IşıkFX Haftalık Forex Bülteni-
ABD’nin, PCE ve Büyüme Rakamları Kritik Olacak!
Geçtiğimiz haftanın ilk işlem gününe yurt içi tarafta oldukça hareketli başladık. Doğu’daki 3 ilin Belediye Başkanları’nın görevden alınarak yerlerine kayyum atanması ile TL varlıkları üzerinde başlayan kısmi baskı, ilerleyen saatlerde TCMB’nin Zorunlu Karşılıklar ile ilgili yayımladığı duyuru ile ivme kazandı. TCMB’den yapılan açıklamada: kredi büyümesi yüzde 10 ile yüzde 20 arasında olan bankalar için Türk Lirası zorunlu karşılık oranları; 1 yıl ve 1 yıldan uzun vadeli mevduat/katılım fonu(yurt dışı bankalar hariç) ve 3 yıldan uzun vadeli diğer yükümlülükler (yurt dışı bankalar mevduatı/katılım fonu dahil) hariç tüm dilimlerde yüzde 2 olarak uygulanacak, diğer bankalar için ise eski oranlar(yüzde 7) devam edecektir denildi. Ayrıca yine; kredi büyümesi referans değerler arasında gerçekleşen bankalar için nemalandırma faizinin yüzde 13’den yüzde 15’e çıkartılacağı ve diğer bankalar için ise yüzde 13’lük oranın yüzde 5’e düşürüleceği belirtildi. Açıklama sonrası özellikle de kredi büyüme hızı yavaş olan özel bankaların sıkıntılar yaşayabileceğine dair ortaya çıkan endişeler TL varlıkları üzerinde sert bir şekilde baskıya neden olurken, fiyatlamalar Salı günü de devam etti. Haftanın kalanında ise bu konunun yanı sıra Suriye eksenli jeopolitik risk artışları da takip edilirken, küresel gelişmelerle birlikte USD/TRY’de 5.79, EUR/TRY’de 6.44 seviyesine doğru hareketler gözlemlendi. Yurt dışı tarafta ise yine; Ticaret Savaşları, Brexit ve İran Nükleer Anlaşması gibi küresel risk unsurları ve FED başta olmak üzere majör merkez bankalarının ileriye dönük politika hamlelerine dair öngörüler öncelikli olarak takibimizdeydi. Ticaret Savaşları cephesinde hafta boyunca ABD Başkanı Donald Trump’ın söylemleri dikkat çekerken, daha önce 21 Mayıs itibariyle 90 günlüğüne Çinli Huawei’ye tanınan ABD’li firmalardan ürün ve hizmet tedariği sağlama muafiyetinin 90 gün daha uzatıldığının belirtilmesi olumluydu. Ayrıca, Beyaz Saray Ekonomi Baş Danışmanı Larry Kudlow’un: Çarşamba günü itibariyle ABD ve Çin yetkililerinin yapıcı bir telekonferans gerçekleştirdikleri ve Çinli yetkililerin Eylül ayında Washington’a gelmelerinin beklendiği yönündeki açıklamaları ile de risk alma iştahı kısmen toparlanırken, haftanın son işlem gününde ise Çin’in; 5078 ABD ürününe 1 Eylül-15 Aralık dönemini kapsayacak şekilde değişik oranlarda ek gümrük vergileri uygulayacağının açıklanması ile fiyatlamalar bir anda terse döndü. Brexit meselesine dair Britanya cephesinde, başta Başbakan Boris Johnson olmak üzere yetkilerden gelen açıklamaların ortak noktası: 31 Ekim itibariyle Brexit’in gerçekleşeceği ve Anlaşmasız Brexit ‘e dair de hazır olunduğu şeklindeyken, AB tarafının da hafta başında yine yeni bir anlaşma metni üzerinde uzlaşmaya yanaşmadığı görüldü. Ancak, Johnson’un Merkel ve Macron ile yaptığı temaslar sonrası Johnson’un yanı sıra Merkel’in de: Backstop konusunda bir orta yol bulunabileceğine dair söylemleri ile Pound bir miktar değer kazandı. İran konusunda ise; Cebelitarık’taki Grace 1(Yeni adıyla Adrian DArya-1) gemisinin salıverilmesi sonrasında ABD Mahkemesi’nin geminin ele geçirilmesi için karar çıkartması kısmi bir tedirginlik unsuru oluştururken, İran ‘ın AB ile