Küresel piyasalar haftaya karışık seyir ile başladı. Geçtiğimiz günde Wall Street endeksleri yarın gerçekleşecek olan FOMC toplantısı, ikinci çeyrek şirket bilançoları ve haftanın devamında açıklanacak olan büyüme rakamlarının etkisiyle karışık seyreden seans sonrası S&P 500 (+%0,13) 3,966, Dow Jones (+%0,28) 31,990 ve Nasdaq (-%0,43) 11,782 seviyesinde günü kapattı.
ABD Merkez Bankası (Fed) Çarşamba günü Temmuz ayına ilişkin FOMC toplantısını gerçekleştirecek. Piyasalarda toplantıya ilişkin beklentiye baktığımızda ise piyasa katılımcıları Fed'ten bu toplantıda 75 bps'lık bir faiz artışı beklendiğini görmekteyiz.
13 Temmuz'da ABD tarafından aldığımız enflasyon verisinin beklentilerin oldukça üzerinde gelmesi sonrasında fiyatlamalara giren 100 bps'lık faiz artış ihtimali ise bu toplantıda %25'lik bir olasılık ile fiyatlanmaktadır. Fed tarafından gelecek olan 75 bps'lık faiz artırımı ile borçlanma maliyeti %2,25- %2,50 bandına çıkacak. Piyasa yıl sonuna kadar Fed'ten toplamda 100 bps'lık bir faiz artışı fiyatlarken borçlanma maliyetini yıl sonunda %3,25- %3,50 bandına çıkarmasını beklemektedir. Toplantı yaklaştıkça 100 bps'lık faiz fiyatlamalarının artacağını düşünüyor olmama rağmen Fed'in 75 bps'lık artırım yapacağını düşünüyorum.
Yukarıdaki grafikte ABD enflasyonuna ait bileşenleri görmektesiniz. Grafikten de görüleceği üzere enflasyona son dönemde en yüksek katkıyı enerji grubunun verdiğini görmekteyiz. Yani talepten ziyade maliyet taraflı etkilerin özellikle Rusya - Ukrayna savaşı ve pandemi kaynaklı tedarik zinciri sorunlarının enflasyonu daha fazla alevlendirdiğini ve bunun da para politikası ile kontrol altına alınamayacağını biliyoruz. Son dönemde petrol tarafında yaşanan geri çekilmeler ve bu geri çekilmelerin yatay bir seyir izlemesi sonucu önümüzdeki aylarda enflasyon tarafında geri çekilmeler görebilme olasılıkların arttığını söyleyebilirim ancak bunun için en az iki aylık süre içerisinde enerji tarafında yatay bir piyasanın hakim olması gerektiğini düşünüyorum.
Artan borçlanma maliyetleri, büyüme üzerinde yaşanan bozulmalar, konut piyasalarında yaşanan gerileme, işsizlik başvurularının hızla artmaya başlaması ve teknoloji şirketlerinin işe alımları durdurması küresel ekonomi üzerinde daraltıcı etki yaparak resesyon ihtimallerini artırmaktadır. ABD tarafında ilk çeyrekte %1,6 daralan ekonomi için FOMC toplantısı sonrası ikinci çeyrek sonuçları açıklanacak. Beklentilerin ikinci çeyrekte aktivitenin toparlanması ile %0,4 gelmesi yönünde iken verinin negatif bölge gelmesi sonucu ile ABD'nin teknik anlamda resesyona girdiğini söyleyebileceğiz.
Sonuç olarak; Fed'in bundan sonraki süreçte enflasyonu etkileyen bileşenleri iyi analiz edip kontrol gücü olmayan etkilerin enflasyonu alevlendirmesi sonucu borçlanma maliyetlerini artırarak ekonomiyi resesyona sokmaması gerektiğini ve şiddetli faiz artırımlarının devamı sonrasında ise özellikle sonbahar ve kış aylarında küreselde yaşanabilecek olan durgunluğun Dünya ekonomilerini oldukça derinden etkileyebileceğini düşünüyorum.
Dolar Endeksi
Uzun vadeli perspektifte 110,5 bandının önemli olduğunu geçtiğimiz analizlerimde söylemiştim. ABD enflasyon verisiyle 109 seviyelerini test eden endeks özellikle altın ve euro üzerinde satış baskılarını arttırdı. Bundan sonraki süreçte ise kısa vadede 106,20 bandı altında kalıcılık görmemiz dahilinde ilk etapta 105 ve beraberinde 104,40 seviyelerine kadar gevşeme görülebilir ve bu da küresel tarafta varlık fiyatlamalarında toparlanmaları beraberinde getirecektir. Yukarı yönlü hareketlerde ise 106,5 bandı takip edilebilir.
EUR/USD Paritesi
Beklentilerin oldukça üzerinde gelen ABD enflasyon verisi sonrası 0,99514 seviyelerini test eden endekste ECB tarafından gelen 50 bps'lık faiz artırımı ile 1,03 seviyelerine kadar yükseldi. Yukarı yönlü hareketlerde 1,0350 ve devamında 1,05'ler önemle takip edilmesini gerektiğini düşünüyorum. Fed'in bundan sonraki süreçte yüksek faiz artırım ihtimalinin kısıtlı olması ile euro tarafında yukarı yönlü hareketlerin oluşabileceğini düşünmeme rağmen Avrupa ekonomisinin içinde olduğu sancılı süreç parite de yukarı yönlü hareketleri kesen temel katalizör olacaktır. Uzun vadeli perspektifte yukarı yönlü hareketlerin hız kazanabilmesi için 1,08 üzerinde aylık kapanış almamız gerekmektedir.
Altın
Son dönemde dolar endeksinin güç kazanması ile değerli metallerde satış baskısı arttı. İki yıllık desteği olan 1660- 1680 bandına çekilen altın tarafında ECB faiz artışı sonrası 1740 dolar seviyelerine kadar yükseliş gözlemledik. 2018 yılından beri yükselen trend çizgisi üzerinde hareket eden altın yaklaşık 3 haftadır trend çizgisi altında hareketini sürdürmektedir. Bu hafta altın için FOMC toplantısı büyük önem taşımaktadır. 75 bps'lık faiz artırımının fiyatların içerisinde olması, altın fonlarının geçtiğimiz haftada net uzundan net kısaya geçmesi ve alt göstergelerin aşırı satım bölgesinde olması bu hafta altın için pozitif katalizörler olacaktır. Yukarı yönlü hareketlerde 1,740- 1,775 ve 1,800 kademeli dirençleri olarak takip edilebilir. 1,800'e kadar oluşabilecek hareketlerin tepki hareketi olabileceğini ve 1,800 üzerinde fiyatlamalar görmemiz halinde yukarı yönlü hareketlerin hızlanacağını düşünmekteyim.