🔴 Satış mı Yoksa Piyasa Düzeltmesi mi? Her İki Durumda da, İşte Sırada Ne Yapmanız GerektiğiHisseleri Şimdi Keşfet

AB'nin Kaderi İçin Kritik Dönemeçteyiz!

Yayın Tarihi 28.06.2016 11:28

İngiltere’nin AB üyeliğindeki kararı halk oylarıyla netleşti. Sürecin yönetimi artık parlamentoda olacak. Çelişkili duruşuyla oldukça eleştirilen Başbakan Cameron ise, görevinden ayrıldı ancak gemiyi henüz terketmedi. Ekim ayındaki yapılacak seçimlere kadarki süreçte, İngiltere’nin başında yer alacak.Ancak AB ile ikili ilişkilerin devamlılığı ve sürecin yönetimindeki 2 senelik serüvenin yönetiminde yeni başkan görev yapacak.

Aslında birlik kurulurken bile önemli bir sorun olarak görülen İngiltere’nin, Almanya ve Fransa arasındaki gerginlik geçmişi çok eskilere dayanan bir görüntüdedir. Bilindiği üzere de İngiltere Euro bölgesi için de bulunup, kendi para birimi yani Sterlin’i kullanan bir ülkedir. Bu görünümde olan diğer ülkeler arasında Danimarka ve İsveç yer alır. İsveç’in para birimi tercihi de zamanında referanduma bırakılmış ve halkın yüzde 56’sı Euro’yu reddetmiştir.

1961 yılında AB’ye üyelik isteyen İngiltere, zamanında Fransız Cumhurbaşkanı Charles De Gaulle tarafından reddedilmiştir. Ancak 1973 yılında, Gaulle istifa edince birlik içerisinde yer almıştır. Aslında AB 1990 sonrasında Maasticht anlaşmasıyla aslı görevini bulmuştur. 1992 yılında imzalanan bu anlaşmada topluluk, birlik adını almıştır. Ancak İngiltere hala bu noktada sıyrılan bir konumda olmuştur.
Anlaşma sırasındaki en büyük sorun, ekonomik ve parasal birliğin kuruluş aşamaları ve birliğe katılacak ülkeler arasında refahın daha adil dağılımı konusunda uyumun sağlanabilmesi için oluşturulacak fon ile ilgili olmuştur. Burada İngiltere Danimarka ve Portekiz ile ağır toplar Almanya ve Fransa ile görüş ayrılıkları keskinleşmiştir. Bu anlaşmaya göre sürekli sivrilen ingiltere’ye ek bir protol sağlanarak, kendi parlamentosunun karar vermesi durumunda, birlikten ayrılma opsiyonu sağlanmıştır.

Sorunlar neden bu denli büyüdü?

1990’lı yıllardan başlayan görüş ayrılıkları ve sorunlar AB’nin ekonomik anlamda sıkıntılı bir sürece girmesi ve göçmen krizinin etkileri ile birlikte daha üst sınırlara tırmanmıştır. Diğer yandan kültürel bakımdan da, AB içerisindeki ülkelere göre kendini çok farklı hisseden İngiliz halkı, son dönemde göçmenlere uygulanan ırkçı politikalar ile de dikkatleri çekmiştir. Diğer yandan İngiltere’nin aslen birlikte olmasının temel hedefi ekonomik anlamda iyileşme gösterebilmekti. Bu nedenle halk başta, AB içinde kalma tarafında yer alıyordu. Ancak, son dönemde baktığımızda AB’nin özellikle, İspanya ve Yunanistan başta olmak üzere ciddi anlamda ekonomik açıdan zor bir sürece girmesi, ardından İtalya ve Fransa’da beliren sorunlar, İngiltere’nin yalnızlaşma politikalarına neden olan etmenler arasında yer aldı. Sonuç olarak normal karşılanmalıdır ki, birlikler birlikte batar, birlikte çıkar. Bu nedenle, İngiltere’nin sadece ekonomik sorunlar başta olmasa da hem kültürel bakımdan hem de ekonomik koşullar bakımından, AB içerisindeki konumundan rahatsız olduğu bilinen bir gerçekti.