temaslarından da çok net bir uzlaşı çıkmadığı görüldü. Majör merkez bankalarının politikaları açısından tahvil faizlerinin durumunun yanı sıra, haftanın diğer önemli konuları bu bağlamda hiç kuşkusuz; Çarşamba akşamı açıklanan 30-31 Temmuz FED/FOMC tutanakları ve Jackson Hole Toplantılarıydı. FED/FOMC tutanakları, 31 Temmuz akşamı açıklanan FOMC Bildirisi ve FED Başkanı J.Powell’ın basın toplantısından çok farklı bir konuya işaret etmezken, Perşembe günü başlayan Jackson Hole Toplantıları’nın ilk gününde konuşma yapan bazı FED/FOMC üyelerinin; ABD ekonomisinin oldukça iyi durumda olduğu ve bu bağlamda yeni bir faiz indirimi ve parasal teşvik paketine gerek olmadığına dair söylemleri ile Dolar güçlendi. Cuma günü ise bazı üyeler faizlerin indirilmesi yönünde görüş beyan ederken, dikkatlerin çevrildiği FED Başkanı Powell ise: Çin’in yeni gümrük vergileri ve Brexit gibi riskleri not ettiklerini son toplantıdan bu yana geçen 3 haftanın da olaylarla dolu olduğunu vurguladı. Bu dönemde asıl problemin düşük enflasyon olduğunu da belirten Powell’ın: ABD ekonomisinin olumlu bir konumda olmasına karşın, uygun zamanlarda harekete geçeceklerine dair söylemleri kısmen güvercin algı buldu ve Çin’den gelen açıklamalarla birlikte ABD tahvil faizlerinde görülen düşüşler biraz daha devam etti. Akabinde ABD Başkanı Trump’ın Powell ve FED’e yönelik açıklamaları da risk alma iştahına olumlu yansırken, yine Trump’ın: Çin tarifelerine karşılık vereceğine dair ekstra açıklamaları ile fiyatlamalar bir kez daha terse döndü. Diğer taraftan geçtiğimiz hafta ayrıca, Euro Bölgesi’nde son zamanlarda yine artış gösteren lokal risk unsurlarından İtalya konusunda ise, Kuzey Ligi Partisi lideri Matteo Salvini’nin isteği üzerine Salı günü Senato’da yapılan oturum sonrası açıklamalarda bulunan Başbakan Conte: Salvini’yi siyasi menfaatçilikle suçladı ve akabinde de Cumhurbaşkanı Mattarella’ya istifasını sundu ve ülkedeki yeni bir belirsizliğin önü de resmen açılmış oldu. Ancak, Mattarella erken seçim yerine; partilerin diyalog yoluyla yeni bir hükumet kurmasına karar verdi. Özellikle de; geçtiğimiz yıl yapılan seçimlerden 1. Ve 2.sırada çıkan “5 Yıldız Hareketi” ile “Demokrat Parti” arasında yoğunlaşan birinci tur görüşmelerden bir sonuç çıkmazken, umular bu Salı başlayacak olan ikinci tur görüşmelere kaldı. Geçtiğimiz hafta ekonomik takvimde; öncü PMI dataları ve ABD’den gelen bazı konut verileri kritikti. Fransa, Almanya ve Euro Bölgesi’nden gelen İmalat PMI’ları geçtiğimiz ayki kötü gerçekleşmelere göre iyi gelmesine karşın Almanya ve Euro Bölgesi datalarının halen zayıf bölgelerde yer alması tedirginliği canlı tuttu. ABD’de açıklanan öncü İmalat PMI’ı ise 119 ayın en kötüsü olarak kayıtlara geçerek, ülke ekonomisine dair yeni soru işaretlerini beraberinde getirdi. Hafta sonunda gözler Fransa’nın Biarritz kentinde yapılan G7 liderler zirvesindeydi. Özellikle de Donald Trump başta olmak üzere Beyaz Saray cephesinden gelen açıklamalar takip edilirken, ABD Başkanı Trump’ın: Çin’e yönelik gümrük vergileri konusunda pişman olduğuna dair söyleminin Beyaz Saray tarafından: Başkan Trump, Çin’e daha fazla gümrük vergisi uygulamadığı için pişman şeklinde düzeltilmesi ile yeni haftanın ilk işlem gününde, endişeler arttı ve tüm bu gelişmeler yaşanırken kapalı olan