Koronavirüsün ekonomi üzerindeki etkisini sınırlamak için büyük merkez bankaları öncülüğünde genişleyici politikalara gidildi, ancak bu adımlar atıldıkça piyasalarda da panik arttı ve Mart ayı sert satışlarla geçti. Nisan ayının da ilk yarısını temkinli geçiren piyasalar son haftadan itibaren virüs etkisinin azalmaya başladığı yönündeki haberlerle atılan adımları satın almaya başladı. ABD ve Avrupa’da kademeli olarak ekonomik faaliyetlerin ve sosyal hayatın başlaması yönünde kararlar alınıyor ve bu da piyasalara olumlu yansıyor.
Bu haftanın en önemli haber akışı Fed ve ECB toplantıları ile ABD ve Euro Bölgesi ilk çeyrek büyüme rakamları olacak. Fed, Mart toplantısını beklemeden 2 faiz indirimi yaparken varlık alımlarını da sınırsız hale getirdi ve swap adımı da attı. Fed tarafında bu toplantıda faiz değişimi beklenmiyor. Hatırlarsak, Fed Başkanı Powell, koronavirüs salgını itibariyle enflasyon hedefini 2. plana attıklarını şimdilik en önemli hedefin finansal koşulları sağlamak olduğunu belirtmiş ve büyüme tarafında da 2. çeyrekte daralma beklediklerinin mesajını vermişti. Fed’in bu ayki toplantıda son hamlelerin ardından nasıl ilerleme olduğu yönündeki açıklamaları önemli olacak. Yani atılan adımların etkisi oldu mu? İzlemeye devam mı edilecek? Ön görülen zorluklarla gerçekleşen arasında uyumsuzluk var mı ve varsa nasıl bir harita izlenecek?
ABD’de işsiz sayısının son 1,5 ayda 27 milyona çıkması, petroldeki düşüşün enflasyondaki baskıyı artırması, sektörlerdeki daralma gibi göstergelerdeki sapmalara karşı alınan aksiyonların değerlendirileceği bir toplantı olması bekleniyor. Öte yandan ABD ekonomisinin 1. Çeyrekte %4 daralması bekleniyor, ancak bu oran altındaki daralma beklentilerden iyi olacağı için hali hazırda iyimserliği satın alan piyasaları destekleyebilir.
Euro Bölgesi’nde ise İngiltere, Fransa, İtalya, İspanya ve Almanya gibi koronavirüsten en çok etkilenen ülkelerde son veriler salgının etkisinin azalmaya başladığını gösteriyor ve bu tarafta da Mayıs ayı içinde imalat, inşaat gibi sektörlerle ekonomik faaliyetlerin ve planlamayı aksatacak bir gelişme olmazsa kademeli olarak da cafe ve dükkanların açılması planlanıyor. Haliyle bu gelişmeler de yine piyasalarda olumlu fiyatlanıyor.
ECB tarafında zaten faiz alanı yoktu ve merkez de bu yönde daha fazla adım atmazken varlık alımları ile genişleme politikasını sürdürdü. Merkez bankasının bu toplantıda tıpkı Fed’de olduğu gibi son bir aylık süreci değerlendirmesi bekleniyor. Öte yandan Euro Bölgesi’nin de yılın ilk çeyreğinde %3,2 daralma göstermesi bekleniyor. Bölgede %7,3 ile son yılların en düşük seviyesinde olan işsizlik oranının ise %7,7’ye çıkması bekleniyor ki bu son derece yumuşak bir atış olur.
ABD’de işsizlik maaşı başvuruları, perakende satış, imalat üretimi ve Euro Bölgesi’nde de PMI rakamlarındaki rekor düşüşler piyasa beklentilerinden fazla olmuş ve bu da zaten fiyatlamalara negatif yansımıştı. Dolayısıyla bu haftaki verilerin beklenti dahilinde gelmesi –salgında en kötünün geride kaldığı algısını destekleyeceği için- yine olumlu fiyatlamanın devam etmesini sağlayabilir.
Koronavirüs salgınına dair endişelerin azalması ile atılan adımların pozitif fiyatlanma sağlayacağını daha önceki raporlarımızda da belirtmiştik ve geçen haftaki fiyatlamalara baktığımızda bu gelişen ülkelere etki etmeye başladı. GÜ piyasalarında da risk iştahının artması ile yükseliş var, yurt içinde BIST de bu yükselişe eşlik ediyor ve bugün %2 üzerinde primle 100,0 seviyesini aşarak Mart sonrası kayıplarını sildi. Endekste 97,0 bin puan üzerinde 103,0 bin en yakın direnç olurken 92,0 bin ise ilk destek konumunda.
Kur cephesine bakarsak geçen hafta TCMB’nin beklenti üzerindeki faiz indirimi sonrası 7,0’yi gören kur bu hafta da 6,99 yakınında işlem görüyor. Yani geri çekilme sınırlı. Bu hafta yırt içinde TCMB 2. Çeyrek enflasyon toplantısı takip edilecek, sanal ortamda yapılacak toplantıda merkezin yıl sonu enflasyon hedefini düşürmesi bekleniyor.
Son faiz indirimi ile enflasyon arasındaki makas açılmış ve reel faizdeki eksi de genişlemişti. Ancak merkez bankası, PPK toplantı notunda enflasyon tahmini üzerindeki risklerin aşağı yönlü olduğuna dikkat çekmişti ve yılsonu tahmininde de aşağı yönlü revizyon sinyali vermişti. Merkezin yılsonu tahminini düşürmesi lira üzerinde direkt olumlu etki yaratır mı? Beklemiyoruz, ancak öncesinde ECB ve Fed’in açıklamalarının piyasaları desteklemesi durumunda bu gelişme de artılara eklenebilir.
Haftanın en önemli gelişmeleri ve takvim:
ABD 1. Çeyrek GSYİH Çarşamba TSİ 15.30
FOMC toplantısı Çarşamba TSİ 21.00
Euro Bölgesi 1. Çeyrek GSYİH Perşembe TSİ 12.00
ECB toplantısı Perşembe TSİ 14.45
TCMB 2.Çeyrek Enflasyon Bilgilendirme Sunumu Perşembe 10.30