Günün Gelişmeleri
Türkiye
Haftanın son işlem gününde yurt içinde Haziran ayına ait dış ticaret verileri takip edildi. Haziran ayında geçen yılın aynı ayına göre ihracat %18,5 oranında artışla 23 milyar 395 milyon dolar, ithalat %39,6 oranında artışla 31 milyar 555 milyon dolar oldu. Dış ticaret açığı ise Haziran ayında -8,161 milyar dolar açıklandı. Geçen yılın ilk 6 ayında 21,1 milyar dolar dış ticaret açığı verilirken bu yılın ilk 6 ayında dış ticaret açığı 51,3 milyar dolar olarak gerçekleşti.
Her zaman söylediğimiz gibi dış ticaret açığının bu denli yükselmesinin ana nedeni kurdaki artış oldu. Kurdaki sert artışın ithalatı patlatması aynı zamanda cari açığın da yükselmesine sebep olacaktır. Çünkü veri setinde açığa sebep olan kalemin ham madde yatırımları olduğu görülmekte. Yani Türkiye ithal etmeden ihracat yapamayan bir ülke ekonomisine sahip. İthalat dolarla yapıldığı için bu artışlar aynı zamanda döviz talebini de artırmakta. Kurlardaki artışın ülke ekonomisine katkıdan çok zarar getireceğini sürekli söylememizin nedeni buydu.
Tabii ki kur artışlarının ana nedeni de faizlerin indirim sürecidir. Enflasyon - faiz arasındaki fark açıldıkça kurlar artmaya devam edecek ve ne yazık ki zamların devamı da gelecektir. Bu durum bu noktada tıkanacaktır. En büyük sorun cari açığın artmasında yaşanacak. Arkasından ciddi bir döviz likidite krizine adım adım yaklaştığımıza da her fırsatta vurguluyoruz.
Yine Cuma günü ilk 6 aya ilişkin turizm gelirleri açıklandı. Yılın ilk 6 ayında Türkiye’ye gelen turist sayısı 19 milyona ulaşırken geçen sene bu rakam ilk 6 aylık süreçte 7,5 milyon kişiydi. İlk 6 ayda sağlanan turizm geliri ise 14,1 milyar dolar olarak kaydedildi. 2021’in ilk 6 ayında 5,5 milyar dolar olarak gelir kaydedilmişti. Turizm sezonunun bitmesine az kalmasına rağmen rezervlerde artış görülmemesi kış aylarına gireceğimiz bu süreçte ciddi bir döviz likidite sorunu ile karşılaşmamıza sebep olabilir.
Cuma günü Rusya’nın Akkuyu’daki nükleer santral için Türkiye’ye 20 milyar dolar yollayacağı haberi gün içerisinde kurda bir düşüşe sebep olurken daha sonra bu paranın 15 milyar dolar olacağı ve kredi şeklinde beşer milyar dolar olacağı ifade edildi. Ancak bu konuda herhangi bir resmi açıklamanın gelmemesi kurlarda tekrar yükseliş yaşanmasına sebep oldu.
Dolar/TL’de geçen hafta ABD büyümesinin pozitif gelmesi halinde yeni bir tarihi zirve gelebileceğini söylüyorduk. Ancak ABD büyümesi negatif gelince bu dolar endeksini baskıladı ve kurun 18 TL’yi aşması mümkün olmadı. Ancak bu hafta yurt içinde hem enflasyon verisinin açıklanacak olması hem de ABD’den tarım dışı istihdam verileriyle birlikte işsizlik oranı ve ortalama saatlik kazanç verilerinin açıklanacak olmasıyla yeni bir tarihi zirve beklentimiz mevcut. Muhtemelen Ağustos ayı sonuna doğru da 20 TL’ye yaklaşan bir kur görebiliriz.
BIST 100 endeksi haftanın son işlem gününü %1,93 değer kazancıyla 2.592,38 puandan tamamlarken işlem hacmi 32,4 milyar TL olarak gerçekleşti. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran %3,38 ile kimya, petrol, plastik olurken, en çok kaybettiren ise %1,34 ile orman, kağıt, basım oldu. BIST 100 endeksinde geçen hafta kritik 2561 seviyesi aşıldı. Bu hafta da bu seviyeyi takip edeceğiz. 2561 seviyesinin üstünde kaldığımız sürece yeni bir tarihi zirveye doğru yol alabiliriz. Ancak 2561 seviyesinin altına inersek 2474 desteğine doğru düşüşler görülebilir.
Bugün yurt içinde büyümenin öncü verilerinden Temmuz ayına ait imalat PMI verisi açıklandı. Son dönemde imalat tarafında görülen bozulmanın devam edip etmeyeceğini izleyeceğiz. Kredi kanallarında görülen daralma ve BDDK tedbirlerinin imalat sektöründe görülen yavaşlamayı sürdürmesini bekliyoruz.