Japonya seansının yeniden açılması ile TL ve bazı(CNH, MXN, ZAR) EM(Gelişen Piyasa) para birimleri, emtialar ve borsa endekslerinde 3 Ocak’taki gibi bir “flash crash(sığ piyasada az likidite ile volatil hareket)” şoku yaşandı.Bu hafta, yurt içi tarafta dikkatler öncelikli olarak yine; jeopolitik ve siyasi risklerin yanı sıra, hükumet ile TCMB ve BDDK gibi düzenleyici kurumlardan gelecek olası yeni düzenlemelerde olacak. Açıklanacak olan; Kapasite Kullanım Oranı, İmalat Güveni ve Ekonomik Güven Endeksi gibi ekonomik veriler ve diğer gelişmekte olan piyasalara dair gelişmeler de TL varlıkları üzerinde etkili olabilir. Küresel cepheden; Ticaret Savaşları, İran eksenli gelişmeler ve Brerxit gibi risk unsurları yine önem arz edecek. Ayrıca, Euro Bölgesi’nin; TÜFE oranları, Almanya’nın; IFO Endeksleri, 2.Çeyrek nihai GSYİH Değişimi ve İşsizlik Oranı, ABD’nin de; Dayanıklı Mal Siparişleri, Conference Board Tüketici Güveni, PCE rakamları ve 2.Çeyrek Büyüme oranı gibi önem arz eden datalar da hem ilgili para birimleri hem de küresel fiyatlamalar açısından kritik olacak. Keza, FED ve ECB gibi majör merkez bankalarının sonraki toplantılarında alacağı faiz ve politika kararlarına dair öngörüler de piyasalar üzerinde oynaklıklara neden olabilir.
Geçtiğimiz Avrupa siyasi arenasında artan tansiyon Euro varlıkları üzerindeki baskısını devam ettirdi. Avrupa’nın lokal sorunu haline gelen Brexit sürecine dair belirsizliklere, bölgenin sorunlu ekonomilerinden İtalya’da güven oyu tartışmalarıyla yükselen gerilimde İtalya Başbakanı Conte’nin istifasıyla gündemin ana konuları arasında yer buldu. Almanya Finans Bakanı Olaf Scholz’un ekonomik kriz olması durumunda ekstra 50 Milyar Euro’luk bir harcama gerçekleştirebileceğine yönelik açıklamaları takip edilirken Euro Bölgesi enflasyon rakamlarındaki olumsuz tablo negatif eğilimi destekledi. Diğer taraftan ABD cephesinde ticaret görüşmelerinde hafta boyunca ılıman hava eserken haftanın son işlem gününde Çin’in ABD’ye karşı yaptırım kararları sonrası ipler iyice gerildi ve bu durum paritede yukarı yönlü atakları destekledi. Hafta ortasında yayınlanan FOMC toplantı tutanakları ve haftanın son işlem gününde Jackson Hole sempozyumunda açıklamalarda bulunan FED Başkanı Jerome Powell’ın açıklamaları piyasaların odak noktasındaydı. Yayınlanan metinde, 30-31 Temmuz'da yapılan FOMC toplantısının bugün yayınlanan tutanakları yetkililerin Trump yönetiminin ticaret politikasının yarattığı belirsizliğin yakın zamanda ortadan kalkmayacağına inandıklarını ortaya koydu. Tutanaklarda, "Katılıcıların çoğu bu toplantıda, son aylardaki ekonomik görünümün gelişimine yanıt olarak para politikası duruşunun tekrar ayarlanması çerçevesinde 25 baz puan indirim önerdiler" ifadeleri yer aldı. Öte yandan Jackson Hole sempozyumunda açıklamalarda bulunan Powell’ın güvencin tonda yaklaşımı Eylülde düzenlenecek toplantıda faiz indirim ihtimalini artırdı. Bu hafta ise ticaret savaşları gibi küresel risk unsurlarının yanı sıra Avrupa Bölgesi’nin siyasi kanadında Brexit ve İtalya seçimlerine dair gelebilecek haber akışları paritedeki hareketliliği artırabilir. Keza veri akışında ise Almanya Gayri Safi Yurtiçi Hasıla ve İşsizlik rakamları ile ABD cephesinde Tüketici Güveni, Gayri Safi Yurtiçi Hasıla dataları takip edilecektir.
