Global Piyasalarda Haftanın Özeti ve Gelecek Hafta
Yurtiçinde Cuma günü adeta fırtına koptu. Yaşanan üzücü girişimlerin etkisi TL tarafında ciddi değer kayıplarına neden olurken adeta yurtiçi piyasalar yangın yerine dönüştü. Olayın detaylarına çok fazla değinmeyeceğiz ancak bu hafta TCMB toplantısı öncesinde farklı bir şablonun oluşma ihtimalini göz önüne bulundurmak gerekiyor. Yaşanan olayın ekonomik etkilerine hem içeriden hem de dışarıdan baktığımızda her türlü yaşanan gelişmenin finansal istikrar adına elle tutulacak bir yanı olmadığını söyleyebiliriz. Kur tarafında 2.88'den 3.05'e kadar bir yükseliş yaşandı ve bu olayların kırılganlığı piyasalarda etkisini hissettirebilir.
Yurtiçinde fırtına koptu
Girişmelerin etkisinin kısa sürede bastırılmış olması kur adına olumlu olacaktır. 3.00 üzerinde tutunamayacağını söyleyebiliriz. Ancak gelişmelerin uzaması ve TCMB'nin şuan ki durumda gösterebileceği ''ölçüsüz'' bir sadeleşme adımı, oynaklığın artmasına neden olabilir. Ancak yurtdışı gelişmelerin de durulmuş olması ve aynı zamanda FED tarafının da aşırı sakin tavrının fırsata dönüştürülmesi gerekiyor. Bu nedenle hali hazırda eğer bir indirim olacaksa 25 baz puan gibi bir üst bant törpülenmesi, hem yaşanan bu üzücü gelişmelerin etkilerini savuşturabilmek adına hem de kurların selameti adına daha uygun bir adım olarak değerlendirilebilir görüşümüzü koruyoruz. Bu hafta salı günü TCMB toplantısının kurların akıbeti adına kilit olacağını düşünüyoruz.
Borsa nasibini alacaktır !
İçeride Borsa kanadında bu etkileri yaşayabileceğimizi 82.500'den hızlı dönüş ile birlikte 80 bin altında bir açılış yeniden 77.500-75.000 bandına dönüşü olası gösteriyor. Ancak yukarı yönlü istek bu dönem de devam edebilir. Tahvil getirilerinin geçen hafta biraz daha toparlandığını ve gelişmiş ülke kurlarıyla birlikte paralel bir yön izlediğini gördük. Yurtdışı piyasalarda ayrıca İngiltere'den beklentilere nazaran herhangi bir genişlemeci hamle gelmezken, beklentileri Ağustos ayındaki toplantıya ötelediklerini gördük. Çin enflasyon ve büyüme rakamları kötü bir senaryo da ortaya koymadı.
Bu haftanın gündemi TCMB faiz kararı ve Draghi'nin konuşması önemli olacaktır. Diğer yandan İngiltere verileri Sterlin tarafında hareketli bir hafta izlememize neden olabilir.
ABD
Aralık ayı beklentileri korunuyor
Geride kalan haftalarda gelen tarım dışı istihdam rakamlarının ardından ABD ekonomisi iyi sinyaller vermeye devam ediyor. Geçtiğimiz hafta açıklanan enflasyon rakamlarında beklentilere yakın bir görünüm yakalandı. Üretici fiyat endeksinde Haziran ayı verisi yüzde 0.5 artış göstererek beklentilerin üzerinde gelirken çekirdek veride de olumlu tablo desteklendi. Sonraki günlerde açıklanan tüketici fiyat endeksinde beklentilerin hafif altında kalınsa da genel görünümdeki iyimserliğin devam ettiğini söyleyebiliriz. Faiz artırımı için üyelerin endişelerinin bulunduğu istihdam piyasalarındaki seyirden memnun konuma gelen üyeler yıl içerisinde bir faiz artırımının hala mümkün olduğunu ifade ediyorlar. Aralık ayı ihtimalleri genel anlamıyla ön plana çıkarken komite üyelerinden de bu ihtimallere işaret eder açıklamalar takip etmeye devam ediyoruz.