İngiltere bu süreçte ilk halka olabilir!

İngiltere halkının verdiği karar sonrasında, birlik içerisinde öncelikle ayrılmak isteyecek ülkeler arasında benzer kaderi paylaşan Danimarka ve İsveç gelmiştir. Ancak siyasi taraftan baktığımızda, İspanya ve Fransa’nın da bu kritik süreçte, asıl düşünülen ülkelerden daha önce adım atması beklenebilir. Özellikle, İspanya’da yapılan son erken yerel seçimlerde ‘’pademos’’ sol popülizminin öncüleri arasında yer almaktadır ve AB’nin tasarruf söylemlerine aşırı derecede kızgın bir görüştedir. Görüntü bakımında da lider Iglesias tarafından da bir süre önce gündemde uzunca bir süre yer alan Syriza lideri Aleksis Çipras’ın vaatlerinde benzer ifadeler yer almaktadır. Görünen o ki,Çipras’ın yakın dönem içerisinde yaptıkları, Pademos lideri Pablo Iglesias Turrión tarafından kopyalanmak ve benzer bir şekilde batık borçlardan kurtulmak amacıyla yapılan ‘’arsız’’ politikalara benzer nitelikte olacaktır. Ancak Pazar günü yapılan yerel seçimlerde Pademos istenen sonucu yeniden alamamış ve üçüncü sıradaki yerini sağlamlaştırmıştır.

İspanya Seçim Sonuçları

Seçim sonucunda kazanan Halk partisi lideri Mariano Rajoy’dur. Ancak tek başına iktidar kuracak kadar yeterli oy sayısı da sağlanamıştır. Burada Pademos’un aynı Syriza’ya benzer şekilde reklamlaştırılması ve halkın ilerleyen dönemlerde daha keskin bir şekilde desteğini alması, AB’nin kaderi açısından da sorunlara yeni halkanın dahil olmasına neden olacaktır.

Fransa’da ise, Aşırı sağ(Ulusal Parti)’ın İngiltere yapılan referandum sonucunun Brexit’le sonuçlanmasının hemen ardıdan ‘’Frexit’’e yönelik çağrılarda bulunduğunu görüyoruz. Burada en çok tartışılan konu ise, Euro’nun sorunlu bir para birimi olduğu yönünde.

İspanya Seçim Sonuçları

Son anketlere baktığımızda, Fransa’nın AB üyeliğinden çıkmasının ekonomik anlamda daha büyük yarar sağlayacağını düşünen kitlenin yüzde 53 seviyelerinde yer aldığını gösteriyor. Ayrıca Ulusal Parti’nin İngiltere’nin AB’den çıkmasına en büyük katkıyı sağlayan destekçi konumunda olduğunu söyleyebiliriz. Gündemde yer alacak en büyük gelişmelerden bir tanesi, Danimarka ve İsveç’ten önce, Fransa’nın AB’nin geleceğinde ikinci zayıf halka olabileceği yönünde.

İngiltere’de çatlak sesler artıyor!
İngiltere içerisini ayrıca incelediğimizde seçim sonuçlarına göre yorum yapabilmek daha makul görünüyor;