Teknik Seviyeler;
Destekler: 1.1080, 1.1010, 1.0985, 1.0940, 1.0900
Dirençler: 1.1165, 1.1220, 1.1260, 1.1280, 1.1330
Jeopolitik taraftaki yumuşama ile birlikte bir süredir pozitif ayrışan TL varlıkları, geçtiğimiz hafta siyasi tarafta yaşanan gelişmelerin yanı sıra TCMB’nin zorunlu karşılıklara kredi büyüme hızı kriteri getirmesiyle birlikte baskı altında kaldı. TCMB yaptığı hamlede zorunlu karşılık oranları ve zorunlu karşılıklara ödenen faiz oranlarını (nemalandırma), zorunlu karşılıkların finansal istikrarı destekleyecek şekilde makro ihtiyati bir araç olarak daha esnek ve etkin kullanılması için değiştirdiğini açıkladı. Bu değişiklikle birlikte yüksek kredi büyüme hızına ulaşan bankalar artık yüzde 7 yerine yüzde 2’lik karşılık ayırabilecek. (kredi büyümesi yüzde 10 ile yüzde 20 arasında (referans değerler) olan bankalar için). Bu orana ulaşamayan bankalar ise hali hazırdaki yüzde 7’lik oranda karşılık ayıracak. Ayrıca kredi büyüme hızına ulaşan bankalar zorunlu karşılıklar üzerinden artık yüzde 15’lik bir faiz oranı kazanacak(Eski oran yüzde 13). Bu oranı tutturamayan bankalar ise yüzde 5 üzerinden nemalandırılacak. Yapılan bu adım özellikle kamu bankaları adına olumlu gözükse de özel sektör bankalarının bu büyüme hızına ulaşma ihtimali şuan için oldukça düşük. Ayrıca sorunlu kredilerin en üst seviyede olduğu bu ortamda bankaların bu oranı tutturmak için vereceği yeni kredilerde ilerleyen dönemde sorun yaratabilir. ABD tarafında ise ticaret savaşlarına yönelik gelişmelerin yanı sıra Jackson Hole Sempozyumu ön plandaydı. Hafta boyunca ticaret savaşları cephesinden gelen ılımlı mesajlar, son gün yerini karşılıklı restleşmelere bırakırken hem Çin tarafının ek gümrük uygulaması hem de Trump’ın bu uygulamaya cevap vereceğini bildirmesi gerilimi yeniden arttırdı. Ancak yine Trump’ın: Çin’in tarifelerine karşılık vereceğine dair ekstra açıklamaları tedirginliğe neden olarak kurda yeniden yukarı yönlü ataklar oluştururken, asıl etkiyi ise 3 Ocak!ta olduğu gibi bugünkü Asya seansında Japon piyasalarının açılması ile gördük. Ticaret Savaşları endişeleri kaynaklı olarak TL ve bazı gelişen ülke para birimlerinde görülen pozisyon kapatmalar 3 Ocak günü olduğu gibi kurda bir “flash crash” oluşmasına neden oldu. Bu haftanın gündeminde de yine yurtiçinde siyasi ve jeopolitik risklere dair haber akışları olacak. Yurtdışında ise ticaret savaşları başta olmak üzere küresel risk algısını değiştirebilecek konulara yönelik gelebilecek ekstra açıklamaların yanı sıra ABD büyüme verisi gibi önemli veri akışları takip edilecek. Ayrıca majör merkez bankalarından gelebilecek açıklamalar tahvil piyasasında yaşanacak hareketler ile birlikte izlenecek.