St. Louis Fed Başkanı Bullard önümüzdeki aylarda ekonominin tam istihdam seviyesine yaklaşacağından dolayı istihdam rakamlarının 200 bin kişinin altında kalınabileceğinin sinyallerini verirken Aralık ayı beklentisinin sürdüğünü sözlerine ekledi. Minneapolis Fed Başkanı Kashkari faiz artırımı konusunda sabırlı olunması gerektiğini belirtti. ABD ekonomisi için ılımlı büyüme beklentilerinin sürdüğünü ifade eden Kashkari de yıl içerisinde faiz beklentisini koruyor.
AVRUPA
AB, İspanya ve Portekiz’e Yaptırım Sürecini Başlattı
AB üyesi ülkelerin maliye bakanları Salı günü Brüksel’de Ekonomik ve Mali İşler Konseyi (EKOFIN) toplantısında bir araya geldi. Toplantıda Portekiz ve İspanya’nın bütçe açığının Gayri Safi Hasılası’nın yüzde 3’ünü aşması nedeniyle bir yaptırım uygulanıp uygulanmayacağı görüşüldü. 28 AB üyesi ülkenin katıldığı toplantıda Portekiz ve İspanya yaptırım uygulanması yönünde karar alınırken, bu iki ülkenin bütçe açığı vermeye devam etmeleri ve bütçe açıklarını önleme adına etkili önlem almamaları gerekçe olarak belirtildi.
Avrupa’dan Faiz Kararı Açıklanıyor
Geçtiğimiz hafta bölge açısından oldukça önemli olan Tüketici Fiyat Endeksi(TÜFE) açıklandı. Enflasyon verisinin beklenti doğrultusunda yıllık olarak yüzde 0,1, aylık olarak yüzde 0,2 artış göstermesi beklentileri karşılarken, bölgeden gelen sanayi üretimi verisi beklentilerin altında kalarak hayal kırıklığı yarattı ve önceki aya göre yüzde 1,2 daraldı.
Bu hafta ise Çarşamba günü Avrupa Merkez Bankası(AMB)’nin faiz kararı açıklanacak. Brexit sonrasında genişlemeci yönde adımlar atması beklenen AMB’nin bu toplantı için faiz kararlarında ve varlık alım programında bir değişikliğe gitmesi beklenmiyor. Ancak karar sonrasında açıklama yapacak olan AMB Başkanı Mario Draaghi’nin söylemleri oldukça önemli olacak. Haftanın diğer önemli verileri ise PMI verileri ile ZEW Ekonomik Hissiyatı olacak.
ASYA
Japonya’da ek mali teşvik bekleniyor
Geçen hafta sonu yapılan seçimin ardından piyasalar Japonya Başbakanı Shinzo Abe’nin ek mali teşvik paketine odaklandı. Başbakan Abe satış vergisi zammının ertelenmesinin ardından ekonomiyi desteklemek için geniş ve cesur önlemler alacağı taahhüdünde bulunmuştu. Abe’nin bakanlara teşvik paketi konusunda talimat vermesinin ardından, paketin 10 milyon yen civarında olması bekleniyor.
Çin verilerinde genel görünüm olumlu
Geride bıraktığımız haftada Çin tarafından önemli veriler takip edildi. Dolar cinsinden dış ticaret verilerine baktığımızda, Çin’de ihracat bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 4.8 gerilerken, ithalat ise yüzde 8.4 düştüğünü görüyoruz. Açıklanan ticaret verileri sonrası Çin Başbakanı Li Keqiang, ekonominin temel olarak istikrarlı olduğunu, ikinci çeyrekteki büyüme rakamının birinci çeyrekteki yüzde 6.7’lik rakama yakın olduğunu bildirdi. Haftanın son işlem gününe baktığımızda Çin Başbakanı’nın büyüme tahminlerinin yerinde olduğunu görüyoruz. Çin ekonomisi ikinci çeyrekte yüzde 6.7’lik büyüme kaydetti. Sanayi üretimi yüzde 5.9’luk beklentinin üzerinde yüzde 6.2 olarak açıklanırken, perakende satışlarda yüzde 10.6’lık artış kaydedildi.
