Bu sözü tabi Donald Trump'ın söylemesini beklersiniz. ABD Başkanı istihdamdan petrole, Amerikan olan her şeyin kurtarıcısı olarak görünmek istiyor. Ancak Suudi Enerji Bakanı'nın ABD kaya petrolü sektörünün iyileşmesini istediğini söylemesi — hem de daha bir ay önce sektörü yok etmek için harekete geçmişken — bir kaplanın artık vejeteryan olduğunu belirtmesine benziyor.
Prens Abdulaziz bin Salman'ın kaya petrolü sektörüne yönelik iyi dilekleri, ABD Enerji Bilgi İdaresi'nin (EIA) — ABD'yi dünyanın bir numaralı petrol üreticisi haline getiren büyümenin arkasındaki en önemli güç olan — hidrolik kırılma sektörünün (fracking) bu ay tarihinin en büyük üretim kaybını yaşayacağını açıklamasıyla aynı günde gerçekleşti.
EIA'ya göre, ham petrol fiyatlarının yıllık bazda %50'nin üzerinde gerilemeye devam etmesiyle birlikte ABD'nin en büyük yedi kaya petrolü havzasında hidrolik kırılma yöntemiyle yapılan üretim Nisan ayında günlük 194.000 varillik rekor bir düşüşle günlük yaklaşık 8,7 milyon varile gerileyecek.
Kaya petrolü üretimi birkaç aydır düşüşte. Ancak Nisan'daki düşüş — ve EIA'nın Mayıs'ta yaşanmasını beklediği günlük 183.000 varillik düşüş — korona virüs salgını ve Suudi üretimindeki artışın yarattığı arz fazlalığına kaybedilen talebin sonucu olacak.
Pazar Payını Kapma Hedefi
Suudiler'in üretimi artırmasının arkasında tek bir hedef vardı: Ruslar'dan ve ABD'li ham petrol ihracatçılarından pazar payı kapmak.
Suudiler'in Rusya'ya yönelik saldırısı, geçen haftasonu açıklanan büyük küresel kesinti anlaşması öncesinde Mart'taki üretim kesintisi anlaşmasını terkettiği için Kremlin'i cezalandırmak içindi.
Kaya petrolü konusunda ise strateji daha derindi. Suudiler'in hedefi, 2014-2016 fiyat çöküşünün ilk ayağında yok etmeyi başaramadığı sektörün işini bu sefer bitirmekti.
İşte bu yüzden Prens Abdulaziz'in aynı cümlede Rusya ve ABD ile "aile" "iyileşme" ve "büyüme" gibi kelimeleri kullanmasını sindirmek zor.
Pazar günü Mayıs ve Haziran'da günlük 9,7 milyon varillik kesintiye ek olarak Nisan 2022'ye kadar daha düşük seviyelerde kesintilere devam edilmesine karar verilen zorlu küresel anlaşma sonrasında Suudi Enerji Bakanı seçilmiş bazı gazetecilerle telefon üzerinden gerçekleştirdiği görüşmede şöyle demiş:
"Aile her zaman ailedir, ev ve aile içinde bazen tartışmalar olabilir ancak bu tartışmalar sokağa taşınmaz."
Bakan bu cümlede mesajı Rusya'yaydı.
Sokak Kavgası
Ancak bakan sonrasında Riyad'ın bu "aile içi" tartışmayı bir "sokak kavgasına" çevirdiğini kabul etti.
Abdulaziz, "sokağa taşındığı tek an, on gün önceydi," derken, Rus Başkanı Vladimir Putin'le 5 Nisan'da girdiği ve Pazar günü kabul edilen anlaşmanın neredeyse iptal edilmesine sebep olacak sözlü atışmayı kastetti. Putin Mart'taki OPEC görüşmelerinde işi yokuşa sürenin Suudiler olduğunu söylemişti ve Prens bu açıklamayı pek hoş karşılamamıştı.
Bakan sözlerine şöyle devam etti: "Ancak bu aile hissiyatı — sonuçta tahmin edebileceğinizden çok daha iyi bir sona dönüştü. Rusya'daki arkadaşlarımızla yaptığımız ciddi işbirliği olmasaydı, bu anlaşma gerçekleşemezdi."
Prens ABD konusunda da benzer bir dil kullandı.
"Sektörlerine bir zarar vermeye yönelik bir hedefimiz olmadığını açıkça dile getirdim. Benim inancım, piyasanın istikrar kazanmasıyla beraber, kaya petrolü ve bu sektörün doğası düşünüldüğünde, piyasa ve dünya ekonomisiyle birlikte toparlanacakları yönünde."
"Bu sebeple gelecekte yeniden küllerinden doğup büyüyecekleri konusunda hiç şüphem yok. Suudi Arabistan olarak iyileşmelerini diliyoruz ve petrol talebinde yaşanacak yükselişi bekliyoruz. Daha yüksek talebin olduğu piyasa, kaya petrolü üreticilerinin büyüyerek gelişmesine imkan sunacaktır."
Suudi bakan bunu Cumartesi günü ABD'li bazı senatörlerle yaptığı görüşmede de "detaylı bir şekilde açıkladığını" ekledi. Ancak bakan Cumhuriyetçi senatörlerin Riyad'ın daha da kötüleştirdiği arz fazlalığını azaltmayı kabul etmemesi durumunda Suudi Arabistan'ı koruyan ABD ordusunu geri çekmekle ve ABD'nin ithal ettiği Suudi ham petrolüne gümrük vergisi getirmeyle tehdit ettiklerini eklemedi.
Senatörlerin tehdidinin Suudiler'in verdiği kararı etkileyip etkilemediğine dair bir kanıt yok.
