Haftalık Ekonomik Görünüm - 30/07/2017

"PARANIN DEĞERİNİ ÖĞRENMEK İSTERSENİZ, BORÇ ALMAYA ÇALIŞIN." - BENJAMİN FRANKLIN

Makro Perspektif
Temmuz ayının son haftası kendine has bir yoğunluk içerisinde geçerken, finansal piyasalarda ABD Doları kaynaklı fiyat hareketliliği takip edilmiştir. Çarşamba günü gerçekleşen FED FOMC toplantısı ise şüphesiz ki geçtiğimiz haftanın gündemindeki en önemli konu durumundadır.

Bunun öncesinde hafta boyunca açıklanan makro verilere şöyle bir göz gezdirdiğimizde, Euro bölgesinde PMI endekslerinde hafif zayıflama dikkat çekerken, ABD PMI rakamları ise beklentilerin üzerinde gelerek ABD’li şirketlerin satın alma yöneticilerinin mal ve hizmet satın alma eğilimlerinin olumlu şekilde değiştiğini bizlere göstermiştir. Mevcut ekonomik dönemde bir çok kişi ve kurumun yatırım kararlarında ekonomik büyümeyi satın aldığı göz önünde bulundurulduğunda, büyüme oranlarına yönelik temel bir öngörü oluşturması açısından PMI verileri izlenmeye devam edilecektir. Fakat şimdiden Euro bölgesinde ekonomik büyümenin yılın ikinci yarısında hız kesmiş olabileceği hatta üçüncü çeyrekte bir yavaşlamadan bahsedilebileceği finansal yorumların arasında yer almaktadır. Buna karşın Almanya’da açıklanan IFO iş iklimi endeksi 116 puan ile arka arkaya altıncı ayda beklentilerin üzerinde ilerleme gösterirken, 1991 yılından beri en yüksek seviyede bulunmaktadır. Bu durum reel kesimde beklentilerin pozitif yönde olduğunu bizlere işaret etmektedir.

Konu ile ilgili olarak Uluslararası Para Fonu (IMF) hafta başında "Güçlenen Toparlanma" başlığıyla yayınladığı Dünya Ekonomik Görünüm raporunda Avrupa'da izlenen konjonktürel toparlanmanın güçlenebileceğini ve Dünya ekonomisindeki iyileşmenin ivme kazandığını vurgulamıştır. Diğer yandan IMF, ABD'ye ilişkin büyüme tahminlerini Nisan ayında yayınlanan raporuna kıyasla aşağı çekmiş, ABD Başkanı Donald Trump'ın mali politikalarının beklentilere kıyasla daha az genişlemeci olabileceğini öne sürmüştür. Yine de Cuma günü açıklanan ABD 2. çeyrek öncü GSYİH büyüme verisinin beklentilere yakın %2,6 gelmesi sonucu 2017'nin başında yaşanan yavaşlamanın geçici olduğu piyasalarda konuşulmaktadır.

Haftanın en önemli verisine geri döndüğümüzde, ABD merkez bankası FED Çarşamba günü gerçekleştirdiği FOMC toplantısında gösterge faizinde bir değişikliğe gitmeme kararı alırken, 4.5 trilyon Dolara yükselen bilanço büyüklüğünü "göreceli olarak yakın bir zamanda" küçültmeye başlayacağı kararını tekrarlamıştır. Bu kararla birlikte ABD’de Prime rate %4,5 ile sabit kalmaya devam etmiştir. Diğer taraftan Londra bankalar arası para piyasasında Cuma günü %1,31 olarak sabitlenerek 2015 yılından beri yukarı yönlü hareketini koruyan ICE Libor faizi ise 2008-2009 finans krizi sonrasında en yüksek seviyeleri ile piyasalarda arka planda sıkılaşmanın devamına işaret etmektedir.



Makro verilerin dışında Çarşamba günü ABD Senatosu, Cumhuriyetçilerin Obamacare'i iptal etmeyi hedeflediği yeni sağlık reformu için görüşmelerin başlamasını 51'e karşı 50 oyla kabul etmiş, bir sonraki gün ise "Obamacare'i hemen iptal edecek ancak alternatifinin bulunmasına iki yıl süre tanıyacak" yasa tasarısının red edildiğine dair gelen haber akışı, piyasada oluşan pozitif havayı tersine çevirmiştir.