TÜRKİYE
Darbe girişimi sonrası TL’deki hareketlilik devam edebilir
Darbe girişimi sonuçsuz kalsa da yaşanan gelişmelerin yabancı yatırımcının ülkeden çıkışına neden olacağını ve lira ile beraber endekste ciddi değer kayıpları yaşanabileceğini düşünüyoruz. Son dönemde yaşanan terör olayları sonrası bu gelişme, siyasi ve jeopolitik risklerin arttığını ve sürecin kısa sürede çözüme ulaşmaması durumunda ekonomide derin yaralar açabileceğini söyleyebiliriz. Cuma gecesi 3.05 seviyesine kadar yükselen kur bu hafta faiz kararını açıklayacak Merkez Bankası’nın elini kolunu bağlayacak. Kurdaki yükselişin devam etmesi döviz borcu olan ülkemiz ve şirketler için sıkıntılı bir sürecin başlamasına neden olabilir.
Yurt içinde ise sanayi üretimi ve cari açık açıklandı. 12 ayılık rakam petrol ve altın desteği ile 1.4 milyar dolar daralarak 27.2 milyar dolar oldu. Yılın ilk beş ayında portföy girişleri 7,3 milyar dolar ile geçen yıla göre önemli bir iyileşme kaydederken, doğrudan yatırımlardan 2.3 milyar dolar giriş oldu. Petrol fiyatlarındaki düşüş cari açığın daralmasına yardımcı olsa da turizm gelirlerindeki düşüşün ciddi miktarda olduğunu ve hemen toparlanacağını düşünmüyoruz. Yılın 2 yarısında cari açıkta 30 milyar dolar seviyesine yükseliş olabilir. Sanayi üretimi ise Mayıs ayında %1.6, yıllık bazda ise %5.6 artarak beklentilerin üstünde kaldı.
EURUSD
Euro bölgesi’nde enflasyon beklentilere paralel
İtalya, Portekiz ve İspanya’nın ekonomik durumları konuşulmaya devam ederken, bölgede enflasyon rakamları düşük seviyelerde kalmaya devam ediyor. Euro Bölgesi manşet enflasyon aylık yüzde 0.2 artarken yıllık bazda ise yüzde 0.1 artış gösterdi. Çekirdek enflasyonda ise aylık değişim yaşanmazken yıllık bazda yüzde 0.9’a kaldı.
ABD’den iyi veriler
Fed’in Brexit sonrası faiz artışı ile ilgili tutumu merak edilmeye devam ediyor. Cuma günü açıklanan veridemanşet enflasyon beklentilerin hafif altında artış kaydederken, gıda ve enerji fiyatlarının ayrı tutulduğu çekirdek enflasyon yüzde 0.2 arttı. Yıllık bazında bakıldığında ise çekirdek enflasyon beklentilere paralel olarak yüzde 2.3 artış gösterirken, küresel finans krizinden bu yana en yüksek seviyesine ulaştı.
Paritede 1.12’nin altında satış baskısı devam edebilir. Cuma günü ABD’den gelen veriler sonrası 1.1020 desteğine kadar gerileyen parite bu seviyenin altında 1.0980 ve 1.0900 destekleri önemli olacak. Yukarıda ise 1.1150-1.1200 bölgesine yükselişler satış fırsatı yaratabilir.