İspanya Seçim Sonuçları

AB’de kalalım oylarının yoğunluğu, Kuzey İrlanda, Londra ve İskoçya tarafında net bir şekilde kendini gösteriyor. İskoçya’nın görüşü burada daha önceki 2014 İskoçya referandumu da hatırlarsak; İngiltere’den ayrılalım, AB’nin içerisinde kalalım!
2014 İskoçya İngiltere’den bağımsız bir ülke olsun mu sorusunda halk, yüzde 56 ile kalalım tarafını seçmişti. Katılım oranı ise, yüzde 85 seviyelerinde gerçekleşmişti. Başbakan Cameron ise, referandum sonrası bu konunun bir daha açılmamak üzere kapandığı yorumunu yapmıştı ancak, İngiltere’nin sandık kararı sonrasında, İskoç yetkililerin hemen Brüksel’in kapısını çaldığını görüyoruz. Ayrıca İskoç yetkilelerin AB kanadıyla birliğin kesilmemesini istediğini ve AB üyesi devletlerle hemen müzakelerin başlaması gerektiğini ifade ettiğini görmekteyiz. Bu durumda yeni bir İskoç referandumunun gerçekleşme ihtimali de gözler önüne seriliyor. İskoçya Özerk Yönetimi Başbakanı Nicola Sturgeon ise, bu seçeneğin masada olduğunu her fırsatta dile getiriyor !
Ayrıca İngiltere halkı içerisinde genç nüfüsun, önceki jenerasyona karşı tepkili olduğunu görmekteyiz. Bu durum kendi içerisinde de görüş ayrılıklarının ortaya çıkamasını ve çatlakların büyük depremler yaratabileceğini gösteriyor. İngiltere halkının büyük bir kesimi referandumun tekrarlanmasını istiyor. 3 milyon kişinin yeniden sandık başına gitmeye yönelik hamleler başlattığını görüyoruz. Her ne kadar bir daha referandum yapılmayacak olsa da, halk içerisinde de görüş ayrılıklarının net bir şekilde kendini gösterdiğini söyleyebiliriz. Bu durum Britanya’nın geleceği içinde soru işaretleri oluşturuyor.

İngiltere-AB ilişkileri nasıl yönetilecek?

İngiltere ile AB arasında uzunca bir süre daha ikili ilişkiler devam edecek. Ancak 3 ay daha görevde kalacağını ifade eden Başbakan Cameron’ın ayrılık kararını AB komisyonuna bildirmesi bekleniyor. Karar bildirildikten sonraki süreç 2-10 yıl arasında değişiyor. Bu süreç içerisinde İngiltere minimum 2 yıl daha AB kanunlarına bağlı kalacak. Müzakere sürecinde AB ve İngiltere tarafları bir anlaşma sağlayacak.
En büyük soru işaretlerinden bir tanesi ise, İngilizlerinde AB ülkelerine seyahetleri sırasında vize almalarına gerek olacak mı ? Ayrıca İngilizlerin AB ülkelerindeki çalışma koşulları değişecek mi ? Eğer bu iki taraf birlikten çıkmasına karşın ortak pazarda kalmayı sürdürmezse, iki soru işaretinin de cevabı ‘’EVET’’ olacak.

Ekonomik ilişkiler ve yaşanabilecek sorunlar

İngiltere’de ciddi sorunlar yaşanabileceğine yönelik beklentiler mevcut. Bunun sebepleri arasında en büyük unsur işten çıkarmaların artması olacaktır. Diğer yandan ticari anlamda zora girebilecek ilişkiler, İngiltere’nin yeni pazarlar aramasına neden olacaktır. Sonuçta AB ortak pazar olarak İngiltere’nin önemli bir bağlantısı, bu durumun kaybedilmesi, İngiltere’ye cari açık olarak bazı yansımalar yapacaktır. Doğrudan yatırımların düşmesini şuan için beklemiyoruz ancak kredi notlarının düşürülmesi İngiltere adına önemli bir risk unsuru olarak düşünülebilir. En büyük endişe olarak yer alan istihdam konusunda ise, AB’nin ingiliz çalışanlarını cezalandıracağına dair bir endişe söz konusu. İngiliz şirketlerin ciddi anlamda endişeli olduğu bu konu gerçekleşirse, İngiltere’nin işsizlik oranında artışlar gözlemlenebilir ve büyüme rakamlarına dair beklentilerde ciddi anlamda aşağı yönlü beklentiler şekillenebilir.

Merkez Bankalarının işi oldukça zor olacak!

