Hazine tahvillerinde devam eden ayı piyasası, kayıtlara geçen en kötü piyasa olsa da sabit getirili ETF'lerin 5 Ekim Perşembe gününe kadarki sonuçlarına göre sabit getirili piyasanın bazı sektörleri fırtınada liman olmaya devam ediyor.
Bloomberg'in haberine göre:
“10 yıl veya daha uzun vadeli tahviller, Mart 2020'de zirveye ulaştığından bu yana %46 düştü.
Önceki tahvil piyasası çöküşleriyle karşılaştırıldığında uzun vadeli Hazine tahvilleri, tarihteki en aşırı geri çekilmelerden birine tanık oluyor. Kayıplar, 10 yıllık getirilerin %16'ya yaklaştığı 1981'de görülen kayıpların iki katından fazla.”
BTIG'de küresel faiz ticareti eş başkanı olan Thomas di Galoma, "Bu oldukça önemli bir şey." diye gözlemini aktarıyor.
"Dürüst olmak gerekirse bir daha %5 seviyesinde 10 yıllık tahvil göreceğimi hiç düşünmemiştim. Küresel finans krizi sonrası herkesin faizlerin düşük kalacağını düşündüğü bir ortama yakalandık."
Piyasada esen ayı eğilimli rüzgârlara rağmen bir dizi ETF temsili aracılığıyla genel bir bozgun söz konusu değil. Özellikle banka kredilerinden oluşan bir portföy (BKLN), bu yıl dünkü kapanışa kadar (5 Ekim) %8,5'lik sağlam bir getiriyle bu alanda başı çekiyor. Bu yıl için ikinci sırada yer alan kısa vadeli ıskarta tahvillerin (SJNK) ve değişken faizli tahvillerin (FLRN) her biri, yaklaşık %5'lik ılımlı kazançlar elde etti.
2023'te tahvil piyasasındaki en sert kayıplar, iShares 20+ Yıllık Hazine Bonosu ETF'sindeki (TLT) yaklaşık %12'lik düşüşün başını çektiği uzun vadelilerde yoğunlaşıyor.
Daha uzun vadeli tahvillerin acısı ne zaman bitecek? Bu sorunun cevabı, Fed’in para politikasının önümüzdeki aylarda nasıl gelişeceğine sıkı sıkıya bağlı.
San Francisco Fed Başkanı Mary Daly, dün yaptığı bir konuşmada, Hazine getirilerindeki son yükselişin devam etmesi halinde merkez bankasının artık faiz oranlarını artırmasına gerek kalmayabileceği tavsiyesinde bulunarak cezbedici bir ipucu verdi.
Daly, 5 Ekim Perşembe günü New York Ekonomi Kulübünde yaptığı konuşmada, "Eylül ayındaki toplantımızdan bu yana tahvil piyasası yaklaşık 36 baz puandan fazla sıkılaştı." dedi.
"Bu da yaklaşık bir faiz artışına denk geliyor. Dolayısıyla ek olarak sıkılaştırma yapma ihtiyacı yok."
Fed fonları vadeli işlem piyasası şu anda Fed'in 1 Kasım'daki bir sonraki politika toplantısında hedef faiz oranını değiştirmeyeceğine dair bir nebze yüksek bir olasılık görüyor.
Para politikasının önündeki yolu değerlendirmek için belki de en önemli faktör, ileriye dönük ekonomik direncin derecesi ya da eksikliği. ING'de genel müdür olan Padhraic Garvey, "Temeldeki makro direnç nedeniyle tahvil piyasasında satış oluyor ve biz bunu daha yüksek reel oranlar olarak görüyoruz." diyor.
ABD ekonomisindeki faaliyetlerde görülen son toparlanmanın zirveye ulaşmış olabileceğine dair işaretler var. Eğer ulaştıysa bu durum, hisse senetleri için yeni olumsuzluklar yaratabilir ancak ekonomi tökezlediğinde yükselme eğiliminde olan uzun vadeli Hazine tahvilleri için muhtemelen bir rahatlama sağlayacaktır.