Değerli metal ve güvenli liman terimlerinin kullanılmaya başlandığı ilk zamanlardan bu yana akla ilk olarak her zaman altın geldi ve gümüş ikinci sıradaydı. Altının geçtiğimiz ay içerisinde 1.900 dolar seviyelerinde zorlanması sonrasında, gümüş bir bakıma kendi yolunu çizmeye başladı ve akıllara şu soruyu getirdi: iki metal artık ayrılıyor mu?
Bunu söylemek için henüz çok erken.
Gümüşün Mayıs ortasından bu yana altına kıyasla gösterdiği daha güçlü performans önümüzdeki haftalar içinde, ya da daha hızlı bir şekilde son bulabilir.
Ancak gümüşün lehine olan figürler—altının üç haftalık kaybı ve %2,1'lik bir net düşüşüne kıyasla üç haftanın ikisinde kayıp ve net %0,9'luk bir düşüş—başka bir şeye işaret edebilir: endüstriyel talep.
Tüm grafikler: S.K. Dixit Charting
Altına benzer şekilde, gümüş de temel bir hikayeye sahip; endüstriyel bir hikayeye. Gümüş, elektrik ve ısı iletiminde bir numaralı metal konumunda.
Ayrıca, ABD Başkanı Joseph Biden'ın Yeşil Yeni Anlaşma'sı gümüşe hiç olmadığı kadar endüstriyel bir önem getiriyor.
Biden 2050'ye kadar net sıfır emisyon hedefliyor ve Yeşil Yeni Anlaşma için 1,7 trilyon dolarlık federal harcamayla birlikte özel sektörden ve yerel yatırım fonlarından ek 5 trilyon dolarlık bir kaynak yaratmayı hedefliyor.
Bu dünyada gümüş ise, ev ve binalara ışık ve güç sağlayacak güneş panellerinden oluşan yeşil ekonomiye imkan sunacak ve elektrikli araçlarımızın akülerinde yer alacak "gerçek altın."
Ancak bu dünya aynı zamanda hipotezler üzerine kurulu fütürist bir dünya. Asıl önemli olan, gümüşün bugün altın karşısında hangi seviyede işlem gördüğü. Bu da iki metal arasındaki fiyat oranına dayalı ve gümüşün bağımsız değerini gösteriyor—oran ne kadar düşükse, gümüş için o kadar iyi.
Gümüş, geçtiğimiz üç haftada yaşanan türbülansta ons başına 27 dolarlık kilit seviyenin üzerinde kalmayı başardı.
Bunun aksine altın ise, spekülatörlerin FED'in bu haftaki politika toplantısında ABD ekonomisini desteklemek için gerçekleştirdiği varlık alımlarını azaltmaya yönelik bir tür zaman çizelgesi sunabileceğine yönelik beklentinin ağırlık kazanmasıyla birlikte sarı metali açığa satması sonucunda dün ons başına 1.850 doların altında bir aylık düşük seviyeleri gördü.
Altın-gümüş oranı (bir ons altının satın alabileceği gümüş miktarı) 67'deydi, ancak düşüş eğilimi çok daha güçlüydü.
Eğer gümüş tırmanışını sürdürürse, ne kadar yükseğe ulaşabilir?
Investing.com'un Günlük Teknik Görünümü, bu yazının kaleme alındığı an itibariyle 27,71 dolar seviyesinde olan spot gümüş fiyatı için "nötr" sinyali veriyor.
Görünüm piyasa katılımcılarının hangi varyantı—Fibonacci ya da Klasik—tercih ettiğine dayalı olarak 27,92 ile 28,87 dolar arasında yakın vadeli tepelere işaret ediyor. Fibonacci modelinde, gümüş için yakın vadeli zirve 27,92 - 28,87 dolar arasında. Klasik modelde ise, zirve 27,92 ilâ 28,51 dolar seviyeleri arasında olabilir.
Danışmanlık şirketi S.K. Dixit Charting tarafında yapılan bir teknik analize göre, spot gümüş bir çöküşü engellemeyi başarırsa, 31,50 dolara ulaşabilir.
Şirketin baş uzmanı Sunil Kumar Dixit, Investing.com'a şöyle konuştu:
"Haftalık grafikte Stokastik RSI, ya da Göreli Güç Endeksi 93/96'lık bir okumayla aşırı alım seviyesinde.""Ancak metal hala 28,50 doları aşarak 30 dolardaki yatay direnci yeniden test etmek ve 31,50 doları hedeflemek için bir miktar alana sahip. Haftalık orta Bollinger® Bandı tüm süreçte 26,60 dolarda destekleyici oldu."
Dixit'e göre spot altın fiyatında günlük grafikteki Stokastik RSI ise aşırı satım seviyesindeydi.
"0/8'lik okuma, yeni bir düşüş denemesi öncesinde 1.875 - 1.888 dolar ilk hedefli ani bir tersine dönüşe işaret ediyor."
Dixit'e göre 1.843 dolardaki 50 günlük hareketli ortalama 1.838 dolardaki 200 günlük basit hareketli ortalamanın üzerine çıkıyor ve bu da pozitif hareketlere yönelik bir işaret.
Açıklama: Barani Krishnan, incelediği her piyasadaki analizlerine çeşitlilik katmak amacıyla kendine ait olmayan çeşitli görüşleri de yazılarına katmaktadır. Bir Investing.com analisti olarak farklı görüşleri ve piyasa değişkenlerini sunmaktadır. Kaleme aldığı emtia ya da menkul kıymetlerde bir varlık ya da pozisyon sahibi değildir.