Teknik seviyeler;
Dirençler; 5.8350, 5.8665, 5.9000, 5.9415
Destekler; 5.7850, 5.7500, 5.7050, 5.6540
İngiltere'de İşçi Partisi'nin anlaşmasız Brexit'in önüne geçilmesi için önerdiği Boris Johnson hükümetinin düşürülmesi ve Jeremy Corbyn liderliğinde birlik hükümeti kurulması planına tepkiler devam ederken Muhafazakar Parti'nin muhalif parlamenterlerinden Dominic Grieve yaptığı açıklamada, Corbyn'in bir birlik hükümetine liderlik edemeyeceğini ancak anlaşmasız Brexit'in engellenmesi için İşçi Partisi ile işbirliği yapacağını söyledi. Jeremy Corbyn ise anlaşmasız Brexit’i durdurmak için ellerinden gelenin yapacaklarını yeniledi. Öte yandan hafta içinde AB Komisyon Sözcüsü’nden gelen deklarasyonlarda Brexit’in en büyük kaybedeninin İngiltere olacağı ve AB’nin her türlü olasılığa hazır olduğunu iletmesi önemliyken anlaşmasız Brexit’in hiçbir zaman AB’nin tercihi olmadığını da savundu. Hafta sonu yapılan G7 Zirvesi öncesinde Almanya Başbakanı Merkel ve İngiltere Başbakanı Johnson’un Bacstop konusunda izleyecek bir orta yol bulabiliriz şeklindeki söylemleri ise düzenli Brexit’e dair umutları artırması ile paritede yukarı yönlü atakları beraberinde getirdi. ABD tarafında ise hafta sonuna doğru tekrar alevlenen ticaret savaşları ve FED-Trump atışmaları gündeme damga vurmuş durumda. Önce Çin’in ABD mallarına ek gümrük vergisi getirmesi ardında ise Trump’ın bu uygulamaya karşılık verileceğini iletmesi piyasalarda endişeye sebep olurken Jackson Hole toplantısında da FED Başkanı Powell’in; ‘’ABD ekonomisinin daha yüksek faiz oranlarına ihtiyaç duyduğu önermesi genel olarak doğrulandı’’ sözleri Trump’ın derin eleştirilerine sebep oldu. Paritede bu hafta da Brexit ve ticaret savaşlarına ilişkin gelişmeler fiyatlamada etkili olabilirken veri akışında da ABD 2.çeyrek öncü büyüme rakamı, Ağustos ayı tüketici güveni ve Temmuz ayı askıda konut satışları takip edilecek.
Teknik seviyeler;
Dirençler; 1.2310-1.2380-1.2410-1.2480-1.2525
Destekler; 1.2200-1.2165-1.2100-1.2050-1.2000
ABD-İran arasında yaşanan gelişmeler petrol fiyatlarını etkilemeye devam ediyor. Haber akışında İran, ABD yaptırımlarına karşı taahhütlerini azaltma adımlarından üçüncü adımın diğerlerinden daha güçlü olacağını ve ABD’nin bu bağlamda zarar göreceğini açıklamaları endişe yarattı. Bu durum her ne kadar arz sıkıntısının tekrar gündeme gelmesine neden olsa da Amerikan Petrol Enstitüsü (API) haftalık ham petrol stokları -3.5 milyon varil azalış kaydederken veride 10 haftadan bu yana art arda daralma yaşanması da pozitif hareketleri destekledi. Keza Enerji Bilgi İdaresi (EIA) ABD Ham Petrol Stokları datasındaki -2.700 milyon varillik azalışta bu bağlamda genel hareketin devamlılığı açısından önemliydi. Ancak her ne kadar haftanın son işlem gününe kadar petrol fiyatlarında pozitif eğilim sürmesine karşın geçtiğimiz Cuma günü Ticaret savaşları cephesinde ABD ve Çin arasında karşılık yaptırım kararları gerilimin artmasına neden olurken petrol fiyatları açısından değer kayıplarını beraberinde getirdi. Çin’in, bazı ABD ürünleri üzerindeki ithalat gümrük tarife oranlarını yükselteceği, yeni uygulanacak gümrük tarifeleri 75 Milyar Dolar değerindeki ürünü kapsadığı belirtildi. Bununla birlikte bu uygulamanın 1 Eylül-15 Aralık döneminde gerçekleştirileceği açıklanırken dikkatler ABD tarafından gelecek açıklamalarla birlikte gerilimler daha da yükselmesi petrol fiyatları üzerinde belirleyici unsur olarak karşımıza çıkabilir. Bu hafta ise ekonomik takvimde ABD Ham Petrol Stokları takip edilecekken küresel risk unsurlarından Ticaret Savaşları, İran Nükleer Anlaşması gibi konulara dair gelebilecek haber akışlarının yanı sıra OPEC ve OPEC+ ülkelerden gelebilecek açıklamalar kritik olabilir.
