Yazar: Geoffrey Smith
Investing.com – Airbus (OTC:EADSY) hisseleri, Donald Trump’ın başkanlığını karakterize eden ticaret savaşlarına son verilmesi umutlarından faydalanarak Pazartesi günü yükseldi ve iki ayın en yüksek seviyesine çıktı.
Avrupalı havacılık şirketi, %0,4 artışla Euro Stoxx 50 birinci sınıf hisse senedi endeksinin en iyi performans gösteren şirketi oldu. Yatırımcılar, yeni yönetimin AB ve ABD arasında sektör içindeki yerel şampiyonları sübvanse etme konusunda ne zamandır devam eden savaşı sonlandıracağını umut ediyor.
Bu hareketler, yatırımcıların Trump'ın dava açıp yeniden sayım talepleri ile sonucu bozma ihtimalini reddetmeyi seçmesiyle, Joe Biden'ın ABD başkanlığını perçinlediği bir hafta sonu yaşanan risk rallisinin bir parçasıydı.
Analistler Biden yönetiminin, Trump'ın ABD’nin ticaret açığını ithalat vergileri koyarak azaltma çabalarından büyük olasılıkla vazgeçeceğini ve aynı zamanda genel olarak dış politikadaki çok taraflı yaklaşımlara geri dönerek değişmez ve en önemli amaç olarak Çin'in ekonomik ve jeopolitik etkisini kısıtlama hedefinin peşinden koşacak koalisyonlar kuracağını iddia ediyor.
Bu, AB ile köprülerin yeniden inşa edilmesi anlamına geliyor ve köprüleri yeniden inşa etmenin ilk adımı da başta çelik ve alüminyum olmak üzere ithalat vergilerinin düşürülmesi.
Argümanlar böyle sürüp gidiyor. Bununla birlikte ticari anlaşmazlıkların kendi iç dinamikleri var ve böyle bir hedefe giden yolun sorunsuz olması mümkün değil. AB ticaret bakanlarının Pazartesi günü Webex aracılığıyla toplandıkları zaman yaptıkları ilk şey, Boeing Co 'ya (NYSE:BA) ithalat vergisi uygulanmasını onaylamak oldu. Bu, Dünya Ticaret Örgütü'nün ABD'nin, ulusal şampiyonunu sübvanse etmekle suçlu olduğuna karar verdiği bu yılın başlarından beri yapılıyordu. Bu, Trump'ın geniş bir Avrupa mal yelpazesine (sadece Airbus'lara değil) gümrük vergileri uyguladığı geçen yıldan bu yana AB’nin Airbus’a yaptığı yasadışı yardıma karşı WTO’nun verdiği kararın ardından geldi.
AB'nin eylemiyle beraber bu özel anlaşmazlık şimdi eşitlendi. Ancak AB Komisyonu Başkan Yardımcısı Valdis Dombrovskis, bunun karşılıklı gerginliği azaltmanın koreografisini kolaylaştırdığına işaret etti:
Dombrovskis toplantı öncesinde verdiği brifingde, "elbette müzakere edilmiş bir çözüme açığız” dedi. "Bizim, her iki tarafın da vergilerini geri çekmesi ve müzakereci bir çözümle ilerleme önerimiz elbette hala bir seçenek olarak duruyor."
Şu ana kadar çok barışçıl. Bununla birlikte Airbus ve Boeing'in geleneksel lobi gücünün bu gerginliği azaltmaya izin verip vermeyeceği henüz belli değil. Her iki şirket de pandemiden ağır zarar gördü ve uluslararası hava yolculuğunun önceki ivmesini geri kazanacağına dair şüphelerin ortasında hem mevcut üretimi hem de uzun vadeli görünümlerini düşürdü. İkisi de en büyük rakibinin paçayı sıyırmasını istemeyecektir ve her ikisi de yüksek kaliteli binlerce imalat işinin tehlikede olduğunu ikna edici bir şekilde savunabilir: Biden'in başkan yardımcısı olarak görev yaptığı önceki Demokratik yönetim, Boeing'in argümanlarına sempati duymaktan daha fazlasını yapıyordu.
Airbus ve Boeing yatırımcılarının riski, iyileşme ve barış sağlama retoriğine kapılmalarıdır. Bunu azaltmak, örneğin çelik ve alüminyum ithalatından ve hatta stratejik olarak hayati önem taşıyan lüks arabalardan daha zor olacaktır. Ancak Airbus hissesinin Ocak ayındaki seviyesinden hala en az %40 düşük olması ve hatta Boeing hissesinin daha da fazla düşmesi ile en azından riskler bundan sonra daha dengeli görünüyor.