ABD
Cuma günü ABD’de aylık bazda kişisel gelirler %0,6 açıklanırken kişisel harcamalar aylık bazda %1,1 ile beklentilerin üzerinde gerçekleşti. ABD’de artan ücretlerin tüketici harcamaları üzerinde pozitif ivmesi devam ederken bunun enflasyonu kısa vadede düşürmeyeceğini izliyoruz. Ayrıca Fed’in faiz kararında en önem verdiği verilerden olan çekirdek PCE verisi de 3 aylık düşüşün ardından tekrar %4,8’e yükseldi. Muhtemelen ABD’de çekirdek enflasyon tekrar artışa geçerken TÜFE’yi de yukarı doğru çekmeye devam edecektir.
Bu veriler bize ABD’de teknik resesyona rağmen enflasyonun artmaya devam edeceğini gösterecekken Fed faiz artırımlarına Eylül ayında da hızla devam edecektir. Ben Eylül ayında da Fed’den 75 baz puanlık bir artırım bekliyorum. Dolayısıyla bu hafta dolar endeksi ve ABD 10 yıllık tahvil faizinde tekrar yukarı yönlü hareket eğilimleri başlayabilir.
ABD Hazine Bakanı Yellen, iki çeyrek üst üste negatif büyüme yaşanmış olmasına rağmen ABD ekonomisinin resesyonda değil bir geçiş döneminde olduğunu öne sürdü. Yellen resesyonun, ekonomide geniş tabanlı olarak zayıfladığı, önemli işten çıkarmaların yapıldığı, işletmelerin kapandığı, hanehalkı finansmanının gerildiği ve özel sektör aktivitesinin yavaşladığı bir durumu ifade ettiğini, ancak ABD ekonomisinde şu anlık böyle bir durum yaşanmadığından dolayı resesyondan bahsedilemeyeceğinin altını çizdi.
Doların küresel bazda değer kazanacağı bir hafta görebiliriz. Aşağıda 105,50 ve 104,40 önemli destek bölgeleri olarak karşımıza çıkarken yukarıda kritik direnç bölgemiz ise 107,10 seviyesi olacaktır. Dolar endeksinin 107,10 seviyesini kırması halinde 115’lere doğru atak başlatabilir. Küresel piyasalarda güçlü dolar beklentimiz mevcut.
Ons altın 1678 denemesini yaptıktan sonra geçen hafta güçlü bir yükseliş sergilemişti. Bu hafta kritik seviyemiz 1784 olacaktır. Biz bu yükselişleri satış fırsatı olarak görüyoruz. 1784 seviyesi kırılmadığı sürece satışların devam edeceğini düşünüyoruz. 1784 kırılırsa alımlar güçlenebilir.
Gram altın ise yükselişini sürdürüyor. Gram altında yavaş yavaş önceki tarihi zirvesi olan 1055 seviyelerine gitmek isteyecektir. Kısa vadede direnç bölgemiz ise 1025 seviyesi olacaktır. Aşağıda 977 desteği kırılmadıkça düşüşler alım fırsatı olarak değerlendirilebilir. Petrol fiyatları geçen hafta düşüş kanalını kırarak yükseliş eğilimi başlattı.
Petrolde düşüşler alım fırsatı olarak değerlendirilebilir. 106 direncinin kırılması halinden güçlü bir şekilde 113,50 direncine gitmek isteyecektir. Aşağıda 97,50 destek bölgesi olarak karşımıza çıkıyor. ABD borsaları haftayı alıcılı kapattı. ABD borsaları geçen hafta gelen bilançoların etkisiyle ve ABD’nin resesyona girmesinin beklenildiği kadar kötü sonuçlar vermeyeceğinin anlaşılmasıyla yükseliş yaşamıştı. Ancak önemli direnç bölgelerine geldiler. Bu hafta ABD borsalarının tekrar faiz baskısıyla düşüş kaydetmesini bekliyoruz.
Bugün ABD’de büyümenin öncü göstergelerinden imalat PMI verisinin 52,3 puan açıklanması beklenirken ISM imalat PMI verisinin de 52,3 puana gerileyeceği tahmin edilmekte.
Euro Bölgesi
Cuma günü Euro Bölgesi’nde açıklanan enflasyon verisi Temmuz ayında da rekor kırarak yıllık bazda %8,9 seviyesine yükseldi. Temmuz ayında yükselmesinde arz tedarikinde yaşanan darboğazından devam etmesinin yanında Rusya - Ukrayna savaşın enerji, metal ve gıda fiyatlarına yansımaları etkili oldu.
