Bu yazı Investing.com için özel olarak kaleme alınmıştır. 
Ya da, aksine, "Piyasa yükselirken ben nasıl düşerim?" Müşterilerim bu iki soruyu da bana sordu ve iki soru için de aynı cevabı verdim:
"Hisseler için 'Piyasa' diye bir şey yok."
ABD'li bir yatırımcının bakış açısından, hisselerin ne yaptıklarına dair kısmi bir görüş veren üç benchmark var, ancak bunlar sadece söylediğimiz gibi kısmi bir görüş sunuyor. Bu aynı zamanda diğer ülke ve bölgelerdeki sayısız diğer endeksi de dahil etmiyor.
ABD merkezli yatırım için bu benchmarklardan ilki, köklü Dow Jones Industrial Average (DJIA, DJI ya da “Dow”) Endeksi. Biri "Piyasa nasıl?" diye sorduğunda ya da televizyondaki sunucu "Piyasa bugünü xyzde kapattı," dediğinde kastettikleri genelde Dow Endeksi. Bu da garip bir durum, çünkü Dow tüm endeksler arasında en az bilimsel olanı...
Bunu neden söylüyorum? İlk olarak, DJI dünya genelinde çeşitli endekslerde işlem gören binlerce ABD'li şirketin sadece 30'undan oluşuyor. ABD'li endekslerde listelenen yaklaşık 3.500 hisse bulunuyor (ve dünyanın kalanında işlem gören yaklaşık 630.000 şirket var). Sadece ABD'de listelenen şirketleri kullanmak, DJIA'nın bu şirketlerin %1'inden azını temsil ettiği anlamına geliyor.
Evet, bu şirketler büyük "mavi çip" isimler ancak yine de %1'lik bir temsil, portföyünüzün herhangi bir günde nasıl bir yön izleyebileceği konusunda doğru bir resim çizemez (tabii tek varlığınız bir DJIA ETF'i değilse.)
Bu endeks portföyünüzü gerçekten temsil ediyor mu?
Durum daha da kötüleşiyor. Dow piyasa değeri yerine hisse fiyatı ağırlıklı, yani "dolar" hareketi yüzdelik hareketten daha önemli. Diğer bir deyişle, endeksteki en pahalı hisseler "ortalamayı" diğer düşük fiyatlı üyelerden daha çok etkiliyor.
Son olarak, Dow'a dahil edilme kriterleri keyfi denecek kadar rastgele. Bir komite bazen bir araya geliyor ve mevcut 30 şirketin genel yatırım dünyasını en iyi şekilde yansıtıp yansıtmadığına karar veriyor. Yansıtıyorsa, DJI üyeleri değişmiyor. Yansıtmıyorsa, bu şirketler endeksten çıkarılıyor ve komite yerlerine yeni şirketleri alıyor.
2013'ten 2020'ye kadar endeksten dokuz şirket çıkarıldı ve bunların yerine dokuz yeni isim dahil edildi. Yani bugünkü Dow, 7 önceki Dow'dan %30 fark gösteriyor!
Bu neden önemli? Çünkü DJI hala en çok atıfta bulunulan benchmark endeks ve bu yüzden piyasayı her saat takip etmeye vakti olmayan ortalama yatırımcı için daha büyük önem arz ediyor.
Bu değişimlere daha yakından bakalım. 2013'te Alcoa (NYSE:AA), Bank of America (NYSE:BAC) ve Hewlett-Packard'ın (NYSE:HPQ) yerini Goldman Sachs (NYSE:GS), Nike (NYSE:NKE) ve Visa (NYSE:V) aldı. İyi bir zamanlama. O zamandan bu yana katılan üç isim, çıkarılan isimlerden çok daha iyi bir performans sergiledi.
2015'te AT&T (NYSE:T) endeksten çıkarıldı ve yerini Apple (NASDAQ:AAPL) aldı. Gerçek darbe buydu. Apple bu sürede büyük bir yükseliş kaydetti (Hatta, Dow'ın son 10.000 puanlık yükselişinin %25'i sadece Apple sayesinde). AT&T sonrasında ayak sürümeye devam ederken, Apple Dow ve S&P 500'ün sevgilisi haline geldi.
2018'de General Electric'in (NYSE:GE) yerini Walgreens Boots Alliance (NASDAQ:WBA) aldı. GE'nin yıllar içinde geldiği hali pek beğenmiyorum (Jack Welch'in 600 şirketi satın alması, GE'yi yükselen piyasalara kaydırması ve savunulacak bir yanı olmayan uzun vadeli sözleşmeler yapması). Yine de, Walgreen's piyasayı sayısız sektörde ayağa sahip olan bir endüstri devinden daha mı fazla temsil ediyor?
2020'de komite Exxon Mobil (NYSE:XOM), Pfizer (NYSE:PFE) ve Raytheon Technologies'i (NYSE:RTX) endeksten çıkardı. Endeksin %10'unu oluşturan bu üç firmanın yerinin Salesforce.com (NYSE:CRM), Amgen (NASDAQ:AMGN) ve Honeywell (NYSE:HON) aldı.
Bu değişim için gösterilen gerekçelerden biri, Apple'ın hisse bölünmesi sonrasında endeksteki ağırlığının azalması. Komite Dow'ın teknoloji alanında daha fazla temsile ihtiyacı olduğuna karar verdi ve bu yüzden Salesforce.com'u seçti.
