ABD Senatosunda Georgia eyaleti için ayrılan iki koltuğun sahibini belirlemek üzere yapılan ikinci tur seçimleri ülke siyasetindeki dengelerin belirlenmesi açısından dikkatle takip edilmekte olup, kaynaklara göre oy sayımının %80-%90 kısmı tamamlanmış ve Cumhuriyetçilerin önde olduğu görülmüştür. Fakat Demokratlar kendilerinin güçlü olduğu bölgelerin henüz sayılmadığı iddiaları devam etmektedir. Sayılar üzerinden gittiğimizde mavi dalganın olmadığı bir seçim sonucu bugün fiyatlanacak olup, dengeli bir demokrasi seçeneği fikri aslında pek de olumsuz şekilde yansımaması gerekir.
Diğer taraftan petrol fiyatlarındaki yükseliş piyasaların gündeminde yer alırken, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ve OPEC dışı bazı üretici ülkelerden oluşan OPEC+ grubu toplantısı ardından alınan kararların pozitif fiyatlamayı desteklediği görülmektedir. Söz konusu toplantının ardından Rusya ve Kazakistan gelecek iki ay süresince petrol üretimlerini artıracağını bildirirken, Suudi Arabistan OPEC+ grubunun ekonomisini korumak şubat ve martta gönüllü olarak günlük 1 milyon varillik ek petrol üretim kesintisi uygulayacaklarını duyurdu. Fiyatlardaki yükselişin arz kaynaklı olması nedeniyle piyasa algısına etkisi daha sınırlı olacaktır.
Dünya Bankası, Küresel Ekonomik Beklentiler Raporu'nun Ocak 2021 sayısını yayımlarken, rapor içerisinde Türkiye ekonomisinin 2020 yılı tamamında, daha önce %3,8 küçüleceğini tahmin edilirken, %0,5 büyüyeceğini öngörüldü. Ayrıca küresel ekonomi için yapılan tahminlerde 2020 yılı için %4,3 küçülme, 2021'de %4 ve 2022'de %3,8 büyüme beklendiği kaydedildi.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından yapılan enflasyon değerlendirmesi dün açıklanırken, gıda tarafında yıllık enflasyonunda baz etkisi kaynaklı düşüşe karşın döviz kurunun gecikmeli etkileri ile uluslararası tarımsal emtia fiyatlarının seyrinin, endeksteki yükselişte etkili olduğu belirtilmiştir.
Küresel piyasalara bakıldığında, Avrupa borsaları dün satıcılı seyir izlerken, ABD endeksleri ise günü yükseliş ile tamamlamıştır. Diğer yandan ABD vadeli endekslerine bakıldığında seçim sonuçlarına yaklaşılırken negatif baskının ön planda olduğu görülmektedir. VIX korku endeksi 25,34 seviyesine gerilerken, Dolar Endeksi ise 89,58 neredeyse üç yılın en düşük seviyelerinde zayıf seyrini sürdürmektedir. Asya tarafına baktığımızda, hisse senedi piyasalarında satışların etkili olduğu görülmektedir.
Bist 30 endeksine baktığımızda, dün yaşanan geri çekilmeye rağmen 1615-1650 seviyesi arasındaki fiyatlamanın devam ettiği görülmektedir. 1615 destek seviyesi üzerinde kalındığı sürece trend eğiliminde bir değişimden bahsetmemiz zor gözükmektedir. 1650 seviyesinin aşılması durumunda ise1675 seviyesi hedef konumuna gelecektir.
Dolar/TL tarafına baktığımızda negatif görünüm içerisinde 7,38 ve 7,50 seviyeleri arasında fiyatın yataylaşmaya başladığı görülmektedir. Aşağı yönlü gevşemenin devamı için 7,38-7,28 seviyeleri aşağısına doğru kalıcı bir hareketlenme gerektiği söylenebilir. Yukarıda 7,50-7,60 direnç bölgesinin aşılması durumunda ise kur beklentilerinde değişim olacaktır.
Herkese iyi günler ve iyi seanslar dilerim.
Emrah Parlan