- Çin'in COVID-19 karantinaları konusunda değişkenliği ham petrol tacirlerini zorluyor
- Pekin'in Eylül ayı petrol ithalatı yıllık bazda (YoY) %2 düşüşle günlük 9,79 milyon varil oldu
- WTI 90 doların ve geçen haftanın zirvesi 87,14 doların altında kalırsa daha fazla zayıflık görülebilir
- Perşembe günü ABD 3. Çeyrek GSYİH öncül verileri yayımlanacak
Çin'in bir adım ileri iki adım geri hareket eden petrol talebil ile ABD Merkez Bankası'nın faiz artırım motorunun daha ne kadar çalışacağına dair belirsizlik, bu hafta ham petrol fiyatlarındaki yukarı yönlü hareketi duraklatabilir.
OPEC+'ın üç hafta önce aldığı günlük 2 milyon varillik (bpd) üretim kesintisi kararının ham petrol fiyatlarını sadece bir haftada %17 yükseltmesinden bu yana, boğalar neredeyse hiçbir ilerleme kaydedemedi. Bunun en önemli nedenlerinden biri de Çin.
Çin'in korona virüs kısıtlamaları konusunda "Evet, normale geri dönüyoruz" ile "COVID için tekrar kapalıyız" arasında gidip gelmesi, dünyanın en büyük petrol ithalatçısından talep netliği arayan ham petrol tacirlerinin işlerini zorlaştırıyor.
Çin'in petrol boğaları için hayatı olması gerekenden daha zor hale getirmedeki rolü Pazartesi günü yine net bir şekilde görüldü; Pekin'in oldukça gecikmeli şekilde yayımladığı ticaret verileri, sıkı COVID-19 politikası ve yakıt ihracatı kısıtlamalarının tüketimi baskılaması nedeniyle Eylül ayında talebin cansız kaldığını gösterdi.
ING analistlerinin bir notuna göre, ülkenin 3. çeyrek GSYİH verilerinde görülen beklenenden daha iyi bir büyümeye rağmen sıfır vaka politikası ve emlak krizine ilişkin belirsizlik büyüme yanlısı önlemlerin etkinliğini zayıflattı.
Veriler, Çin'de Xi Jinping'in Pazar günü emsal teşkil edecek bir şekilde üçüncü liderlik dönemini garantileyerek Mao Zedong'dan bu yana ülkenin en güçlü yöneticisi olarak yerini sağlamlaştırmasından bir gün sonra geldi.
Pazartesi günü açıklanan gümrük verilerine göre, bağımsız rafinerilerin zayıf marjlar ve sönük talep nedeniyle üretimlerini azaltmaları nedeniyle Çin'in Eylül ayı ham petrol ithalatı Ağustos ayına göre artış göstermesine rağmen, yıllık bazda (YoY) %2 düşüşle 9,79 milyon varile geriledi.
Avustralya-Yeni Zelanda bankası ANZ'nin analistleri, Reuters tarafından paylaşılan bir yorumda, Çin'in petrol tüketiminin bel kemiği olan bağımsız rafinerilerin devam eden karantina uygulamalarının talep üzerinde baskı oluşturması nedeniyle artan kotaları kullanamamasından duydukları hayal kırıklığını dile getirdi.
ANZ analistleri, Çin talebindeki düşüşün "düşen rafineri marjları ve ürün ihracatı kısıtlamaları nedeniyle daha da kötüleştiğini" söyledi.
Pazartesi günkü Asya seansında, New York'ta işlem gören WTI 83,64 dolarda seans dibini gördükten sonra 1,21 dolar ya da %1,4 düşüşle varil başına 83,84 dolar seviyesindeydi.
SKCharting.com'un baş teknik stratejisti Sunil Kumar Dixit şunları söyledi:
"WTI 200 günlük basit hareketli ortalama olan 90 doların ve bir önceki haftanın zirvesi olan 87,14 doların altında işlem gördüğü sürece, kısa vadeli baskı fiyatları 81 doların yeniden test edilmesi için aşağı çekebilir ve bunun altında 78 ila 76 dolara kadar bir düşüş bekliyor."
Londra'da işlem gören Brent ise %1,3 düşüşle varil başına 90,16 dolardan işlem gördü. Daha önce, küresel gösterge ham petrol 90 dolar desteğinin altına inerek seansın en düşük seviyesi olan 89,05 dolara ulaşmıştı.
