Yazar – Geoffrey Smith
Investing.com – ABD enflasyonu Haziran ayında bir kez daha 41 yılın zirvesini görecek ancak bunun, faiz artışları konusunda Fed’i daha agresif hale getirmeye yetip yetmeyeceği net değil. Çin’den gelen veriler, karantina kısıtlamaları kaldırıldığından küresel tedarik zincirindeki darboğazların hafiflediğini gösterdi. Yeni Zelanda ve Güney Kore merkez bankaları faizleri artırdı ve Kanada ve Şili’nin de aynı şeyi yapması bekleniyor. Delta Air Lines (DAL) ile ikinci çeyrek kazanç sezonu başlıyor. Petrol ise ABD stoklarındaki artışın ardından 100 doların altına indikten sonra istikrara kavuştu.
13 Temmuz Çarşamba günü finans piyasalarında bilmeniz gerekenler:
1. ABD TÜFE yeni bir zirve görecek
ABD’de yıllık tüketici enflasyonu Haziran ayında 40 yılın yeni zirvesini görmüş olabilir. Enerji ve barınma fiyatlarındaki artışın, ana enflasyonu %8,6’dan %8,8’e yükseltmiş olması bekleniyor.
Veriler 27 Temmuz’daki toplantıda Fed’in, faizleri 75 baz puan artıracağına dair beklentileri artıracak gibi görünüyor ancak Kansas City Fed Başkanı Esther George’un (enflasyon konusunda kesinlikle güvercin birisi değil), ekonomideki canlanma azaldıkça faiz gidişatındaki “aşırılığın” tehlikeli olduğu konusunda uyarması ile Fed’in ufukta görünen sıkılaştırma temposunu sınırlayabilir.
Zayıflamanın işaretleri haftalık mortgage başvurularında da izlenebilir. Başvuru raporunun ardından da TÜFE raporu paylaşılacak.
2. Çin ihracatındaki sıçrama tedarik zincirindeki sorunları hafifletti
Şanghay ve çevresindeki karantinaların kaldırılması, Çin’in en büyük ticaret merkezlerinden birinde yaşanan darboğazları hafifletirken ülkenin ihracatı etkileyici bir dönüş yaptı.
İhracat %17,9 büyüme göstererek %12’ye yavaşlaması yönündeki beklentileri aştı ve yaklaşan kazanç sezonunda ABD şirketlerinin raporlarına yansıması muhtemel “tedarik zinciri kısıtlarının” beklenenden daha hızlı düzelebileceğine işaret etti. Çarşamba günkü test verilerinin karantina bölgeleri dışında yeni bir vaka göstermemesi, Şanghay’da tekrar karantina uygulanacağına dair korkuları az da olsa yatıştırdı.
Öte yandan Çin’in ticaret dengesiyle ilgili haberler o kadar da iç açıcı değil. İthalattaki büyüme yavaşlayarak yıllık bazda yalnızca %1,0 artış gösterdi. Baz metal ithalatındaki düşüşlerin endüstriyel üretimde sürekli bir zayıflığa işaret etmesiyle, son dört ayda fiilen durgunlaştı.
Çin Cuma günü ikinci çeyrek büyüme rakamlarını paylaşacak. Verilerin, hükümetin %5,5 olan büyüme hedefinin altında bir büyüme oranı göstereceği düşünülüyor.
3. TÜFE verileri öncesinde hisse senetleri yükselecek; Delta kazanç raporu bekleniyor
ABD borsaları temkinli bir hissiyat ortamında yükselişle açılacak ancak enflasyon raporuna karşı hâlâ hassas.
Dow Jones 64 puan artarken S&P 500 ve Nasdaq 100 %0,3 artış gösterdi. Salı günü üç ana endeks de %0,6 ila %1 arasında değer kaybetti.
İlgi çekebilecek hisseler arasında Alphabet (GOOGL) bulunuyor. Wall Street Journal, yılın geri kalanında Google’ın işe alımları yavaşlatacağını raporladı. Öte yandan Twitter (TWTR), Elon Musk’ın iptal ettiği devralım anlaşmasını uygulamak için resmi olarak dava açtı.
Fastenal (FAST), Progressive ve muhtemelen en ilginç isim Delta Air Lines raporlarını paylaşacak.
4. Ekonomik görünümde iyileşme olurken üç kıtada faizler artırılıyor
Euro Bölgesi’nin endüstriyel üretiminde Nisan ayındaki artış revize edilerek %0,5’e çıkarılırken Mayıs ayında %0,8’lik güçlü bir artış yaşandığı raporlandıktan sonra Avrupa’daki resesyon korkuları bir nebze yatıştı. Bu durum, Euro Bölgesi’nin ikinci çeyrekte pozitif büyüme bölgesinde kalma şansını artırıyor.
İngiltere de Mayıs ayı için beklenenden daha iyi rakamlar paylaştı: aylık GSYH oranı kamyonculuk ve seyahat alanındaki güçlü faaliyetler sayesinde %0,8 yükseldi. İnşaat üretimi de aynı şekilde güçlüydü.
Veriler, İngiltere Merkez Bankası ve Avrupa Merkez Bankasının, faiz artışlarına karşı direncini bir nebze de olsa kırdı ancak sterlin ve euro’ya o kadar rahat vermedi. Öte yandan Güney Kore ve Yeni Zelanda merkez bankaları, faizlerde 50’şer bp artış yaparken Kanada ve Şili’nin de aynı şeyi yapması bekleniyor.
5. IEA arz-talep dengesinde iyileşme öngörürken petrol istikrar kazandı
Uluslararası Enerji Ajansı (IEA), küresel petrol arzındaki krizin, Batılı hükümetlerin muhakkak isteyeceği şekilde olmasa da yatışabileceğini söyledi.
Paris merkezli ajans, Batılı yaptırımların Rusya’nın üretimine beklendiği kadar zarar vermediği gerçeğinden dolayı bu yılki küresel petrol arzı tahminini, günlük 300.000 varil artış yönünde revize etti. Revizyonun %80’i Rusya’dan kaynaklı.
Aynı zamanda IEA, yüksek fiyatların talebi boğmaya başladığını söyleyerek bu ve gelecek yıl için talep tahminlerini düşürdü.
Salı günü bu tür endişeler nedeniyle ham petrol, zaten Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinden beri gördüğü en düşük seviyeye inmişti. Bugün ise WTI %0,5 artışla 96,28 ve Brent %0,4 artışla 99,88 dolara yükseldi.
ABD hükümetinin haftalık stok verileri gün içinde paylaşılacak. Amerikan Petrol Enstitüsünün dün paylaşılan raporu ise ABD stoklarında dört haftanın en büyük üçüncü artışını gösterdi.