ABD 10 yıllık tahvil faizleri geçen hafta bir yılın zirvesine çıktı, piyasalarda vadeli fiyatlamalar ise Fed’in tahmininden daha erken faiz artışına başlayacağı yönünde. Geçen haftaki raporumuzda faizlerin Fed’e rağmen mi yükselip yükselmediğinin önemine dikkat çekmiştik. Son haftadaki hareketlilikle Japonya, Avustralya ve Yeni Zelanda tahvillerinde oynaklık arttı. İlk tepki RBA’dan geldi, banka uzun vadeli tahvil alımını artırdı. Merkez bankalarının oynaklık istemediği aşikar ve piyasalara sunulan bu bol para ile de finansal sektörde yükselişlerin sürmesi reel sektörde de toparlanmanın başlaması hedefleniyor. Bu noktada aşılanma hızı da etkili ve ABD, Johnson&Johnson firmasının aşısına acil durumlar için onay verdi.
Teşvik paketinde ise meclis 1,9 trilyonluk desteği onayladı, şimdi sıra senatoda ve ayın ilk yarısında senatoda oylama yapılacak. İlk aşamanın sorunsuz atlatılması da piyasaları destekledi. Lakin enflasyondaki yükseliş fiyatlamalarda tetikte bekleyen bir durum ve bunu destekleyecek her veri de yeniden bir oynaklık demek.
ABD Dolar Endeksi, oldukça küçük adımlarla toparlanma göstermeye devam ediyor, aylık bazda baktığımızda Ocak ve Şubat pozitif kapandı, ancak seviye henüz 100 günlük hareketli ortalamanın altında. 92,0 seviyesi ve üzerinin hissedilir bir etki yaratmaya başlamasını bekliyoruz, şimdiki seviyeler küresel piyasalardaki yükselişte zayıf kalıyor. Geçen hafta sert düşüş yaşayan gelişen ülke paraları haftaya yükselişle başladı. Geçen hafta en çok kayıp verenlerden olan TL, bugün %2 yükselişte. TL’nin en ufak olumsuz gelişmelere verdiği tepki oldukça kırılgan olduğunu bir kez daha gösterdi.
Bugün açıklanan rakamlara göre Türkiye ekonomisi 2020’yi %1,8 büyüme ile tamamladı. Oransal olarak ne kadar büyüdüğünden ziyade kişi başına düşen gelirdeki azalma, enflasyondaki artışın gelir üzerinde yarattığı tahribat ve işsizlik oranındaki yükseliş vatandaşın ne kadar zorlandığını yeterince gösteriyor. Özellikle genç işsizlik oranındaki artış ve iş aramaktan umudunu kesenler en endişe verici bir durum olurken enflasyonun Şubat’ta da yükselmeye devam etmesini bekliyoruz. Bugün açıklanan İstanbul Enflasyon verisi de bunu teyid ediyor. %15,5’e yakın bir enflasyon beklenirken Şubat ayı yükselişte de son olmayacak gibi görünüyor. Yaz dönemine kadar gıda başta olmak üzere temel tüketim kalemlerindeki fiyat artışı sürecek. Ancak %17 oranındaki faiz şimdilik enflasyonda bu seviyeleri koruyor. Dolayısıyla merkezden gelecek toplantıda faiz artışı ihtimali düşük, ancak biz bu yıl içinde merkezin bir kez daha faiz artışı yapma olasılığını güçlü görüyoruz.
Dolar kuru ve bankacılık endeksi haftaya nasıl başladı?
USD/TRY kuru geçen haftaki atağın ardından bugün %2 düşüşte. Kurda 7,20-7,0 aralığında dengelenme beklediğimizi tekrar belirtelim. Ancak bu kısa vadedeki dengelenme bölgesi, kurda orta vadede yükselişin halen canlı olduğunu gösterir, dolayısıyla 6,80 desteğine gerileme olsa da trend olarak düşüşten bahsedebilmemiz için TL’nin güçlü olumlu gelişmelere ihtiyacı var.
Riski bulduğumuz seviyeye inen BİST Bankalar aya iyi başlasa da oldukça zayıf bölgede işlem görüyor. Sene başı itibarıyla %12 gerileyen endekste 1.500 puan altını zayıf bölge, 1.398 puan altını ise satış baskısının arttığı seviye olarak takip ediyoruz. Geçen hafta 1.300 puan tabanına doğru gerileyen endekste bu haftaki kapanışın 1.398 puan üzerinde olması yeniden 1.425- 1.450 aralığına doğru toparlanma sağlayabilir. Ancak henüz güçlü ve güvenilir yükselişten bahsedemiyoruz.