Bu önemli süreçte Merkez Bankaları’na büyük sorumluluklar düşecek. Başta BoE olmak üzere, FED, ECB ve BOJ’un dolaylı olarak da PBOC’un ekonomide denge unsurlarını ön plana koyması gerekeceği bir süreç yaşamamız olası duruyor. Ancak Sterlin’de görülen sert değer kayıplarının etkisini de unutmamak lazım. Böyle bir durum da Dolar’ın güçlü tavrının devam etme olasılığı söz konusu. Bu durum FED’in rahatsız olabileceği bir sürece gebe olacak gibi duruyor. Bu koşullarda faiz artırımlarının gecikmeli olabilmesi ve FED’in piyasa dengelerini bir süre daha takip edeceği bir süreci ortaya koyabilir. Diğer yandan Brexit sürecinin uzaması ve yaratacağı belirsizlik ortamının daha da derinleşmesi aşırı derecede oynak kurlar görmemize neden olabilir. Bu durum TCMB’nin de sadeleştirme sürecine devam etmesine engel teşkil edebilecek bir gelişme olarak izlenecektir.

BoJ’un ise, hamle sayısı oldukça sınırlı seviyelerde. Güçlü bir yen izlemeye devam ediyoruz ancak genişlemeci hamle silahını henüz saklı tutmaya çalışan Japonya Merkez Bankası’nın, sözlü yönlendirmeleri de güven sağlamıyor. Bu nedenle belirsizlik ortamı çözülüp, piyasalar dengesini bulana kadar, risk iştahının düşük olacağı, güvenli liman arayışının tavan yapacağı bir yıl takip etmemiz olası duruyor.

Analizlerimizi sürekli takip etmek için buradan kayıt oluşturabilirsiniz
www.isikfx.com

Son yorumlar

Sıradaki makale yükleniyor...
Uygulamamızı Yükleyin
Risk Açıklaması: Finansal araçlar ve/veya kripto paralarla işlem yapmak yüksek seviyede risk içermektedir ve yatırım miktarınızın bir kısmını veya tamamını kaybetmenize sebep olabilir, bu sebeple tüm yatırımcılar için uygun değildir. Kripto para fiyatları aşırı derecede hareketlidir ve finansal haberler, politik olaylar ve düzenleme kurumları gibi konulardan kolaylıkla etkilenir. Kaldıraçlı işlem yapmak finansal riskleri yükseltmektedir.
Diğer finansal araçlar veya kripto paralar içinden tercihinizi yapmadan önce, yatırım nesnelerinizi, deneyim seviyenizi ve risk iştahınızı dikkatlice gözden geçiriniz ve ihtiyacınız olduğunda profesyonel tavsiye almayı deneyiniz.
Fusion Media sitede yer alan bilgilerin gerçek zamanlı ya da isabetli olacağının mutlak olmadığını hatırlatır. Tüm borsa fiyatları, endeksler, vadeli işlemler, Forex ve kripto para fiyatları, borsalardan değil piyasa düzenleyicileri tarafından oluşturulur, bu sebeple fiyatlar isabetli olmayabilir ve gerçek piyasa fiyatlarından farklı olabilir, bu da buradaki fiyatların fikir verme amaçlı olduğunu ve ticari amaçlar için uygun olmadığını gösterir. Fusion Media veya herhangi bir sağlayıcı, buradaki bilgileri kullanmanız sonucu oluşacak olası kayıplarınızdan ötürü sorumluluk taşımamaktadır.
Bu sitede yer alan bilgileri, Fusion Media ve/veya veri sağlayıcıdan yazılı izin almadan kullanmak, saklamak, kopyasını üretmek, görüntülemek, düzenlemek veya dağıtmak yasaktır. Fikri mülkiyet hakkı, sitede yer alan verileri sağlayanlara ve/veya borsalara aittir.
Fusion Media reklamlarla veya reklam verenlerle etkileşiminize bağlı olarak internet sitesinde görüntülenen reklamlardan gelir elde edebilir.
İşbu sözleşmenin aslı İngilizcedir ve İngilizce ve Türkçe versiyonu arasında tutarsızlık olduğunda İngilizce versiyonu dikkate alınacaktır.
© 2007-2024 - Fusion Media Limited. Tüm Hakları Saklıdır.