Yarın yapılacak FOMC toplantısından faiz artışı beklenmiyor, dolayısıyla karar sonrası piyasalarda sert hareket de yaşanmayabilir. Ancak Fed’in küresel ekonomiye ve ülke ekonomisine bakışı bundan sonraki evre için önemli olacak. İstihdam sonrası Haziran beklentileri sıfırlanırken Temmuz olasılığı da oldukça zayıfladı ve piyasalar en erken Eylül’de faiz artırımına gidileceğine ihtimal veriyor.
Toplantı sonrası gelecek açıklamalarda ılımlı söylem olması durumunda Eylül beklentileri artacağı için dolarda yükseliş görebiliriz, ancak her ne kadar aksi bir söylem ile dolarda gerileme yaşansa da nihai durumu gelecek veriler belirleyecektir. Bu nedenle dolarda yaşanacak düşüşler de olumlu verilerle kısa sürebilir.
Küresel piyasalarda FOMC elbette ki en yakından takip edilen gelişme, ancak brexit durumu da FOMC kadar önemli. 23 Haziran’da yapılacak referandum öncesinde İngiltere’de yapılan son üç ankette AB’den ayrılmak isteyenlerin oranındaki artış ile küresel risk algısı artarken VIX Endeksi de 21,0 seviyesine yükseldi. İngiltere’nin AB’den ayrılması durumunda küresel piyasalarda çok sert satışlar yaşanabilir ve sterlin tarafında rekor gerilemeler görebiliriz.
Sene başında Çin başta olmak üzere yaşanan belirsizlik ile riskli varlıklardan güvenli varlıklara kaçış yaşanmıştı. Benzer bir durum yılın ikinci yarısında tekrar yaşanıyor. Gelişen ülke varlıklarından çıkışlar artarken yen ve altın başta olmak üzere güvenli varlıklara talepler artıyor.
Lira tarafında da çok sert olmasa da değer kaybı devam ediyor. Yarınki toplantıdan gelecek olumlu mesajlar ve brexit kaynaklı belirsizliğin artması ile kurdaki yükseliş devam edebilir. Burada dikkat çekmek istediğimiz önemli nokta ise, zaten lira tarafında yükseliş sağlayacak bir gelişmenin olmaması, yani fiyatlanmalarda tamamen küresel gelişmeler belirleyici oluyor. Son açıklanan büyüme verisinin beklentiden iyi gelmesi, ancak detaylarına bakıldığında bu büyümenin istikrarlı olamayacağı gerçeği, MB’nin faiz indirimine muhtemelen Haziran’da da devam edecek olması, imalat sanayideki sert düşüş ve enflasyondaki geçici bahar liranın hassasiyetini netleştiriyor. Dolayısıyla hem dolarda yaşanacak yükseliş hem de küresel piyasalarda görülecek riskler ile liradaki kırılganlık artabilir.