Dolar/TL bu hafta 36 bölgesini test ederken yeni rekor seviyesine ulaştı. Daha sonra hafif bir geri çekilme gösteren parite, 35,91 seviyelerinde denge bulmaya çabasına girdi. Küresel piyasalarda Trump yönetiminin gümrük vergisi politikaları haftaya damgasını vururken Fed yetkililerinin temkinli açıklamaları ve makroekonomik verilerdeki belirsizlikler doların yönünü belirlemeye devam ediyor. Yurt içinde ise TCMB’nin faiz politikası ve enflasyon görünümü TL’nin hareketini etkileyen ana faktörler olarak kalıyor.
ABD’de Veri Akışı ve Fed Üyelerinin Açıklamaları Dolar Üzerinde Etkili Oluyor
ABD Başkanı Donald Trump’ın geçen hafta sonundaki gümrük tarifesi çıkışının ardından Çin ile görüşmek için acele etmediğini açıklaması, piyasaların gümrük vergilerine dair gelişmeleri beklemeye almasına neden oldu. Bu belirsizlik, hafta boyunca doların küresel ölçekte yön arayışında kararsız hareket etmesini sağlıyor.
Diğer yandan Fed yetkililerinden açıklamalar gelmeye devam ediyor. Yetkililer gümrük vergileri konusunda temkinli açıklamalarda bulunuyor. Chicago Fed Başkanı Austan Goolsbee, 2025 yılında enflasyonun artması durumunda bunun ekonomide aşırı ısınmadan mı yoksa yeni tarife politikalarından mı kaynaklandığının belirsiz olacağını ifade etti. Bu açıklamalar, piyasaların Fed’in faiz indirim sürecine yönelik beklentilerinde karışık görüşlere yol açıyor.
Piyasa, Trump’ın politikalarına odaklanmış durumdayken ABD verilerinin bir miktar gölgede kaldığından bahsedilebilir. ABD’de dün açıklanan verilerde, hizmet sektöründeki aktivitenin yavaşlaması dikkat çekti. ABD on yıllık tahvil faizi 14 baz puan gerileyerek %4,42 seviyesine indi, bu da dolar üzerindeki baskıyı bir miktar artırdı. ABD Hazine Bakanı Scott Bessent ise Trump yönetiminin faiz oranları yerine 10 yıllık tahvillere odaklanacağını söyledi.
ABD’den gelecek haftalık işsizlik maaşı başvuruları ve yarın açıklanacak tarım dışı istihdam verileri, Fed’in faiz patikasına dair ipuçları verebilir. Fed’in faiz indirim sürecine yönelik belirsizlikler, doların uluslararası piyasadaki yönünü belirlemesi noktasında da bir engel oluşturuyor. Güncel durumda Trump’ın korumacı politikası öne çıkarken ABD Merkez Bankasının da olası bir enflasyonist baskıya yönelik daha temkinli davranarak faiz indirimi sürecini daha da yavaşlatması beklenebilir. Ancak Trump’ın önümüzdeki günlerde daha ılımlı bir politika benimsemesi ve ABD istihdam verilerinin ekonomide soğuma sinyalleri vermesi, Fed’in faiz politikasında gevşeme adımları için açık kapı bırakabilir. Aksi durumda doların önümüzdeki günlerde güçlenmeye devam edebileceğini görebiliriz.
TCMB’nin Enflasyon Raporu Bekleniyor
Yurt içinde ise gözler TCMB Başkanı Fatih Karahan’ın yarınki enflasyon raporu sunumuna çevrildi. TCMB’nin faiz indirim döngüsünü devam ettirip ettirmeyeceği ve enflasyon tahminleri, TL’nin orta vadeli görünümünü etkileyecek en kritik başlıklar arasında yer alıyor.
Ocak ayında enflasyonun beklentinin üstünde %5,03 artış göstermesi sonrası, TCMB piyasa katılımcıları anketine göre; Şubat ayında %2,65, 2025 yılı sonunda %27,05 ve 2026 sonunda ise %18,67 seviyesinde enflasyon beklentileri bulunuyor.
TCMB haftalık repo faizinin 3 ay içinde %40,91 ve 12 ay içinde %29,14 seviyesine düşmesi bekleniyor. Eğer TCMB faiz indirimi konusunda aceleci davranmazsa, TL üzerindeki değer kaybı baskısı kısa vadede kontrol altında kalabilir. Ancak faiz indirimi sürecinin hızlanması durumunda TL üzerindeki baskının önümüzdeki aylarda artabileceğini görebiliriz.
Dolar/TL’de Teknik Görünüm
Son günlerde doların küresel çapta güçlenmesi ve DXY’ın hafta başında 109,88 seviyesine kadar sıçramasıyla gelişmekte olan ülke para birimleri baskı altına girmişti. Ancak gümrük vergileri konusunda hızla değişen gündem belirsizliğe katkı sağlamaya devam ederken DXY’da da 107 seviyesine doğru bir geri dönüşe neden oldu ve bu durum, gelişmekte olan ülke para birimlerinde geçici bir rahatlama sağladı.
Dolar/TL paritesi de küresel çapta dolar talebi artarken bu hafta 36,03’e kadar yükselerek rekor tazeledi. Ardından DXY’daki gevşemeye bağlı olarak dolar kuru 35,9 seviyelerine kadar çekilerek bu noktada destek bulmaya başladı.
Dolar/TL’de kısa vadede 35,9 seviyesinin altında kalıcılık olması durumunda 35,80-35,85 aralığına doğru geri çekilmeler görülebilir. 35,9 desteğinin korunması durumunda ise yukarı yönlü hareketlerde 36 seviyesinin yeniden test edileceğini ve hareketin devamında yükselen kanalın orta çizgisine denk gelen 36,11’de yeni bir zirve oluşabileceğini görebiliriz.
Genel olarak bakıldığında; dolar/TL için yukarıda 36 seviyesi önemli bir eşik olarak güncelliğini koruyor. Bu seviyenin üzerindeki kalıcılık, yukarı yönlü ivmeyi artırabilir. Ancak TCMB’nin sıkı para politikasında istikrarını koruması ve Fed’in daha ılımlı tonda hareket etmesi, parite üzerinde baskıyı hafifletecek kriterler olarak değerlendirilebilir. Bu da dolar/TL’nin genel yükseliş hareketinde kısa vadede 35,75-38,8 bölgesine doğru düşüş eğilimli kalmasını sağlayabilir.
Sorumluluk Reddi: Bu makale yalnızca bilgilendirme amacıyla yazılmıştır. Herhangi bir şekilde varlık satın almayı teşvik etme amacı taşımadığı gibi yatırım yapmak için bir talep, teklif, tavsiye veya öneri teşkil etmez. Her türlü varlığın birden fazla bakış açısıyla değerlendirildiğini ve oldukça riskli olduğunu, dolayısıyla herhangi bir yatırım kararının ve buna bağlı riskin yatırımcıya ait olduğunu hatırlatmak isterim. Ayrıca herhangi bir yatırım danışmanlığı hizmetimiz bulunmamaktadır.