinde bir miktar silinirken, Yen’in bu denli değer kazanımının etkileri BoJ tarafından nasıl karşılanacak merak konusu. 116.20 desteği de kırılırsa sert fiyatlamalar oldukça etkin olacaktır. Bu seviyenin kırılması 115.00 seviyelerine yolculuğu başlatacaktır. Toparlanmalar halinde, 118.40 ve 120.00 seviyeleri haftalık dirençler olarak takip edebilriz.
ALTIN
Altın geride bıraktığımız haftayı da alıcılı bir seyir izleyerek geçirdi. ABD verilerinin olumlu gelmeye devam etmesine rağmen, küresel riskler altın fiyatlarının yükselmesine sebebiyet veriyor. Bu haftaya baktığımızda ise Çin bazlı gelişmelerin yanı sıra ABD’den FOMC üyelerinin konuşmaları ve Cuma günü açıklanacak olan perakende satışlar verisi altın fiyatları üzerindeki volatiliteyi arttırabilir.
Çin korkusu fiyatları tetikliyor
Çin Merkez Bankası(PBOC)’nın referans kurununu beklenmedik bir anda düşürmesi küresel piyasalarda şok etkisi yaşattı. Buna ek olarak İran ve Suudi Arabistan arasındaki gerilim de piyasalar tarafından endişeyle seyrediliyor. Küresel piyasalarda yaşanan bu olumsuz gelişmelerin ardından, küresel risklerden en çok beslenen enstrümanların başında yer alan altın da nasibini aldı. Bu gelişmeler sonrasında ons altın 1100 dolar üzerinde fiyatlanmaya devam ediyor.
Teknik görünüm
Aralık ortasında başlayan yükseliş trendinin halen geçerliliğini korudğunu görüyoruz.1100 seviyesinin üzerindeki hareketliliklerde 1116 seviyesi önem arz ediyor. Bu seviyenin kırılması durumunda alışların hacmi daha da artabilir ve 1132-1140 seviyeleri test edilebilir. Küresel risklerin yavaş yavaş ortadan kalkmaya başlaması ve ABD’den olumlu veriler gelmeye devam etmesi halinde ise 1098-1086 ve 1076 destek seviyelerini takip edebiliriz.
BRENT PETROL
Suudi Arabistan ile İran arasında artan tansiyon geçtiğimiz hafta altın fiyatlarını yukarı çekerken, petrol fiyatlarında fazla etkili olmadı. Zira Çin ekonomisinde geçtiğimiz haftada devam eden olumsuz veriler ve merkez bankasının referans kuru 2011 yılından bu yana en düşük seviyeye indirmesi ülke ekonomisine olan kaygıları artırdı. Çin ekonomisinin güçlenememesi ise ülkenin petrole olan talebini daha da düşürebilir. Bu senaryonun etkisinde kalan petrol fiyatları ise geçtiğimiz hafta 12 yılın en düşük seviyesine geriledi.
ABD’de petrol stokları şaşırttı
Geçtiğimiz hafta ABD’den gelen petrol stokları beklentilerin aksine geriledi. Amerikan Petrol Enstitüsü verilerine göre veride 2,750M yükseliş beklenirken, stoklarda -5,600M gerileme görüldü.
Teknik açıdan bakıldığında ise yükselişlerin düzeltme hareketi ile sınırlı kaldığı görünmekte. 34,80 direncinin korunması durumunda salınımın devam edebileceği brent petrolde 32,90-32,00-31,00 seviyeleri görülebilir. Yükseliş yönünde 34,80’in aşılması durumunda ise 36,10-37,50-38,45 dirençleri takip edilebilir.
EURTRY
Yeni yıl Türk Lirası’na yaramadı
Yeni yıla ise her zamankinden hızlı bir şekilde yurtiçinden açıklanan enflasyon rakamları ile başlangıç yaptık. 2015 yılının son verilerini takip ettiğimiz gün içerisinde TÜFE yükseliş hareketine devam ederek yıllık bazda yüzde 8.81 olarak açıklandı. Aylık olarak ise yüzde 0.21’lik bir artışa denk gelen rakamlardaki yükseliş yeni yılda da devam edebilir. ÜFE rakamlarında ise düşüş geçtiğimiz döneme kıyasla daha sınırlı gerçekleşti. Haftanın son işlem gününde açıklanan sanayi üretiminde yıllık bazda yüzde 3.5 artış gözlendi. Geçtiğimiz dönem verisine kıyasla şok bir düşüşün görüldüğü veride istenilen performansın yakalanamaması önümüzdeki yıl büyüme hedeflerine ulaşmamızı zorlaştırabilir.
Avrupa’da enflasyon beklentinin altında
Geçtiğimiz hafta Avrupa’da sıcak gelişmeler yaşandı. İngiltere’den açıklanan Aralık ayı inşaat PMI’ı beklentileri aşarak 57.8 olarak açıklandı. Beklentiler verinin 56.0 olarak açıklanması yönündeydi. İlk olarak Almanya’dan takip ettiğimiz enflasyon rakamlarının ardından Avrupa Bölgesi’nden enflasyon rakamları açıklandı. Yılın son enflasyon verisi olan Aralık ayı rakamlarında yüzde 0.2 artış kaydedilerek beklentilerin altında kalındı. Gıda ve enerji fiyatlarından yoksun çekirdek veride ise yüzde 0.9’luk artışta görünümü iyileştirmedi.
