2017 itibarıyla çift hanede olan enflasyon 2021'de %14,97'den %36,08'e yükseldi. Aralık ayı oranı 2002 sonrası en yüksek olurken ÜFE ise %79,89'a yükseldi. Bu tarafta da oran 19 yılın zirvesinde ve en kötüsü ise ÜFE ve TÜFE arasındaki rekor fark, fiyat artışların devam edeceğine işaret ediyor.
Türkiye'de enflasyon neden yüksek?
Bu sorunun birçok cevabı var, ancak yerli üretimin çok sınırlı olması ve dışa bağlılığın yüksek olması ile 2013 itibarıyla dövizde yükseliş yaşanması temel sebep olurken bu yıl içindeki etken ise para politikası oldu.
Pandemi, tüm ekonomilerde bozulmaya neden oldu ve fiyatlardaki artış, tedarik sorunu ve emtia etkisiyle 2021 tüm dünyada enflasyonun yükseldiği bir yıl oldu. Ülkemizde de aynı gerekçelerle enflasyon yükseldi, fakat bizde artış hızını artıran neden ise para politikası oldu. Faizin sebep enflasyonun sonuç olduğuna dair ısrar ve buna bağlı uygulamalar kurda rekor seviyelere neden oldu. Haliyle düşük faiz ve yüksek kur, enflasyonu da hızlandırdı.
Olanlar herkesin malumuyken bundan sonra ne olacağını ise kimse bilmiyor. Aslında bu politika devam ettikçe enflasyonun ve dövizin yüksek kalacağını herkes öngörüyor, fakat para ve maliye politikasında daha başka nasıl adımlar atılacağını kimse bilmiyor. Hazine Bakanı Nebati, TL'yi korumak için daha farklı adımların atılacağını söyledi ve bu ay içinde bu konuda yeni açıklamaların gelmesi bekleniyor.
Geçen haftaki raporumuzda TL korumalı mevduat hesabı planının uygulandığı dönemde döviz mevduatlarının rekor kırdığını, TL mevduatlarda azalma olduğunu ve TCMB rezervlerinin de gerilediği belirtmiştik. Veriler, yeni uygulamanın TL üzerinde konuşulan kadar hızlı ve sert bir canlanma sağlamadığını gösteriyor. Ayrıca merkezin döviz müdahalesinin etkisiyle rezervlerdeki düşüşün de devam etmesi bekleniyor.
TCMB'nin 2022 para ve kur politikasında enflasyon için orta vadede %5 hedefine sadık kalması piyasalarda inandırıcılığı da azaltıyor. %36'dan %5'e düşüş beklenirken faiz artırımı planlar arasında yok. Piyasa işlemlerinde alınacak kararlarla bu denli sert bir düşüş sağlamak hiç mümkün görünmüyor. Fakat merkezin son PPK metninden Mart sonuna kadar faiz dışı önlemlerle gelinen noktanın değerlendirileceğini anlıyoruz. Bu süreçte manşet enflasyon ile hedef arasındaki farkın da daha da açılmasını bekliyoruz.
2021'i 19 yılın en yüksek enflasyonuyla kapatırken 2022'ye de bir dizi zamla girdik. Elektrik, doğalgaz, akaryakıt ve vergilere son derece yüksek oranlarda zam yapıldı. Bu zamları da sepete eklersek Ocak'ta enflasyonun yükseleceği belli. Ayrıca bununla beraber ÜFE'ye bakarak ve son haftadaki döviz artışını da baz alarak söylendiği gibi Ocak'ta eksi bir enflasyon gelmesine hiç ihtimal vermiyoruz.
TCMB, hükümetin isteğine uygun düşük faiz politikasını sürdürüp dünyadaki merkez bankalarının tam aksi yönünde bir politika uyguluyor. Mart'a doğru ise Fed'in sahnede kendini göstermesi beklenirken bu süreçte TL'deki kırılganlık daha da artabilir ve şimdilerde inatlaşıldığı için büyük maliyetlere neden olan politikanın Fed döneminde de sürdürülmesiyle telafisi çok uzun zaman alacak daha büyük maliyetlere maruz kalınabilir.
*Bugün açıklanan imalat PMI, 52,1 ile büyüme eşiği üzerinde kalmayı korusa da sektörde girdi maliyetleri veri ölçüm tarihinin en yüksek seviyesine çıkmış durumda. Bu nedenle satın almalarda ciddi düşüşler oldu. İSO, Aralık ayında sektördeki durumu "Fiyatlardaki keskin artışlar, firmaların yeni sipariş almalarını da zorlaştırdı. Mayıs 2020’den beri ilk kez sektörlerin tümünde yeni siparişler azalma kaydetti." açıklamasıyla özetledi. Kurdaki artış vatandaşa da sanayiciye de üreticiye de esnafa da herkese maliyet olarak yansımaya devam ediyor.
USD/TRY kurunun 2022'ye nasıl başladığına bakarsak;
13,30 kapanışının ardından bugün fiyat enflasyon öncesi 13,95'e yükseldi ve son saatte ise 13,40'tan işlem görüyor. 20 Aralık- 24 Aralık döneminde %30 gerileyen fiyat geçen hafta ise bu döneme göre %25 yükseldi. Kurda oynaklık halen çok yüksek ve fiyatta da 13,00 üzerinde bir dengelenme var. Haftanın devamında ABD başta olmak üzere gelecek verilerle yaşanacak fiyatlamada 14,65-14,80 aralığını ilk direnç bölgesi olarak izliyoruz. 12,60 ise düşüşlerde takip edeceğimiz ilk destek.