GBPUSD
İngiltere’de geçtiğimiz hafta merkez bankasının para politikası kararları ve açıklamaları takip edildi. İngiltere Merkez Bankası ( BoE) beklentilerin aksine yüzde 0,5 olan faiz oranında değişikliğe gitmezken, 375 milyar sterlinlik varlım alım programını da koruduğunu duyurdu. Açıklamalarda ekonomiyi desteklemek adına alınabilecek önlemlerin tartışıldığını belirten banka, Ağustos ayına dikkat çekerek bir çok üyenin para politikasında gevşeme beklendiğine vurgu yaptı. David Cameron’un verdiği istifanın ardından Kraliçe’nin görevlendirmesiyle Theresa May’ın ülkenin yeni başbakanı olması da geçtiğimiz haftanın önemli gelişmeleri arasında yer aldı.
ABD’de enflasyon beklentilerin altında
ABD tarafında ise geçtiğimiz hafta enflasyon rakamları öne çıktı. Ülkede tüketici fiyat endeksi aylık bazda yüzde 0,2, yıllık bazda yüzde 1,0 ile beklentilerin altında artış gösterirken, gıda ve enerji grubunu hariç tutan çekirdek TÜFE aylık bazda yüzde 0,2 yıllık bazda yüzde 2,3 artış ile beklentileri karşıladı. Haftanın diğer önemli verisi olan perakende satışlar ise aylık bazda yüzde 0,6 ile beklentileri aşarken, çekirdek perakende satışlar yüzde 0,7 ile beklentilerin üzerinde açıklandı.
Teknik açıdan bakıldığında ise 1,3320 direnci paritede önemli. 1,3320’nin korunması durumunda satış baskısının devam edebileceği paritede 1,3100-1,3020-1,2920 seviyeleri test edilebilir. Yükseliş ise 1,3320 direncinin üzerinde kalıcılık sağlanması durumunda hız kazanabilir. Bu noktada 1,3450-1,3530 seviyeleri görülebilir.
USDJPY
Japonya’da geçtiğimiz hafta Başbakan Abe’nin seçimden zaferle ayrılmasının etkileri öne çıktı. Başbakan Shinzo Abe parlamentonun senato kanadında yapılan seçimlerde çoğunluğu elde etmesinin ardından ülke ekonomisini canlandırmak adına uygulanacak teşvik paketinin hazırlanması için talimat verdi. Ülkede toparlanamayan enflasyon rakamları, zayıf şirket yatırımları ve makine siparişlerindeki şok düşüş gibi olumsuz görünümün önüne geçmek isteyen Abe yönetimi getirilecek teşvik paketi ile ilgili ise bilgi vermekten kaçındı.
ABD’de enflasyon tat vermedi
FED’in para politikasını belirlerken odaklandığı verilerden olan tüketici fiyat endeksi geçtiğimiz hafta açıklandı. Açıklanan tüketici fiyat endeksi ise aylık bazda yüzde 0,2, yıllık bazda yüzde 1,0 ile beklentilerin altında kaldı. Gıda ve enerji gurubunu hariç tutan çekirdek tüketici fiyat endeksi ise aylık bazda yüzde 0,2, yıllık bazda 2,3 artış gösterirken veriler beklentileri karşılamakla sınırlı kaldı. ABD’de haftanın diğer bir önemli verisi olan perakende satışların aylık bazda yüzde 0,6 ile beklentilerin üzerinde gelmesi ise dikkatleri çekti.
Teknik açıdan bakıldığında parite 105,25 desteğinin üzerindeki tutunma çabasını sürdürüyor. Desteğin üzerinde kalınması durumunda yükselişin devam edebileceği paritede 106,00-106,85-107,30 seviyeleri görülebilir. Dikkat çektiğimiz 105,25 desteğinin kırılması halinde ise 104,80-104,00-103,35 seviyeleri test edilebilir.
ALTIN
Artan Risk İştahı Altını Vurdu
Brexit’in ardından hızlı bir şekilde yükselen altın fiyatları geçtiğimiz haftayı değer kaybederek geçirdi. Brexit sonrasında önce merkez bankalarının genişlemeci para politikaları beklentileriyle değer kaybeden değerli metal, geçtiğimiz hafta da İngiltere’de yeni başbakanın Theresa May olması ve en azından siyasi belirsizliğin sona ermesi küresel risklerin azalmasına neden oldu. Aynı zamanda ABD’den açıklanan istihdam verisinin beklentilerin üzerinde gelmesi hisse senedi piyasasına yönelimi artırırken güvenli liman niteliğinde olan ürünlerden olan altına olan talebi azaltarak fiyatının düşmesine neden oldu.