Önümüzdeki haftada yurtiçinden bütçe dengesi ve çeyreklik işsizlik ortalaması rakamları takip edilecek. Ayrıca yıl sonu enflasyon tahminlerini takip edeceğimiz haftada enflasyon rakamlarındaki yükseliş ile paralel olarak yıl sonu beklentilerinin de yukarı yönlü revizenin gelmesi şaşırtıcı olmayacaktır. Avrupa cephesinden ise haftaya tüketici güveni ile başlangıç yapacağız. Haftanın kalanında ise sanayi üretimi ve ticaret dengesi verileri gündemimizde yer alacak.
Ülkemiz için artan jeopolitik riskler Türk Lirası’nın değer kaybını hızlandırıyor. Geride kalan haftayı yeni bir yükseliş dalgası ile kapatan paritede tekrardan 3.30 seviyelerine kadar geldik. Yukarı yönlü hareketliliğin devamı için paritede 3.32 seviyesinin geçilmesi önem taşıyor. Hareketin devamında ise 3.35 ve 3.38 seviyeleri test edilebilecek dirençlerimizden. Geri çekilmenin pariteye hakim olması durumunda ise 3.23 seviyesine kadar sert bir düşüş hareketine şahit olabiliriz. Bu hareketlilikte paritenin ara durağı 3.27 seviyesi olarak gözüküyor.
USDTRY
ABD’de yoğun gündem
Faiz artırımının yapıldığı toplantı olan Aralık ayına ait FOMC toplantısının tutanaklarının takip edildiği haftada bazı üyelerce faiz artışı kararının enflasyon görünümü nedeniyle ‘ucu ucuna’ alındığını ifade etmesi önümüzdeki yılın FED adına sanıldığı kadar şahin bir yıl olmayabileceği algısını yarattı. Geirde kalan haftanın en önemli ekonomik verisi ise kuşkusuz tarım dışı istihdamdı. Beklentilerin hayli üzerinde 292K olarak açıklanan veride geçtiğimiz dönem rakamlarına gelen yukarı yönlü revize görünümü iyileştirdi. Aynı anda açıklanan Aralık ayı işsizlik oranlarında ise değişim yaşanmazken rekor seviyelerde istihdam ülkede devamlılığını sürdürüyor. Bir diğer önemli veri ise ortalama saatlik kazançlardı. Saatlik kazançlarda değişim yaşanmazken yüzde 0.2 olan beklentilerin altında kaldık. Aynı zamanda önceki dönem verisinin de altında olmamız doların değer kazanımını sınırlandıran gelişmelerdendi. Enflasyon rakamlarına olan katkısı nedeniyle son derece önemli olan ortalama saatlik kazançların dışında istihdam piyasalarındaki görünüm memnun edici derecede.
Yurtiçinde riskler fiyatlanıyor
Geride kalan haftada Türkiye için önemli gelişmelerden biri Suudi Arabistan ve İran arasındaki gerginliğin tırmanmasıydı. Yaşananların yanı sıra Kuzey Kore’den gelen hidrojen bombası testi küresel riskleri tekrardan su yüzüne çıkardı. Oluşan ortam ise Türk Lirası’ndan kaçışı hızlandıran sebeplerden biri. Geçtiğimiz haftanın ilk işlem gününde gelen TÜFE rakamlarında ise yüzde 0.21’lik yükseliş yeniden beklentilerin üzerinde geldi. Rusya yaptırımları ve kur etkisinin devam etmesiyle birlikte enflasyondaki yükseliş hareketi devam edeceğe benziyor. Yeni yıl ile birlikte enflasyonda çift hanelere alışmamız gerekebilir. Aynı zamanda imalat PMI’ını da takip ettiğimiz hafta içerisinde veri beklentilerin üzerinde 52.20 olarak açıklandı.
Önümüzdeki hafta ise yurtiçinden önemli olarak çeyreklik işsizlik ortalaması ve yıl sonu TÜFE beklentileri açıklanacak. Enflasyon konusunda başımızın dertte olduğu açıkca görülüyor. ABD cephesinden ise ÜFE rakamlarının yanısıra perakende satışlar verileri haftaya yön verecek göstergelerden. Bu verilerin yanısıra hafta içerisinde konuşma yapacak olan birçok FOMC üyesi bulunuyor. Üyelerin son tutanakların ardından söyleyecekleri her kelime piyasalardaki hareketliliği arttıracaktır.
Doların güçlü duruşu ile birlikte yükseliş trendini tekrardan yakalayan paritede 2.90 seviyelerinden hızlı yükselişleri takip etmiştik. Tekrardan 3.00 seviyelerinin üzerine geldiğimiz paritede yükseliş trendinin devamında 3.04 ve 3.06 seviyeleri dönüşlerin gelebileceği en yakın dirençler. Yükseliş hareketinin devam etmesi halinde kurda yeni zirveler görülebilir. 3.0710 seviyesinin geçilmesiyle paritedeki yeni hedef 3.10’un ardından 3.13 seviyesi olabilir. Geri çekilmelerde ise 2.9850 seviyesinin geçilmesi paritedeki düşüşü hızlandırabilir. 2.94 ve 2.92 seviyeleri ise tepki alımlarına sahne olabileceğimiz seviyeler.
IşıkFX Araştırma Departmanı