Türk lirası, bu sabah dolar karşısında 9,03 seviyesine gerileyerek tarihi düşük seviyeyi gördü. Kurun bu yıl içindeki yükseliş oranı %21,5. Bu yükselişte elbette dolardaki yükselişin ve küresel belirsizliğin etkisi var, fakat en büyük pay TL'deki kayıp. TL'nin en çok değer kaybeden para birimlerinden olmasının en büyük nedeni ise para politikasındaki tutarsızlık.
Kavcıoğlu'nun TCMB Başkanı olması sonrası ilk PPK toplantısında politika faizi sabit tutularak sıkı para politikasının korunacağı belirtildi. Ardından enflasyon raporundaki hedef göz önüne alındığı belirtilerek sıkı duruşa devam edileceği belirtildi. Bu süreçte merkez artan enflasyon ve döviz kuruna karşın faizi sabit tutarak sıkı duruş sergilemeye çalıştı, fakat Cumhurbaşkanının faiz indirim talebini çok defa yineledi. Hatta tarih verdi ve Temmuz-Ağustos döneminde faiz indirimi için Kavcığlu ile konuştuğunu söyledi.
Eylül ayına geldiğimizde talebin yerine getirilmesi için önce manşet enflasyondan çekirdek enflasyon söylemine geçildi, çünkü kurul, enflasyon üzeri faiz politikası yürüterek TL'yi korumak istiyordu, ama enflasyon faizi geçmişti. Çözüm çekirdek enflasyonda bulundu ve ardından da faiz indirimi yapıldı.
Kavcıoğlu'nun dün meclisteki konuşmasında yer alan iki açıklaması oldukça dikkat çekti. İlki faiz indirimi sürpriz olmadı, biz gerekli mesajı verdik dedi. Aslında haklı, çünkü kendisinin başkanlık görevine getirilmesinin sebebi faiz indiriminin yapılmasıydı. Dolayısıyla her toplantıda faiz indirimi olasılığı vardı, fakat ilk toplantılarda risklere dikkat çekilmesi ve faiz artışı yapılmasa da sabit tutularak korunmaya çalışılması bile piyasalarda kötünün iyisi olarak görüldü. Derken göstergeler faiz indirimi olasılığını giderek zorlaştırırken isteğin yerine getirilmesi için faiz indirildi. Zaten çekirdek enflasyon açıklamasıyla bu beklenti oluşmuştu ki tepki de kurun 8,26'dan itibaren yükselişe geçmesiyle kendini gösterdi.
Kavcıoğlu, kurdaki yükselişin faiz indirimiyle ilgisi yok dedi, yani küresel bir durumdan kaynaklanıyor. Bunun cevabını grafikle vermek istiyoruz. İlk hareket enflasyondaki söylem değişimi, sonrası faiz indirimi ve en son rekor da bu söylemleri kapsıyor. Yani faiz indirimiyle doğrudan ilgili bir fiyatlama var. Başkanın bu açıklamaları piyasalarda son derece tepki aldı ve faiz indiriminin devam edeceği beklentisi de kuvvetlendi. Dolayısıyla kurun neden yükseldiğinin sebepleri de oldukça açık ve bu duruş sürdükçe kurdaki yükselişin de sürmesi şaşırtıcı olmayacaktır.
Jeopolitik risk ve diplomasi kaynaklı sorunlarla çok defa tansiyonun yükseldiğini biliyoruz ve Cumhurbaşkanının dün Suriye üzerinden yaptığı açıklamaların da kurdaki yükselişte etkisi var, fakat , yükselişin hızının nedeni ise önce para politikası. Yani bu sorun sürdükçe her olumsuz haber sadece TL'deki kaybı hızlandırıyor.
Biz 8,74'ün aşılması ve son haftalardaki fiyatlamayı göz önüne alarak 8,8940 üzerinde 9,09'u ilk önemli direnç olarak izliyoruz. Bugün 9,03 zirveden gelecek düşüşlerde bu destek korunursa alımlar hızlanmaya devam edebilir.
! Mevcut süreçte teknik seviyelerin öneminin azaldığı bir durum söz konusu, çünkü anlaşılır ve sürdürülebilir bir politika izlenmiyor, bir söz bir açıklama ile durum bambaşka bir hale gelebiliyor. Böylesi durumlarda tekniğin güvenilirliği de düşük oluyor. Tüm dinamikleri de hesaba katarak şunu belirtmek isteriz ki kurdaki oynaklığı azaltacak en önemli faktör, TL'yi etkileyen ve güven kaybına neden olan bozulmaları düzeltmek olacaktır.