BU KAMÇIYA YİĞİT DAYANMAZ

Yıl: 2003

Hane halkı finansal yükümlülükleri: 8 milyar TL
Hane halkı finansal varlıkları: 156 milyar TL

YIL:2012 -1Ç itibariyle

Hane halkı finansal yükümlülükleri: 211,4 milyar TL
Hane halkı finansal varlıkları: 526 milyar TL

Yukarıdaki rakamlar hazine müsteşarlığının bağlı olduğu Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu BDDK’nın finansal piyasalar raporundan alınmıştır. Yukarıdaki rakamlar diyor ki, Türkiye'de finansal borçlarının finansal varlıklarına oranı son 9 yılda 10 kat’a yakın büyüme göstermiştir.

2003 yılında finansal varlıklarının sadece %5’i kadar finansal borcu bulunan hane halkının yükümlülüğü aradan geçen 9 yılda yüzde 40 seviyesine ulaşmıştır.

Daha düz anlatayım.

2003 yılında 156 milyar TL finansal varlığı olan hane halkının 2012 1Ç itibariyle 526 milyar TL finansal varlığı olmuş. Yüzdesel olarak %237 yani 2,3 kat artmış.

2003 yılında 8 milyar TL finansal yükümlülüğü olan hane halkının 2012 1Ç itibariyle 211,4 milyar TL finansal yükümlülüğü olmuş. Yüzdesel olarak %2,542 (ikibin beşyüz kırk iki) yani 25 kat artmış.

Bu hesaba göre birkaç yıl içerisinde finansal varlıklar, finansal borçlara eşitlenecek.

Yukarıdaki cümlenin çözümlemesini yapma gereği duymuyorum.

Neden böyle oldu.?

Evet bu sorunun cevabını yine hazine müsteşarlığının bağlı olduğu BDDK vermiş.

Derler ki;

…hanehalklarının toplam finansal yükümlülüklerinde görülen artış, devam etmektedir.
Hane halkları finansal varlıklarının daha fazla BÜYÜMEMESİNDE, genel tasarruf oranlarının ve azalan getirilerin rolü bulunmaktadır.

Hane halkı gelirinin yüzde 50’ye yakını maaş ve ücret, yüzde 20’ye yakınının ise emekli aylığı olduğu ülkede BDDK hane halkı finansal varlıkların büyümemesinde gelirlerin rolü bulunmaktadır diyor. Doğru söylüyor.

Bende diyorum ki yukarıdaki tabloya göre borçlanma ve gelirin büyüme hızlarındaki bu büyük fark, halkın hızla borç bataklığına doğru sürüklenmekte olduğunu gösteriyor…

Halkın kendi enflasyonu karşısında kayda değer bir artış sağlanamayan gelirlerin yansıması da işte kredi kartı istatistiklerinde gizli.

Yukarıda ki 211,4 milyar TL tutarındaki toplam finansal yükümlülüğün tüketici kredilerindeki payı yüzde 85’e yakın.

Bankalararası Kart Merkezi (BKM)’nin verilerine göre, kredi kartı başına işlem tutarı son yıllarda artış göstermektedir. Bu halkın her alışverişte kredi kartlarına mahkum olduğunu göstermektedir.

Çözümü, iş gücü piyasasının gelişmesinde, işsizlik sorununun çözümünde, maaş ve ücret artışında geçmektedir. Aksi durumda tasarrufları yukarı taşımak mümkün değildir…

Size tavsiyem, önümüzde çetin geçecek yıllar var, kötü günler için tasarruflarınıza dikkat etmeniz olacaktır.

Sevgilerimle
Esra YILMAZ
@yilmazesray