Gerçekten mi? Apple'ın hisse bölünmesi sonrasında bile Apple, Cisco (NASDAQ:CSCO), IBM (NYSE:IBM), Intel (NASDAQ:INTC) ve Microsoft (NASDAQ:MSFT) hala Dow'ın %20'sine yakın bir oranı oluşturuyor.
Dow Jones komitesi bu konuda ne diyor?
"Açıklanan değişiklikler [Apple hissesindeki bölünmenin sonucu olarak] yaşanan düşüşü dengelemeye yardımcı olacak. Bu değişimler aynı zamanda benzer faaliyet alanlarına sahip şirketler arasındaki örtüşmeyi kaldırarak ve Amerikan ekonomisini daha iyi yansıtan iş modellerini ekleyerek endeksi çeşitlendirmeye yardımcı oluyor."
Bir soru: Hangi "yeni iş modelleri"? Amgen ve Pfizer ilaç şirketleri; Honeywell ve Raytheon (NYSE:RTN) ise havacılık ve savunma şirketleri. Salesforce (NYSE:CRM) teknoloji sektöründe. Pek de yeni iş modeli yok gibi.
Zaman içinde şartların değiştiği ve endekste değişiklikler yapılması gerektiği doğru. American Car and Foundry, Baldwin Locomotive ve American Woolen şirketleri artık bizimle değil. Şirketler iflas edebilir ya da başka şirketler tarafından satın alınabilir. Sorun bu değil.
Taze Kan, Daha Büyük Fiyat Artışları
Sorunun endeksteki çoğu değişikliklerin taze kan ve fiyatlarının artması daha muhtemel, daha başarılı şirket ve menkul kıymetler getirmek amacıyla yapılması olduğuna inanıyorum. 30 şirketli bir endeksteki şirketleri değiştirmek basit bir işlem olarak görülmemeli. Raytheon, Exxon ya da Pfizer iflas etme tehlikesiyle karşı karşıya mı? Belki gelecekte, ama o günler hala çok uzakta.
Bu değişiklikler, örneğin Honeywell sektörü Raytheon'dan daha iyi temsil ettiği için mi yapıldı? Amgen ilaç sektörünü Pfizer'dan daha mı iyi temsil ediyor? Yoksa bu şirketler sadece mevcut dönemde daha mı iyi bir grafik çiziyor? DJI bu değişiklikler sonucunda ekonomiyi daha iyi temsil edebilir ya da etmeyebilir, ancak nihayetinde daha güçlü bir yükseliş kaydettiği kesin. AT&T ve Bank of America hala sorunlarla mücadele ediyor; bu isimler Apple ve Goldman Sachs kadar başarılı bir performans gösteremeyecekti. Endekse yeni katılan isimler sektörlerini daha iyi temsil edebilir ya da etmeyebilir, ancak kesinlikle daha yüksektek uçtuklarını kanıtladılar.
Dow'ın nasıl işlediğini anladıktan sonra yapılabilecek iki çıkarım şöyle:
- "Piyasa nasıl?" diye sorarken Dow'ın "x" ay ya da yıl önceye göre çok daha farklı bir endeks olduğunu unutmamalıyız,
- Hisse fiyatı ağırlıklı olduğu için, Dow içinde düşük piyasa değerli ancak daha yüksek hisse fiyatlı şirketlerin hisselerindeki hareketler endeks içinde gerçek ağırlıklarına göre orantısız etkiler yaratabilir.
Yüksek fiyatlı bir hisse daha da yükselirse, Dow'da günlük olarak yüksek bir harekete neden olur. Daha çok tutulan ancak düşük fiyatlı bir hisse ise yükselmesi durumunda pek bir etki yaratmayabilir. Apple'ın 1'e 4'lük bölünmesi öncesinde hisse fiyatındaki 1 dolarlık bir artış endeks içinde, ExxonMobil'in hisse başına 1 dolarlık bir artışından 10 kat daha etkiliydi.
Exxon'un endeksten çıkarılmasının sadece bir tesadüf olup olmadığını merak ediyorum. (Ancak DJIA 100 yıldan uzun bir süredir varolduğu için, hiçbir ölümlü metodolojisini eleştiremez!)
"Piyasa düşmüşse ben nasıl yükselirim?" sorusunun cevabı çok basit: Dow'daki 30 hisseye, hatta aynı sektörlere sahip yatırımcı sayısı çok düşük. Ancak tüm benchmarkların atası olduğu için insanlar 'Piyasa' hakkında konuşurken hatalı bir şekilde kendisi kastediliyor.
Yarın yayınlanacak 2. bölümde ekonomiyi çok daha iyi temsil eden bir endeks olan ve ABD'li 500 büyük şirketin günlük hareketlerini ölçen Standard & Poors 500 Endeksi'ni inceleyeceğim. Endeks daha yüksek temsil oranına sahip olsa da, Dow'ın eksikliklerinin çoğunu bünyesinde barındırıyor. Yazıda aynı zamanda Russell 2000 Endeksi'ne, bu endeksleri kullanarak uyguladığım yatırım yaklaşımına ve bu endekslere kabaca dayanarak oluşturduğum kendi portföyümün bir örneğine de değineceğim.
Açıklama: Stanford Wealth Management'ın bir müşterisi değilseniz, kişisel mali durumunuza yönelik bir fikir sahibi değilim. Bu yüzden, yukarıdaki fikirlerimi spesifik menkul kıymetleri alıp satmanız için değil, kendi araştırmanızı yapmanız için sunuyorum.