(Kalın'ın açıklamaları ile yenilendi)
ANKARA, 30 Haziran (Reuters) - Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Türkiye'nin sınır güvenliğine yönelik olarak aldığı tedbirleri "Türkiye savaşa giriyor" gibi başlıklarla yorumlamanın sağlıklı olmadığını belirtirken, sınır güvenliğinin sağlanması konusunda uluslararası hukuk anlamında bir sıkıntının sözkonusu olmadığını söyledi.
Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda düzenlediği basın toplantısında son dönemde Suriye'de yaşanan gelişmeleri değerlendiren Kalın, Türkiye'nin sınır hattı boyunca "hiçbir terör örgütünün" yer tutmasına olumlu bakmasının ve Suriye'nin kuzeyinde ya da başka yerlerde birtakım fiili durumlar yaratılmasını kabul etmesinin mümkün olmadığını belirterek bu konuları Türkiye'nin uluslararası müttefikleri ile istişare etmeye devam ettiğini söyledi.
Son haftalarda Suriye'nin Tel Abyad kentinde İslam Devleti (İD) ile Suriye'deki Kürt gruplardan PYD'nin silahlı gücü olan YPG arasında şiddetli çatışmalar yaşanmış ve önceki hafta kentin kontrolü İD'den YPG'ye geçmişti. Bu gelişme ile daha önce özerkliğini ilan eden Kürtlere bağlı Cizre ve Kobani kantonları birleşmiş ve Türkiye sınır hattında yaklaşık 400 kilometrelik bir alan PYD'nin denetimine girmişti.
Bu gelişmelerin ardından yapılan özel güvenlik toplantıları ve dünkü MGK'da Türkiye'nin şu anda İD'nin denetiminde olan Cerablus'tan, Kürtlerin kantonlarından Afrin arasındaki bölgede bir güvenli bölge oluşturma hazırlığında olduğu, böylece hem PYD'nin ilerleyişinin durdurulması hem de İD'nin sınır hattından uzaklaştırılmasının hedeflendiği iddia edilmişti.
"Suriye konusunda biz baştan beri uluslararası toplumla ve koalisyonla hareket edeceğimizi, tek taraflı bir eylem içinde olmayacağımızı ifade ettik. Güvenli bölge ile ilgili olarak tüm girişimler hep bu ilkeden hareketle yapıldı" diyen Kalın "Ancak son gelişmeler sınırımızı artık güvenlik noktasında ciddi manada zorlamaya başladı, bu konuda uluslararası temasları devam ettireceğiz ama aynı zamanda sınır güvenliğini sağlamak için, kendi sınırımızda almamız gereken ne tür tedbirler varsa en ince ayrıntısına kadar detaylandırıp elbette alınacaktır" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da hafta sonunda yaptığı açıklamalarda Türkiye'nin Suriye'nin kuzeyinde bir devlet kurulmasına asla izin verilmeyeceğini belirterek, gerekli her türlü tedbirin alınacağını söylemişti.
"Türkiye'nin Suriye'deki hiçbir terör örgütü ile bağlantısı olmadığını" belirten Kalın "Sınır güvenliği için aldığımız tedbirleri işte 'Türkiye savaşa giriyor, Türkiye ateşe atılıyor' gibi başlıklarla yorumlamak çok sağlıklı değil. Bir ülkenin sınır güvenliği için tedbirler alması onun en asli görevidir. Bizim sınır boyunda alacağımız tedbirler tamamen kendi vatandaşlarımızı ve sınır güvenliğimizi sağlamaya yöneliktir" dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu da bugün partisinin grup toplantısında Türkiye'nin Suriye sınırında ve ötesinde yaşanan gelişmeleri yakından izlediğini ve her türlü senaryoya açık olduğunu ancak Türkiye'yi bir "maceraya" sürüklemeyeceklerini söyledi. urn:newsml:reuters.com:*:nL8N0ZG25W
Bazı muhalefet partilerinin ve hukukçuların Türkiye'nin Suriye'de tek taraflı bir adım atması halinde "işgalci" konumuna düşeceği şeklindeki eleştirilerini de yanıtlayan Kalın, "Türkiye kendi sınır güvenliğini sağlamak için her türlü hukuki zemine sahiptir. Bu konuda Uluslararası hukuk noktasında herhangi eksiğimiz, sıkıntımız sözkonusu değildir. Sınır güvenliğini sağlamak için bu tedbirler alındığı zaman bu her zaman hukuk kuralları içinde yapılmıştır, bundan sonra da uluslararası hukukun bize sağladığı haklar ve imkanlar çerçevesinde yapılmaya devam edilecektir" dedi.
Türkiye'nin Suriye'de uluslararası toplumdan bağımsız "tek taraflı" bir güvenli bölge oluşturacağı yönündeki iddiaları değerlendiren Kalın, Türkiye'nin baştan beri bir tampon bölgeden bahsetmediğini, bunun yerine Suriye içinde bir güvenli bölge ve uçuşa yasak bölge kurulması gerektiği tezini savunduğunu belirtti.
Kalın, "Son gelişen hadiseler de bizim bu tezimizin ne kadar doğru olduğunu gösteriyor. Müttefiklerimizle de bu konuları en ince detayına kadar konuşmaya devam ediyoruz, mesafe almak için de olumlu bir zemin olduğunu ifade edebilirim" dedi.