Teknik Seviyeler;
Destekler: 59.10, 58.60, 58.00, 57.50, 56.75,
Dirençler: 60.00, 60.70, 61.50, 62.20, 62.60
ONS ALTIN
ABD Başkanı Donald Trump ve diğer Beyaz Saray yetkililerinin geçtiğimiz haftanın açılışında; Çin ile yapılan ticari görüşmelerin iyi gittiğine dair söylemlerinin küresel risk alma iştahına olumlu yansıması borsalara alım getirirken, Ons Altın’ın da aralarında bulunduğu güvenli liman varlıkları üzerinde ise satış baskısına neden oldu. Huawei’ye 90 gün önce tanınan ABD şirketlerinden geçişi tedarik hizmeti alma hakkının 90 günlüğüne daha uzatılacağına yönelik ABD Hazine Bakanı Willbur Ross’tan gelen açıklamalar ile beklenenin aksine ABD’de resesyon ihtimalinin zayıf olduğu ve yine Almanya’nın böyle bir risk ile karşılaşması halinde ekonomiyi canlandırmak için 50 Milyar Euro’luk fonun hazır olduğuna dair haber akışları da global risk alma iştahına olumlu yansıyan ve bu bağlamda Değerli Metal’e satış getiren unsurlardandı. Ancak haftanın son işlem gününde Çin’in bazı ABD ürünleri üzerindeki ithalat gümrük tarife oranlarını yükselteceği, yeni uygulanacak gümrük tarifeleri 75 Milyar Dolar değerindeki ürünü kapsadığı yönündeki açıklamalar ve sonrasında ABD Başkanı Donald Trump’ın misilleme yapacağını kaydetmesi ile risk iştahının yeniden düştüğünü ve altın fiyatlarının tırmanışa geçtiğini söyleyebiliriz. Bununla birlikte FED Başkanı Powell’in Jackson Hole’de yaptığı konuşmada faiz indirimine ilişkin bilgi vermezken ekonominin FED hedeflerine yakın seyrettiğini vurgulaması Trump’ı epeyce sinirlendirmişe benziyor. Nitekim konuşma sonrası görüş bildiren Trump, asıl düşmanlarının Çin mi FED mi olduğu sorusunu yöneltirken FED’i hiçbir şey yapmamakla suçlamaya devam etti. Yeni güne de, Japonya piyasasının açılışında; TL, MXN, ZAR gibi bazı gelişen ülke para birimlerinde yaşanan “flash crash”in etkisiyle güvenli liman varlıklarına gelen taleple başlayan Ons Altın, 1555 seviyesini test etti. Bu haftanın gündeminde ise ticaret savaşları başta olmak üzere küresel risklere dair gelişmeler yine ön planda olmaya edebilir. Ekonomik takvimde ise ABD GSYİH gibi önemli veri akışlarının yanı sıra majör merkez bankası yetkililerinin açıklamaları takip edilecek.
Teknik seviyeler;
Dirençler; 1532, 1539, 1545, 1550, 1555
Destekler; 1526, 1520, 1515, 1507, 1500