Teknik Görünüm
Altı haftalık yükselişini geçtiğimiz hafta sona erdirerek haftayı kayıpla kapatan değerli metal yükseliş trendi içerisindeki hareketine devam ediyor. Bu yükselişin devamı için özellikle 1305 desteği oldukça önemli olacak. Altın 1305’in altında kapanışlar olmadığı sürece yükseliş trendine uygun hareketine devam edebilir. Şu anki seviyeye baktığımızda ise en yakın destek seviyesi 1320 olarak görünüyor. Gelebilecek toparlanmalarda ise 1345 ilk direnç seviyesi olurken 1345’in aşılması durumunda yükseliş 1357 dolar direncine kadar devam edebilir.
PETROL
Petrol fiyatlarında inişli çıkışlı görünümün hakim olduğu bir haftayı geride bıraktık. İngiltere’nin AB’den ayrılması sonrası küresel büyümede yaşanacak daralmaya paralel olarak petrol talebinin de zayıflama ihtimali varil fiyatında satışların hızlanmasına yol açıyor. Konu ile ilgili açıklama yapan Suudi Arabistan Petrol Bakanı Halid el-Falih ise yavaş küresel büyümenin petrolde hali hazırda sağlıklı olan talepte bir düşüşü tetiklemesini beklemediğini söyledi. Küresel üretimde 1 milyon varillik bir azalış görüldüğünü belirten Falih, talebin iyileştiğini ve bunun arz ve talebin yeniden daha dengeli hale getirdiğini ifade etti.
Diğer önemli gelişme ise Uluslararası Enerji Ajansı’nın (IEA) yayımladığı ‘Aylık Petrol Piyasası Raporu’ydu. Rapora göre OPEC’in ham petrol üretimi, Haziranda bir önceki aya göre günlük 400 bin varil artışla 33,21 milyon varile çıkarak, sekiz yılın en yüksek düzeyine ulaştı. Raporda Suudi Arabistan’ın günlük üretiminin 10.45 milyon varile, İran’ın ise yaptırımlar sonrası artan üretim ile günlük 3.66 milyon varile ulaştığı bildirildi. Nijerya, petrol üretiminde yaşadığı aksaklıkları kısmen atlatırken, ekonomik zorluk çeken Venezuela’da Haziran ayı üretimi geçen yıla göre günlük 240 bin varil geriledi. Rapora göre, bu yıl küresel petrol talebi geçen yıla göre günlük 1,4 milyon artışla, 96,1 milyon varil gerçekleşecek. 2017'de ise talep 97,4 milyon varile yükselecek.
USDTRY
İçeride yaşanan gelişmeler kurda şok etki yaratırken, TL'nin yüzde 6'ya yakın değer kaybı yaşadığını gördük. Terör olaylarının etkisi farklı bir konumda yurtiçi piyasalarının kırılganlığını ön plana çıkarmaya devam ediyor. Yabancı doğrudan yatırımların etkileneceği beklentisi elbette ki, kuru ve olumsuz etkileri tırmandırıyor. Borsa'nın da açılışta negatif bir seyir izleyeceğini söyleyebiliriz. Tahvil faizleri yukarı çıkıp, bist ve vop'ta yüksek hacimde eksi açılış olası duruyor. Ancak hem içeride verilerin olumlu gidişatı, hem de üzücü gelişmelerin kısa bir sürede durdurulmuş olması, panik havasının ortadan kalkması ile birlikte yönünü gene pozitife çevirecektir. Bu nedenle dengelenmenin hangi seviyelerde olacağı önemli olacaktır.
TCMB faiz kararı önemli !
