Bu makale 10.11.2022 tarihinde İngilizce olarak yayımlanmıştır.
Bu hafta ABD'nin petrol politikası, üretimi ve Rus petrolüne yönelik tavan fiyat politikasının geleceğine ilişkin birçok önemli gelişme yaşandı. Yatırımcılar bu gelişmelerin piyasaları nasıl etkileyebileceğinin farkında olmalı.
1. ABD’nin Ara Seçim Sonuçları
Bazı seçim sonuçları hâlâ hesaplanıyor olsa da Cumhuriyetçi Parti, ABD Temsilciler Meclisinde küçük bir çoğunluk kazanmış gibi görünüyor. Ancak sonuçlar, Biden yönetiminin politikalarının reddedilmesi olarak yorumlanabilecek kadar önemli bir zafer olmadı. ABD Senatosunun kontrolünün Cumhuriyetçilere geçmesi muhtemel ancak bu durum belirsizliğini koruyor. Enerji politikası açısından bu, politika yapıcıların parti çizgisinde oy kullanması halinde Biden yönetiminin, Kongre tekrar toplandığında petrol şirketlerine yönelik bir beklenmedik kâr vergisini geçiremeyeceği anlamına geliyor. Petrol yatırımcıları, Cumhuriyetçiler Senatonun kontrolünü ele geçirse bile Biden yönetiminin petrol ve gaz üretimini engellemeye devam etmek için yürütme organı ve bürokrasi üzerindeki kontrolünü kullanmaya devam edeceğini beklemeli. Mahkemeler tarafından emredilmedikçe federal topraklarda petrol ve gaz kiralamaları için ek ihaleler görmemiz pek olası değil. Petrol şirketlerinin de bu koşullar altında sondaj çalışmalarını planladıklarından daha çok artırması olası değil.
2. ABD’nin Yurt İçi Petrol Üretimi Görünümü
ABD'li birçok bağımsız petrol üreticisi (örneğin Diamondback Energy (NASDAQ:FANG), ConocoPhillips (NYSE:COP), Occidental Petroleum (NYSE:OXY), Pioneer Natural Resources (NYSE:PXD), Laredo Petroleum (NYSE:LPI) ve SM Energy (NYSE:SM)), 2022 ve 2023'ün dördüncü çeyreği için üzücü tahminler paylaştı. ABD'de üretim bu yıl artıyor ve pandemi öncesi seviyelere yaklaşıyor olsa da büyümenin dengelendiği ve hatta 2023'te üretimin düşebileceği görülüyor. Geçtiğimiz çeyrekte Dallas Fed Enerji Anketi; üreticilerin, enflasyon ve tedarik zinciri sorunları nedeniyle artan maliyetleri, belirsizliğin en önemli nedenleri olarak gördüğünü ortaya koydu. Bu meseleler ve düşüş oranlarının hızlı olması gibi diğer sorunlar, petrol bölgesindeki üreticileri etkiliyor. Birçoğu üretimlerini çok daha düşük oranlarda artıracaklarını ya da hatta düşüşler görebileceklerini tahmin ediyor.
3. Petrol Fiyatlarındaki Gelişmeler
ABD ve AB, önümüzdeki ay Rusya'ya karşı uygulamayı planladığı petrol fiyat tavanına ilişkin önemli bir gelişmeyi duyurdu. Fiyat sınırlamasının sadece Rus petrolünün ilk satış noktası için geçerli olacağı açıklandı. Fiyat tavanı politikası, Rus petrolünü bu tavan fiyat üzerinde bir fiyattan satın alan tarafların ABD ve AB’nin nakliye, sigorta ve bankacılık altyapısına erişimini engelliyor. Gerçek tavan fiyat henüz kararlaştırılmış değil. Bu da Rus ham petrolünün, küresel olarak herhangi bir fiyattan yeniden satılabileceği veya daha sonra herhangi bir fiyattan satılabilecek ürünlere rafine edilebileceği anlamına geliyor. Bu durum Rus petrolünü Hindistan, Çin, Türkiye ve Endonezya gibi ülkeler için daha da cazip hale getirmekte; bu ülkeler, Rus ham petrolünü sadece yurt içi kullanım için satın almaya devam etmekle kalmayıp daha fazla Rus ham petrolü satın alma potansiyeline sahip olup küresel pazarda ticaretini yapabilir veya küresel olarak satabilecekleri ürünler şeklinde rafine edebilir. Rusya ile tavan fiyatın altında ya da üstünde bir fiyat üzerinde anlaşırlarsa bu, ham petrolü taşımayı daha da kolay hale getirecektir. Elbette Rusya yine de petrolünü tavan fiyat seviyesinden satmayı reddedebilir. Fiyat açıklanana kadar politikanın yürürlüğe girmesi halinde neler olacağını tahmin etmek çok zor.