ANKARA, 8 Nisan (Reuters) - Koronavirüs kaynaklı satış baskısı ve güvenli limana yönelimle birlikte dolar/TL, kur krizinin de yaşandığı Ağustos 2018 döneminde görülen seviyelerde baskı altında kalmayı sürdürüyor.
Dolar/TL dün 6.7040-6.7920 bandında her iki yönlü dalgalandı. Dolar/TL'nin dün 6.7'ye doğru gerilemesinde koronavirüsün krizinin küresel bazda yavaşladığı beklentileri etkili oldu. Ancak bu etki kalıcı olmadı.
Dolar yatırımcıların güvenli limanlara yönelmesiyle yükselirken Avrupa'da ve New York'ta koronavirüs krizinin yavaşladığı umutlarıyla değer kazanan riske duyarlı para birimleri kazanımlarını geri verdi. borsaları da iki gündür devam eden yükselişinin ardından koronavirüs nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısının artmaya devam etmesiyle yatırımcıların salgına dair iyimserliğinin azalması sonucu geriledi.
Önceki gün %7'nin üzerinde artış kaydeden ABD borsaları dün geriledi.
Dolar/TL bu sabah saat 0853'te 6.7745/6.7770 seviyesinde işlem görüyor. Aynı saatte sepet bazında TL 7.0724/7.0765, euro/TL 7.3717/7.3771 seviyesinde.
Dolar/TL TRYTOM=D3 6 seviyesinin altından koronavirüs endişeleriyle sert bir yükselişle 6.60'ın üzerini test ettikten sonra merkez bankaları ve hükümetlerin açıkladığı önlemlerle 6.38'e kadar gerilemişti. TL'deki bu değer kazancı global piyasalarda da olduğu gibi geçici bir iyimserlik getirebilmişti. Kur daha sonra dalgalı ancak yukarı yönlü bir seyir izledi.
Yılbaşından beri bakıldığında ise TL dolar karşısında yaklaşık %13 değer kaybı ile gelişmekte olan ülke para birimlerindan açık ara pozitif ayrışıyor. Aynı dönemde rand %25, real %24, peso %23, ruble %19 değer kaybı yaşıyor.
Bankacılar bu gelişmede kamunun artan döviz arzı ve petrol fiyatlarındaki sert düşüşün belirleyici olduğunu belirtiyorlar. Geçtiğimiz yıl 30 milyar doları aşan kamunun döviz arzı bu yıl da 20 milyar doları aşmış durumda. İlgili veriler gecikmeli olarak hesaplanabiliyor ancak bankacılar bu hafta Perşembe günü açıklanacak geçen haftaya ait TCMB rezerv verilerinde sert düşüşler bekliyorlar.
TCMB' ilk önlemlerini açıkladığında 5 milyar doları zorunlu karşılıktan serbest bıraktığı tutar olmak üzere rezervlerinde 1 haftada 104 milyar dolardan 93.5 milyar dolara düşüş yaşamıştı. İlk etki ardından rezervler sınırlı yükseldi.
Brent tipi petrol fiyatı ise yılbaşındaki 72 dolar seviyesinden 22 dolara geriledikten sonra bu sabah itibarıyla 33 dolar civarında. Son iki günde petrol fiyatlarındaki artış benzer gelişmekte olan ülke para birimlerinin TL'den daha iyi performans göstermesine neden oluyor.
TCMB EŞİ GÖRÜLMEMİŞ HIZDA TAHVİL ALIYOR
Koronavirüs etkilerini sınırlamak için tahvil alımlarını artıracağını açıklayan TCMB'nin geçen hafta başından beri alımları nominal 15.1 milyar TL, piyasa değeri olarak 21 milyar TL 'ye ulaştı.
Piyasa değeri açısından 21 milyar TL'ye ulaşan bu alımın 15.6 milyar TL'sini İşsizlik Sigortası Fonu'ndaki Hazine tahvilleri kaynaklı Piyasa Yapıcı bankalar aracılığıyla yapılan alımlar oluşturdu.
İşsizlik Fonu'nda Şubat sonu itibarıyla büyük bölümü Hazine tahvillerinde 131.6 milyar TL bulunuyor. TCMB'nin bu alımlarda şu an belirlediği bir üst limit bulunmuyor. TCMB PY'lere belirlediği günlerde limit sağlıyor. Bugüne kadar geçen hafta Cuma günü ve dün olmak üzere 2 kez bu limit sağlandı.
TCMB 2019 sonundaki tahvil portföyünü 19 milyar TL'den bilançosunun %5'ine yani yaklaşık 32-33 milyar TL'ye çıkaracaktı. Ancak koronavirüs sonrası alımların önden yüklemeli gerçekleştireceğini açıklayan banka, %5 limitini yükseltebileceğini ve işsizlik fonu kaynaklı tahvil alımlarının limitlere dahil edilmeyeceğini belirtti. internet sitesinde yer alan verilere göre, APİ portföyündeki Hazine tahvilleri 2019 sonundaki 19 milyar TL'den 7 Nisan'da 43.1 milyar TL'ye yükseldi.
Nisan ayında borçlanma öngörüsünü 10 milyar TL artırarak 30 milyar TL'ye yükselten Hazine bu hafta düzenlediği 3 ihale 1 sukuk ihracı ile 20 milyar TL borçlanma gerçekleştirdi.
Bankacılar artan Hazine borçlanmasının ve İşsizlik Sigortası Fonu'nun istihdam destekleriyle tahvil satışlarının ikincil piyasa faizlerinde ciddi baskı yaratmasını bekliyordu. Ancak TCMB'nin tahvil alımlarını hızlandırarak artırma yoluna gitmesi artık bu baskıyı azaltacak en büyük etken konumunda.
Hazine'nin koronavirüs kaynaklı alınan tedbirlerle nakit akşı beklendiği üzere bozulaya başladı. Bu bozulmada ötelenen vergi tahsilatı ve önlemler kaynaklı artan giderler belirleyici. Hazine nakit dengesi Mart'ta 40.45 milyar TL açık verdi. bono piyasasında ise getirilerde yukarı yön TCMB desteğine rağmen sürüyor. Yıl başında tek haneye yaklaşan gösterge 10 yıllık tahvilde bileşik getiri dün son işlemde %14.13 bileşik seviyesindeydi.
Koronavirüs kaynaklı satış baskısı borsa, CDS, tahvil getirleri dahil tüm TL cinsi yatırım araçlarında hissediliyor. BIST-100 .XU100 endeksinde sene başından bu yana görülen kayıp %20 civarında. BIST-100 endeksinde dün ise %0.3 artış yaşanırken bankacılık endeksi yatay seyretti.
Türkiye'nin beş yıllık kredi iflas takası (CDS) primi ise 650 baz puanu aşarak 2008 finansal krizden bu yana en yüksek seviyeye yükselmiş durumda. CDS'ler yılbaşında 20 ayın en iyi risk iştahına işaret eden 240 puanda bulunuyordu.