2012 yılında gördüğü tepe seviye olan 1.800$’dan düşüşe geçen kıymetli metal, değer kaybını 3. yıla taşıdı ve 2015 yılı içinde ‘güvenli liman’ özelliğini kaybetti. Altın’da yıl içinde yaşanan değer kaybının başlıca nedenlerine baktığımızda;
-2015 yılına 1.186 seviyesinde başlayan metal, Ocak ayı içinde 1.306 seviyesine yükseldi. Bu seviye Altın’ın yıl içinde gördüğü en yüksek seviyeydi.
-Ocak ayında ECB’nin Martta parasal genişlemeye başlayacağını açıklaması ile Altın’da değer kaybı başladı. Çünkü euroda yaşanan düşüş zaten faiz beklentileri ile değerlenen doların gücünü artırdı ve Altın baskı altında kalmaya başladı.
-1.306 zirve seviyeden başlayan düşüş, ECB’nin Mart ayında tahvil alımına başlaması ve hem petrol hem de emtia fiyatlarındaki değer kaybının da hızlanmasıyla 1.150 desteğine kadar devam etti.
- Petrol’ün arz fazlası sorunu ile düşüşünü hızlandırması Altın ve diğer emtialarda kayıpların artmasına neden oldu.
-Fed’in yıl içinde faiz artırımına başlayacağını vurgulaması Altın’da yaşanan yükselişlerin de sınırlı kalmasına neden oldu.
-ABD verilerinin ilk çeyrekte beklentileri karşılayamaması ile dolarda yaşanan gerilemeyle Altın, Haziran ayına kadar 1.150- 1.205 aralığında fiyatlandı, ancak 1.1205 direnci üzerindeki ataklarında ise başarısız oldu.
-Faiz artırımı etkisinin yanında dünyanın en büyük Altın ithalatçılarından olan Çin ekonomisindeki tıkanma ve talepte yaşanan sert düşüş de Altın üzerindeki baskıyı artırdı.
-Haziran ayında Fed faiz artırmadı ancak, piyasalarda Eylül ayı beklentilerinin kuvvetlenmesi, Çin, Japonya ve gelişen ülke ekonomilerindeki risklerin artması doların yükselişini hızlandırdı. Güçlü dolar ile Altın 1.205 direncinden tekrar düşüşe geçti.
-Temmuz ayında Çin’in beklentilerin çok altında kalan altın rezervleri, kıymetli metaldeki düşüşü hızlandırdı.
-Ağustos ayında Çin’in yuanı devalüe etmesi ve Çin borsalarında çok sert kayıpların yaşanması küresel piyasalarda panik yarattı. Ve ‘güvenli liman’ özelliğini kaybeden Altın, kazançlarını geri verdi.
-Çin ve gelişen ülke piyasalarında yaşanan riskler ve ABD istihdam verilerindeki düşüş ile Fed, Eylül ayında faiz artırımına gitmedi. Ancak dolar, Aralık beklentilerinin neredeyse netleşmesi ile yükselişini sürdürdü ve Altın gerilemeye devam etti.
-Ekim ayında Fed, Aralık için daha net açıklamalarda bulundu. Euro Bölgesi’nde ise Martta başlayan tahvil alımlarına rağmen enflasyon ve iç talepte beklenilen yükselişin yaşanmaması ile ECB, Aralık ayında ek genişlemeye gidebileceklerini açıkladı. Bununla beraber petrol fiyatlarında da gerilemenin devam etmesi ile Altın, 1.192 direncinden düşüşe geçti.
-ECB’nin Aralık toplantısındaki ek genişleme hamlesi, piyasa beklentilerini karşılamadı ve euroda sert yükseliş yaşandı. Bu gelişmenin etkisiyle Altın, yılın en düşük seviyesi olan 1.046$’dan yükselişe geçti.
-Değerlenen euro etkisiyle yaşanan yükselişte 1.080 direnci üzerine atak sağlayamayan metal, FOMC toplantısına kadar 1.160-1.080 aralığında fiyatlandı.
-Fed, Aralık’ta piyasanın beklediği gibi faizi 0,25 bp artırdı ve Başkan Yellen, 2016 yılı içindeki artışların kademeli olacağını vurguladı. Çünkü Fed, piyasalarda yüksek volatilite yaşanmasını istemiyordu. Yellen’in piyasaları sakinleştiren açıklamaları ile korkulan volatilite yaşanmadı.
-Faiz kararı ile sınırlı yükseliş gösteren Altın, 1.080 direncini kıramadı ve tekrar 1.046$’a gerileyerek yılın en düşük seviyesini ikinci kez test etti.
- Yıl içinde çok kan kaybeden Altın, yılı 1.065 desteğinde kapatmaya hazırlanıyor.
2015 yılı içinde yaşanan jeopolitik risklere rağmen Altın’daki dolar baskısı devam etti ve yükselişler sınırlı kaldı. Fed, 2016 yılı içinde faiz artırımına devam edecek ve bu noktada uygulayacağı yöntem Altın’ın yönü için son derece önemli olacak. Ayrıca Çin, Altın ihraç eden ülkeler ve gelişen piyasaların uygulayacağı politikaları da yakından takip etmek gerekecek.