ANKARA, 25 Kasım (Reuters) - Başbakan Ahmet Davutoğlu vesayetçi bir mantıkla kurgulanan parlamenter sistemin yol açtığı istikrarsızlıkların giderilmesi amacıyla, başkanlık sistemine geçilmesini daha uygun bulduklarını söyledi.
AKP tarafından dün kurulan 64. hükümetin Davutoğlu tarafından TBMM Genel kurulunda okunacak hükümet programının metninde yönetim modeli tartışmalarıyla ilgili olarak, "Demokratik perspektifle yapılandırıldığında, parlamenter sistem ile başkanlık sistemi arasında fark bulunmadığı kanaatindeyiz.. Ancak vesayetçi şekilde kurgulanan parlamenter sistemin yol açtığı istikrarsızlıklar dolayısıyla, başkanlık sisteminin daha uygun bir yönetim modeli olduğuna inanıyoruz" denildi.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da yeni anayasada yönetim şeklinin parlamenter sistemden başkanlık sistemine dönüştürülmesi gerektiğini savunurken, AKP'nin 1 Kasım seçimleri öncesindeki beyannamesinde de başkanlık sisteminin hedeflendiği vurgulanmıştı.
Bu hükümet döneminde yeni bir anayasanın hayata geçeceğini de vurgulayan Davutoğlu, anayasada yer alan vatandaşlık tanımı konusunda da "Yeni anayasa herhangi bir etnik ve dini kimliğe referans yapmayan bir vatandaşlık tanımını esas alacaktır" dedi.
TBMM'de bulunan muhalefet partileri CHP, MHP ve HDP yeni anayasa çalışmalarına sıcak bakarken, başkanlık sisteminin gündeme getirilmesine karşı çıkıyorlar.
AKP'nin Meclis'te 317 milletvekili bulunuyor.
Bir partinin anayasayı tek başına değiştirebilmesi için 367 sandalyeye sahip olması gerekirken, 330 milletvekilinin desteği ile anayasa değişikliği referanduma götürülebiliyor.
Oy kullanma imkanı olmayan Meclis Başkanı İsmail Kahraman da AKP'li olduğu için, AKP'nin anayasa değişikliği için en az 14 milletvekili desteğine daha ihtiyacı bulunuyor.
"CEMEVLERİNE HUKUKİ STATÜ TANIYACAĞIZ"
Alevi vatandaşların inanç ve kültür temelli taleplerinin karşılanacağını da ifade eden Davutoğlu, "Cemevleri ve eğitim sistemi gibi konularda Alevi kanaat önderleriyle diyalog içinde adımlar atacağız.. Geleneksel irfan merkezleri ve cemevlerine hukuki statü tanıyacağız" ifadesini kullandı.
Reuters'in 13 Kasım'da görüşlerine başvurduğu AKP'li bir yetkili, Alevi açılımında somut adımlar atacaklarını, yeni hükümet döneminde cemevlerine bir hukuki statü verilmesinin öngörüldüğünü dile getirmişti. urn:newsml:reuters.com:*:nL8N1382SV
AKP hükümeti 2011 seçimlerinin ardından Alevi açılımı kapsamında bir dizi adımlar atmış, ders kitaplarına Alevilik bölümü eklenmiş, literatür oluşturulmasında ilerleme sağlanmış, camiler gibi cemevlerine de ücretsiz elektrik ve su verilmesi düzenlemeleri yapılmıştı.
Ancak muhalefet ve Alevi temsilcileri bu adımları yetersiz bulduklarını belirterek, başta cemevlerine ibadethane statüsü verilmesi olmak üzere, zorunlu din derslerinin kaldırılması talebinde de bulunmuşlardı.
RUSYA İLE İLİŞKİLER
Türkiye-Rusya ilişkilerine de değinen Davutoğlu, "Enerji ve ticaret başta, Rusya ile ilişkilerimizin karşılıklı hassasiyetlere saygı içerisinde ve müşterek menfaatler doğrultusunda güçlendirilmesine gayret edeceğiz" diye konuştu.
Dün Türkiye-Suriye sınırında, sınır ihlalinde bulunan ve milliyeti bilinmeyen bir uçak yapılan uyarıların ardından Türk F16'ları tarafından vurulmuştu.
Düşen uçağın Rus hava kuvvetlerine ait bir savaş uçağı olduğu anlaşılmıştı.
Türkiye olayın ardından NATO ve BM nezdinde gerekli bilgilendirmeleri yaparken, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin olayı "sırtımızdan bıçaklandık" sözleriyle nitelendirmiş ve yaşananların Türkiye-Rusya ilişkileri açısından ciddi sonuçları olacağını belirtmişti.
Rusya'nın Ukrayna'nın Kırım bölgesindeki faaliyetlerine de değinen Davutoğlu, "Ukrayna krizine, bu ülkenin toprak bütünlüğü yöntemiyle çözüm bulunmasını desteklemeye devam edeceğiz.. Kırım Tatar Türklerinin güvenlik ve refahının temininin güvenceye kavuşması yönünde girişimlerimizi sürdüreceğiz" diye konuştu.