2022 yılının 2. çeyreğine ilişkin gelen büyüme verisi ise beklentilerin üzerinde %0,7 olarak açıklandı. Euro Bölgesi’nde resesyon endişeleri bu veri ile yıl sonuna kaydı.
Almanya’da ise yılın 2. çeyreğine ilişkin büyüme verisi beklentilerin altında %0,0 olarak gelirken küçülme sinyalleri verdi. Avrupa ekonomisinin lokomotifi kabul edilen Almanya’da yavaşlamanın görülmesi Euro Bölgesi’nde işlerin bozulacağına dair işaretler veriyor. Zaten Avrupa Merkez Bankasının faiz artırımında geç kaldığını ve bunun ekonomiyi bozacağını ifade etmiştik. Artan enflasyon verisi de Avrupa Merkez Bankasının Eylül ayında da 50 baz veya 75 baz puan faiz artıracağının sinyalini vermekte.
Euro/dolar paritesi bu beklentiler ile yatay eğilimini geçen hafta korudu. Parite henüz beklediğim 1,0356 seviyesine gelmedi ancak ABD’den gelecek veriler satış baskısını artırabilir. Paritede özellikle her ne kadar 1,0356’ya kadar yükseliş sonrasında düşüş beklentisinde olsam da 1,0110 desteğinin kırılması halinde sert satışlara hazır olmalıyız. Paritede yükselişler satış fırsatı olarak da değerlendirilebilir.
Avrupa borsaları İngiltere dışında Cuma gününü yükselişle tamamladı. Yükselişleri satış fırsatı olarak görüyoruz. DAX bir süre 12,425 - 13,616 arasında gidip gelebilir. Bu hafta 13,024 seviyesinin altında satış baskısının sertleşmesini bekleyebiliriz.
Bugün Euro Bölgesi’nde büyümenin öncü göstergelerinden imalat PMI verisinin 49,6 gelmesi bekleniyor. Diğer yandan Avrupa’nın en büyük 4 ekonomisi olan Almanya, İspanya, Fransa ve İtalya’dan da imalat verileri açıklanacak. Euro Bölgesi’nde bugün ayrıca aylık bazda işsizlik oranının %6,6 geleceği tahmin edilmekte.
Dolar/TL 16,00 seviyesinin üzerinde kaldığı sürece yükseliş eğimi devam edecektir. İlk hedefimiz artık tarihi zirve noktası olan 18,30 olarak görülmekte.
Yukarıda 18,00 seviyesinin üzerinde önce 18,30 ve arkasından 18,75 direnci test edilebilir. Aşağıda ise 17,70 desteğinin altında 17,15 ve arkasından 16,45 seviyesi test edilebilir.
BIST 100 endeksinde bu hafta 2561 seviyesini takip edeceğiz. 2561 seviyesinin üstünde kaldığımız sürece yeni bir tarihi zirveye doğru yol alabiliriz. Ancak 2561 seviyesinin altına inersek 2474 desteğine doğru düşüşler görülebilir.
Yukarıda 2620 direncinin üzerinde 2635 ve arkasından 2648 seviyesi test edilebilir. Aşağıda ise 2583 desteğinin altında önce 2561 ve arkasından 2538 seviyesine kadar düşüş izlenebilir.
Ons altında aşağı yönlü baskı sürüyor. 16 aylık trendinin kırılmasıyla sert düşüşler yaşadı. 1762 seviyesi kırılmadıkça yükselişleri satış fırsatı olarak görüyoruz.
Yukarıda 1768 direncinin üzerinde önce 1773 ve arkasından 1784 seviyesi test edilebilir. Aşağıda ise 1758 desteğinin altında önce 1752 ve arkasından 1736 test edilebilir.
Euro/dolar paritesi henüz beklediğim 1,0356 seviyesine gelmedi ancak ABD’den gelecek veriler paritede satış baskısını artırabilir. Paritede özellikle her ne kadar 1,0356’ya kadar yükseliş sonrasında düşüş beklentisinde olsam da 1,0110 desteğinin kırılması halinde sert satışlara hazırlık olmalıyız.
Yukarıda 1,0270 direncinin kırılması halinde önce 1,0307 ve arkasından 1,0356 seviyesine yükseliş görülebilir. Aşağıda ise 1,0167 desteğinin altında önce 1,0110 ve arkasından 1,0050 seviyesine kadar düşüş izlenebilir.
Euro/TL'de üçgen yapısı içerisindeyiz. Kurda parite baskısı devam ediyor olsa da yükseliş eğiliminin devamını bekliyoruz.
Yukarıda 18,30 seviyesinin üzerinde önce 18,65 ve arkasından 18,90 direnci test edilebilir. Aşağıda ise 18,00 desteğinin altında 17,80 ve arkasından 17,50 seviyesi test edilebilir.