Piyasa Gözüyle
Bu süreçte ABD 10 yıllık tahvil faizleri haftayı yükseliş ile kapatsa da %2,291 ile %2,3 direnci altında kalmış, Dolar endeksi arka arkaya üçüncü haftada gerileyerek 93,26 ile 2016 Haziran ayından beri en düşük seviyeye gelmiştir. FOMC kararı sonrasında fiyatlamaların Dolar aleyhine gerçekleştiği gözlemlenirken, BNP Paribas ekonomistlerinin bu yıl için FED tarafında başka bir faiz artırımı beklemediklerini ve gelecek sene içinde yine 3 faiz artışı beklediklerini açıklaması, fiyatlamaların arkasındaki düşünceyi göstermesi bakımından önemli olmuştur.

Hafta boyunca yatırımcılar EURUSD paritesinin 1,17 psikolojik seviyesi altında ve üzerindeki fiyatlamalar ile yatıp kalkarken, bu seviye üzerinde gelen haftalık kapanışın önümüzdeki günlerde ilk olarak 1,18 ve sonrasında 1,20 senaryolarının kapısını açabileceği düşünülmektedir. GBPUSD paritesi sene başından beri devam eden pozitif görünüm içerisinde 1,3150 direncinin hemen altına yerleşerek, 1,3330 seviyelerini hedefleyebileceğini göstermiştir. USDJPY tekrar 100 günlük Basit Hareketli Ortalamasının altına gelerek 110,20 ve sonrasında 108,50 desteklerini test edebileceğinin sinyalini vermiştir. USDTRY tarafında ise haftalık kapanışlar bazında yatay bir görünüm oluşmuştur. Genel kanı kurun 3,50 aşağısını test etse bile buralarda pek kalıcı olamayacağı yönündedir. Yukarıda 3,60-3,64 bandı hala direnç olarak önemini korumaktadır. Bununla birlikte Euro tarafındaki güçlenmeye rağmen EURTRY paritesi 4,15 - 4,17 direnç bölgesi altında kalmaya devam etmiştir. Geçtiğimiz 11 haftanın sadece 3’ünde düşüş kaydeden AUDUSD paritesi hafta içerisinde 0,8066 ile 2 yılın en yüksek seviyelerini zorlamıştır.



Emtia tarafında Altın fiyatlarının 1269$ seviyesi üzerinde haftayı tamamlaması, Nisan ve Mayıs aylarında olduğu gibi hızlı bir yükseliş ile 1295$ seviyelerini tekrar gündeme gelebileceği senaryosunu akıllara getirmektedir. Ham petrol 2017’nin en güçlü haftalık artışını gerçekleştirdikten sonra bu sefer yükselişin daha uzun ömürlü olabileceğini ve 55$ seviyesine doğru toparlanabileceğini ortaya koymuştur.

Endekslere baktığımızda, Alman DAX 30 1216 puan ile Haziran zirvesinden uzaklamaya devam etmiş, İngiltere FTSE 100 endeksinden daha zayıf bir görünüm sunmuştur. Euro tarafındaki güçlenmenin ihracatı negatif yönde etkileyeceği endişesi ile DAX 30 endeksinin otomotiv hisseleri öncülüğünde gerilediği belirtilmektedir. ABD’de S&P500, Dow Jones endeksleri yeni zirveleri zorlarken, teknoloji hisselerini ağırlıkta olduğu Nasdaq endeksi ise daha zayıf bir performans sergilemiştir.

CFTC – COT
Cuma günü açıklanan Chicago ve New York vadeli işlemler borsalarında "ticari olmayan" (spekülatif) yatırımcıların net pozisyonlarındaki eğilimlerini gösteren Emtia Vadeli İşlem Kontratları Ticaret Komisyonu (CFTC) haftalık Yatırımcı Taahhüt (COT) raporunda, Euro tarafındaki 6 yılın en yükseğinde bulunan net alım yönlü pozisyonların korunduğu görülürken, Avusturalya Doları tarafında da net alım pozisyonları bir yılın en yükseğine gelmiştir. Ayrıca yatırımcıların net Altın alım pozisyonları da 7 hafta sonra ilk kez artış göstermiştir.

Avusturalya , Hindistan ve İngiltere merkez bankalarının gerçekleştireceği toplantıların takip edileceği Ağustos ayının ilk haftasında, bir çok ülkede açıklanacak Temmuz ayı kesin PMI rakamları izlenecektir. Ayrıca ayın ilk Cuma günü olması nedeniyle ABD Tarım Dışı İstihdam verisi piyasaların gündeminde olacaktır.