"ABD Aracı Değil"
Ancak bir şey açıktı: Abdulaziz'in Trump'ı anlaşmanın kazananı ya da bu anlaşmanın gerçekleşmesini sağlayan kişi olarak göstermeye niyeti yoktu.
Bu konu, Suudiler'in bu alandaki bağımsızlığına gölge düşürmemek — yani Amerikan baskısına boyun eğdiği imajı çizmemek — adına özellikle önem arz ediyordu. Daha da önemlisi ise, "patronu" olarak tanımladığı, mutlak güce sahip küçük kardeşi Veliaht Prens Muhammed bin Salman'ın herhangi bir "zayıflık" görüntüsü göstermemesini sağlamaktı.
Abdulaziz bu sebeple "ABD anlaşmanın aracısı değildi," dedi.
"ABD üçlü bir anlaşma sağlanmasını garantilemek için temas kurdu. Yaptıkları aracı olmak değil, çünkü Rus müttefiklerimizle iletişimde değiliz gibi bir durum yok. Bu, Suudi Arabistan'ın, Rusya'nın ve ABD'nin katılımını gerektiren bir durumdu. Hepimizin üzerine düşenler vardı. Hepimizin kendi ülke şartlarına göre sorumluluğu alması gerekiyordu."
Ancak Suudiler'in nankör gibi görünmemesi için Prens ekledi: "İnsanları bir araya getirmedeki rolü için ABD'ye minnetar olduğumu belirtmeliyim."
Herkes Söz Verdiği Gibi Kısacak
Prens sonrasında Trump'a, ABD üretiminin günlük 2 ilâ 3 milyon varil arasında düşeceğine dair verdiği sözü hatırlattı.
"ABD'nin ne yapacağını ve hangi sözleri verdiğini sorgulamıyorum."
"Durumun giderek düzeleceğini ve kesinti miktarını düşüreceğimizi umuyorum. Eğer iyileşme olmazsa, duruma bakacağız ve mevcut kesintileri devam ettirme ya da başka bir seçeneği değerlendiririz. Umudumuz durumun iyileşeceği yönünde ve sonrasında yönümüze bakacağız. Bir sonraki adım, kesinti miktarımızı azaltmak."
Peki kaya petrolü üretimde Suudiler'in ve sektörün geri kalanının beklediği kadar ciddi oranda bir kesinti yapabilecek mi?
Yüzeyde, evet. EIA'nın Nisan ve Mayıs ayları için öngördüğü keskin düşüşün yanında, ABD haftalık sondaj kulesi sayıları da bunun için önemli bir gösterge olacak.
Sektör içindeki Baker Hughes'un her Cuma yayınladığı veriler, son dört haftada petrol kulesi sayısının tam 179 — ya da %26 — düşerek 504'e gerilediğini ortaya koyuyor. Yine de kule sayısı Mayıs 2016'daki 316'lık dibin hala yaklaşık %60 üzerinde olmayı sürdürüyor.
Kule Sayısı Düşmeye Devam Edecek
ABD'li sondaj şirketlerinin sermaye harcamalarında önemli kesintilere gitmesiyle birlikte birçok analist sondaj kulesi sayısının önümüzdeki haftalarda da düşmeye devam etmesini bekliyor. Analistler aynı zamanda ABD ham petrol fiyatlarının mevcut düşük fiyatlardan yakın zamanda toparlanmaması durumunda kaya petrolü üreticilerinin yaklaşık %30'unun faaliyetlerine son vermek zorunda kalacağına dair uyarıyor. Bu da Covid-19 salgını yüzünden yaşanan günlük 30 milyon varillik talep kaybı ve anlaşmanın getirdiği günlük 10 milyon varillik kesintiyle birlikte ciddi bir probleme yol açabilir.
Ancak EIA'nın öngördüğü üretim düşüşünde, kaya petrolüne özgü bir paradoks bulunuyordu.
EIA kaya petrolü üretiminin bu yıl düşmesini beklese de, 13 Mart'ta yayınladığı haftalık tahminde ABD'nin toplam ham petrol üretiminin günlük 13,1 milyon varillik rekor bir seviyeye ulaşacağı tahmininde bulundu.
Analistlere göre bu farkın sebebi, hidrolik kırılmadaki verimliliğin çok hızlı bir şekilde iyileştirilmesi.
New York bazlı Energy Management Institute kurucusu Dominick Chirichella'ya göre, "ABD'de üretime dönük sektör Ekim 2014'e kıyasla şu an 504, ya da %68,7 daha az sondaj kulesi kullanıyor ancak günlük 3.525.000 varil (%39,7) daha fazla petrol üretiyor.
Kaya Petrolü Hayatta Kalacak
Goldman Sachs analisti Damien Courvalin'e göre "yaralanan ve zayıflayan ABD kaya petrolü sektörü petroldeki çöküşten bir kazanan olarak yeniden yükselecek."
"Kaya petrolünün yüksek basınçlı kuyuları ve sondaj süresinin kısalığı, sektörün petroldeki mevcut çöküşün üretim kapasitesine uzun vadeli bir zarar vermesi ve bunun sonucunda talebin geri dönüşü sonrasında fiyatta yaşanacak sıçramadan fayda sağlamak için iyi bir pozisyonda olmasını sağlıyor."
Pulitzer ödüllü Petrol Tarihçisi ve IHS Markit Ltd. Başkan Yardımcısı Daniel Yergin, Bloomberg'e verdiği röportajda önemli bir gözlemde bulundu:
Şirketler iflas eder, ancak kayalar iflas etmez. Tüm bunlar bittiğinde, kaya petrolünü üretecek başkaları olacak."