Bugün TCMB faiz kararı toplantısı tutanaklarını ve enflasyon raporunu açıklayacak. Daha önce de belirttiğim gibi bu iki rapor faiz indirim sürecinin nasıl şekilleneceğini ve gerçekçiliğini görmek adına geçen hafta gerçekleştirilen faiz indiriminin kendisinden daha önemli. Türkiye’de cari açık sorununun mevsimsel şartlar ele alındığında olumsuz etkilenebilecek olması ve küresel piyasalarda hisse senetlerine olan talep artışının geçen ay olduğu gibi devam edip etmeyeceğiyle ilgili akıllarda olan soruların TL üzerinde baskı yaratması gerekiyor. Ancak açıklanacak enflasyon raporunda bu ve bunun gibi risklere ne kadar atıfta bulunulacak göreceğiz. Şayet eğer bu gerçeklere değinilmeyen bir rapor açıklanırsa o zaman TCMB’nin güvenilirliği sorgulanabilir ve bugün TL değer kazansa bile orta ve uzun vadede olumsuz etkilenir. Alına bakarsanız TCMB zaten TL’nin orta vadede yine değer kaybetmesini istediğinden belki de pembe bir resim çizmekten yana olabilir. O yüzden belki de olmaması gereken bir şekilde hazırlanmış enflasyon raporuyla da karşılaşabiliriz. Ancak işin aslı şu ki TL ilerleyen dönemde yeniden gerilemesi gerekir. BU nedenle piyasanın her düşüşü orta vadeli alım için uygunken kurun düşüklüğü belirgin olduğundan gerçekleşebilecek kısa vadeli gerilemeler de alım fırsatı olarak değerlendirilmeli. Kısa vadeli düşüşlerde para kazanmaksa gereksiz risk almak almaktır.