Yazar: Noreen Burke
Investing.com – Fed 3 Kasım’daki başkanlık seçimi öncesinde Çarşamba günü son kez toplanıyor, yatırımcılar daha yüksek enflasyona göz yumma kararına ilişkin daha çok detay öğrenmeyi bekliyor. Piyasalar ABD’nin Ağustos ayına ait perakende satış verilerini ve bir gün sonrasında yayınlanacak olan ilk işsizlik haklarından yararlanma başvurularını yakından izleyecek. Geçen hafta hisse senedi piyasalarında görülen volatilite, çok beklenen mali destek paketinin Senato’dan geçememesi ve yaklaşan seçim nedeniyle devam edebilir. İngiltere’de hükümet, AB çıkış anlaşmasına zarar verebilecek tartışmalı iç piyasalar tasarısını konuşmaya başlayacak. Diğer yandan İngiltere Bankası (BoE) ile Japonya Bankası (BoJ), Perşembe günü Fed’den birkaç saat sonra politika toplantılarını yapacak.
İşte, bu haftaya başlarken bilmeniz gerekenler:
1. Fed toplantısı
İki günlük politika toplantısı Çarşamba günü bitecek olan Fed’in, %2 enflasyon hedefini karşılamak için geçen ay benimsediği yeni yaklaşımın üzerine faiz açıklamasındaki dilde ufak düzenlemeler yapması bekleniyor. Fed’in daha yüksek enflasyonu etkin bir şekilde tolere etme kararı, faiz oranlarının daha uzunca bir süre düşük kalacağı anlamına geliyor.
Fed ayrıca 2023 tahminlerini ilk kez içerecek olan ve noktasal grafik olarak bilinen ekonomik ve faiz oranı görünümü için projeksiyonlarını güncelleyecek.
BMO Capital Markets’da faiz oranı stratejisti olan Jon Hill, “2023 grafiğinin herkesin gözünü dikeceği şey olacağını düşünüyorum” dedi.
Fed Başkanı Jerome Powell bu ayın başında yaptığı açıklamada, merkez bankası ayağını para politikası gazından çekmeyecek olsa da milletvekillerinin toparlanma desteği ile yardımcı olması gerektiğini söyledi ve yeni bir maliye politikası paketinin yokluğunu, bazı yatırımcılar için giderek daha endişe verici bir gelişme haline getirdi.
2. Perakende satışlar ve işsizlik başvuruları ilgi odağında olacak
Çarşamba günkü Fed duyurusu öncesinde ABD, Ağustos ayına ait perakende satış verilerini paylaşacak. Aylık %1 artış bekleniyor ve veriler, artırılmış işsizlik desteklerinin Temmuz sonunda bitmesi ile tüketici harcamasının zarar görüp görmediğine dair önemli bir kavrayış sunacak.
Piyasa katılımcıları ayrıca Perşembe günkü ilk işsizlik başvurularını da takip edecek. İşsizlik hakları için yeni başvuru sayısı geçen hafta yüksek seviyelerde gezinerek hükümetin işletmeler ve işsizler için mali desteğinin suyunu çekmesiyle işgücü piyasasının Covid-19 pandemisinden iyileşme sürecinin durduğunu ortaya koydu.
3. Borsalardaki volatilite devam edebilir
Bazı yatırımcılar, geçen hafta borsalarda yaşanan ve Nasdaq endeksinin %10 düşmesine ve diğer endekslerin de darbe almasına yol açan dalgalanmanın, altı aylık bir rallinin ardından daha büyük satışların başlangıcı olduğundan endişeli.
Ancak diğer yatırımcılar, S&P 500 endeksinde küçük bir grup teknoloji şirketi ile büyük miktarlarda mali ve parasal teşvikin yol açtığı beş aylık rallinin ardından bu düşüşü sağlıklı bir konsolidasyon olarak görüyor.
Bank of America Global Research analistleri, hisse senetlerinin yarısından daha az artış kaydetmesi ve S&P 500’ün ortalama getirisinin eksi%1 olması ile Eylül ayının yılın en zayıf ayı olma eğiliminde olduğunu belirtti.
Bankanın verileri de piyasaların seçim öncesindeki haftalarda düşüş yaşamaya, ardından da yükselmeye eğilimli olduğunu gösteriyor.
4. Brexit fişekleri
İngiltere hükümeti Pazartesi günü iç piyasalar tasarısını tartışmaya başlayacak ve Başbakan Boris Johnson 80 koltukla çoğunluğa sahip olurken tasarıyla ilgili içerde hissedilen memnuniyetsizlik, liderliğini sınayabilir.
Çıkış anlaşmasını ihlal edecek bir tasarıyı hazırlama hamlesi, ki Londra açıkça uluslararası hukukun ihlali olacağını kabul etti, Brexit sonrası ticari anlaşma şansını yok edip AB’nin yasal bir karşılık vermesine yol açabilir.
Morgan Stanley analistleri İngiltere ve AB’nin Dünya Ticaret Örgütü koşulları ile ticarete son verme olasılığını %25'ten %40'a çıkardı.
Banka analistleri, “riskler daha zorlu bir sonuca doğru eğiliyor… DTÖ tarzı bir sonuç için ihtimalimiz %40’a çıkıyor. Anlaşmanın uygulanmasında hala bir gecikme olmasını bekliyoruz” dedi.
Sterlin bu ay yaklaşık %4 kayıp yaşadı ve 1,28 dolar seviyesindeyken, tam kapsamlı risk hala fiyatlandırılmamış olabilir.
5. Merkez bankaları
Fed’in, fiilen politik genişlemeyi koruma sözü olan daha yüksek enflasyona izin verme kararı, diğer merkez bankalarını da zor bir duruma sokuyor. Aynısını yapmadıkları takdirde kendi dövizleri karşısında daha zayıf olan doların etkileri, bu ülkelerin ekonomik toparlanmasını ve enflasyon görünümlerini tehdit edebilir.
Geçen hafta Avrupa Merkez Bankası (ECB), daha güçlü olan euronun henüz bir endişe olmadığını söyledi. Ancak İngiltere ve Japonya’daki bankalarla birlikte ECB de bu hafta toplanacak ve nihayetinde Fed’e ayak uydurmak zorunda kalabilir.
BoJ veya BoE’den politik bir değişim beklenmiyor. Ancak BoE, pandemi ve Brexit etkileri ile harap olmuş bir ekonomiyi desteklemek için tahvil alımını genişletebilir.
Öte yandan BoJ, gelecek olan yeni bir başbakanla, yakın zamanda bankayı hükümetle birlikte çalışmaya çağıran ve negatif oranların banka kârlarını etkileyeceği ile ilgili argümanlara inanmadığını söyleyen Yoshihide Suga ile muhtemelen mücadele etmek zorunda.
--Bu haberde Reuters’in katkısı bulunmaktadır.