Geçtiğimiz üç hafta boyunca ham petrol fiyatları üzerindeki diğer önemli baskı kaynağı da Fed ve Fed'in yaptığı faiz artırımlarının süresi ve yoğunluğu oldu. Burada, merkez bankasının kendisi ne istediği konusunda oldukça net: Enflasyon ya %8'den %2'ye geri dönecek, ya da faiz artırımları devam edecek. Piyasayı bir uçtan diğer uca savuran ise, Fed'in faiz artırımlarının bitip bitmediği ve bir sonraki turda ne kadar kötü ya da iyi olacağı konusunda sürekli spekülasyon yapan tacirler.
Örnek olay: Cuma günü, Fed'in ülkedeki enflasyon kontrol altına alana kadar geri adım atmayacağına dair niyetini net bir şekilde belirtmesine rağmen, bankanın gelecek yıl faiz artışlarını yavaşlatacağı veya tamamen durduracağına dair yeni spekülasyonlar.
Petrol boğaları, WTI'ın 130 doların biraz üzerine çıktığı ve Brent'in neredeyse 140 dolara ulaştığı Mart ayındaki agresif yükseliş ivmesini yeniden yakalamayı umuyor. Bahisler, G7'nin Rus petrolüne fiyat sınırlamasını yürürlüğe koyarak küresel arzı daha da sıkıştıracağı Aralık ayının bunun için uygun bir ay olacağı yönündeydi.
Ancak Reuters'in Cuma günü yayınladığı bir habere göre, ABD'nin Moskova'nın savaş gelirlerini kısıtlamak amacıyla bu tür sevkiyatlar için geçişi kısıtlama çabalarına rağmen, Rusya petrolünün çoğunu sevk etmek için yeterli tankere sahip ve fiyat sınırını büyük ölçüde aşabilecek bir konumda.
Haberle birlikte, tacirler aynı zamanda ABD'de bir resesyon endişelerinin yanı sıra Fed'in 2 Kasım'da yapacağı faiz artırımını ve Çin'in normale dönmeye açık olup olmayacağını düşünürken hem Brent, hem de WTI'da dalgalanmalar yaşandı.
Ekonomik veri cephesinde, ABD Perşembe günü üçüncü çeyrek GSYİH'sine ilk bakışı yatımlayacak ve ekonominin yılın ilk yarısında art arda iki çeyrek daralmanın ardından yıllık bazda 2.1% oranında büyümesi bekleniyor.
Ekonomik takvim ayrıca Fed'in tercih ettiği enflasyon ölçütü olan çeki̇rdek ki̇şi̇sel tüketi̇m harcamalari endeksi̇ ile kişisel gelir ve harcama verilerini de içeriyor. Yatırımcılar ayrıca dayanıklı mal siparişleri, ilk işsizlik başvuruları ve tüketici güveni verileriyle birlikte yeni ve bekleyen konut satışları rakamları yoluyla konut piyasasına ilişkin raporları alacaklar.
Fed üyeleri, 1-2 Kasım tarihlerinde gerçekleştirecekleri ve faiz oranlarını dördüncü kez 75 baz puan artıracaklarına kesin gözüyle bakılan toplantı öncesinde geleneksel sessizlik dönemine girecek.
Ayrıca faiz artırımı cephesinde, Rusya'nın Ukrayna'daki savaşının enflasyonu artıran ve büyümeyi vuran bir enerji krizini körüklemesi nedeniyle euro bölgesinde resesyon ihtimalinin belirmesine rağmen Perşembe günü ECB tarafından 75 baz puanlık ikinci bir faiz artırımı yapılması kesin gibi görünüyor.
Euro bölgesi̇ enflasyonu neredeyse %10 ile ECB'nin %2'lik hedefinin çok üzerinde seyrederken, resesyon riskleri artıyor olsa da yavaşlama konusunda pek bir niyet bulunmuyor.
Perşembe günkü politika toplantısı öncesinde, Pazartesi günü açıklanacak olan Ekim ayı PMI verileri Euro bölgesinin üçüncü çeyrek sonunda daralma bölgesine daha da kayıp kaymadığını gösterecek.
Bu arada, Cuma günü açıklanacak revize edilmiş üçüncü çeyrek GSYİH rakamlarının Fransa'da büyümenin yavaşladığına ve Almanya'da bir daralmaya dair kanıtlar göstermesi bekleniyor.
Açıklama: Barani Krishnan, piyasa analizlerine çeşitlilik getirmek için kendi görüşleri dışında bir dizi görüş kullanır. Tarafsızlık adına bazen karşıt görüşler ve piyasa değişkenleri sunmaktadır. Hakkında yazdığı emtia ve menkul kıymetlerde pozisyon sahibi değildir.