19 Temmuz toplantısı öncesi yaşanan gelişmeler, TCMB tarafından da değerlendirilmeye alınacaktır. Kurun yüzde 6'lık değer kazanımı hem de çekirdek iyi giderken manşet enflasyonun ön plandaki yükselişi bu dönem faiz indirimi beklentilerine olan inancı kıracaktır. Ölçülü faiz indirimleriyle üst bandı daraltıp sadeleştirme adımlarına devam eden Merkez'in bu toplantıda da açılıştaki panik havasını gözlemleyeceğini düşünüyoruz. 50 baz puan indirim beklentiler dahilinde. Şuan ki gelişmeler de daha fazlasına müsaade edecek düzeyde değil. Ancak 25 baz puan indirimin daha ölçülü ve kontrol edilebilir düzeyde bir adım olabileceği görüşümüzü koruyoruz.
Teknik olarak, 3.05'den bir miktar satış gören Dolar'ın 3.02'lerde kapanış gerçekleştirdiğini gördük. Geri çekilmelerin devamında 3.00 altında 2.9800-2.9500 arası bölgede kalıp dengelenebiliriz. Pozitif havanın devamında 2.90 seviyesini hafta içerisinde takip etmeye devam edeceğiz. Yukarı yönlü ivmenin çok kalıcı olacağını en azından 3.00 üzerinde kalıcılığın olacağını şuan için düşünmüyoruz. Ancak olası geri çekilme sonrası kurun yukarı ivmelerinde 2.9530-2.9800 ve 3.00 seviyelerinin belirleyici olması muhtemel duruyor.
EURTRY
Avrupa’da enflasyon rakamları takip edildi
Geçtiğimiz hafta Avrupa cephesinden enflasyon verilerini takip ettik. Haziran ayı enflasyonu beklentilere paralel şekilde artış gösterirken manşet enflasyon yüzde 0.2’lik artış kaydetti. Çekirdek enflasyonda ise aylık değişim yaşanmazken yıllık bazda yüzde 0.9’a kaldı. 2016 yılından itibaren bölge ekonomisinden gelen ılımlı yükseliş ivmesini korumaya devam ediyor. Büyüme ve enflasyon verileri performansından memnun ECB komite üyeleri piyasaları desteklemek için acele etmeyebilir. Bulunduğumuz haftada ise Avrupa Merkez Bankası’nın vereceği faiz oranı kararı piyasaların dikkatinde olacak. Oranda herhangi bir değişiklik beklenmezken önümüzdeki dönem politikalarına dair sinyaller toplantı metininde yer alabilir.
Yurtiçinde gergin hava
Yurtiçinde yaşanan şaşırtıcı olayların etkisi Türk Lirası’ndaki değer kaybını hızlandırdı. Geçtiğimiz haftanın son işlem saatlerinde sert bir değer kaybına maruz kalan Lira yeni haftaya toparlanarak başlangıç yaptı. TCMB’den gelen açıklamalar ise finansal piyasalardaki dengeyi korumak için ne gerekiyorsa yapılacağı şeklinde. Kısa vadede yükseliş hareketinin ateşi her ne kadar alınsa da bulunduğumuz hafta içerisinde TL varlıklarındaki riskler yüksek kalmaya devam edecektir.
Paritede ise yeni haftaya 3.27 seviyelerine yakın bir başlangıç yapıldı. Hareketliliğin bulunduğumuz haftadaki seyri içinse 3.30 seviyesi belirleyici olabilir. Eğer hareketlilik bu seviyenin üzerinde kalmayı başarırsa Cuma gecesinin zirve seviyelerine doğru bir yolculuk başlayabilir. Ara seviye olarak ise 3.3220 direncinin geçilmesi hayli büyük önem taşıyor. Geri çekilmelerin destek bulabileceği ilk aralık ise 3.2400 – 3.2340 olarak gözükmekte. Yükseliş tehlikesinin devam edebileceği paritede 3.36 bir sonraki hareketin hedefi olarak belirlenebilir.
