ABD Merkez Bankası Fed, dün faizi beklendiği gibi 25 baz puan artırdı. Piyasalar Fed’in enflasyonun seyrini ve tahminlerden iyi gelen verileri nasıl değerlendireceğini merak ediyordu. Fed Başkanı Powell, Aralık toplantısından farklı bir şey söylemedi. Enflasyonun düşme isteğinden emin olmak istediklerini ve şimdilik sıkı para politikasından dönülmeyeceğini, bir ya da iki faiz artışı daha yapıldıktan sonra bir süre izlemede kalacaklarını söyledi. Bu yıl içinde faiz indirimi olasılığının ise şimdilik gündemde olmadığını yineledi Powell. Ancak piyasalar Powell’ın açıklamalarına inanmadı demek yanlış olmaz.
Piyasalar birinci elden yapılan açıklamalara rağmen Mart’ta 25 baz puanlık faiz artışı ise oranının %5’e çıkarılmasını ve bunun son faiz artışı olmasını bekliyor. Dahası Fed’in düşündüğü kadar da bir bekleme olmadan yıl içinde faiz indiriminin başlayacağı görüşü oldukça kuvvetli. Bu konuda en büyük destek ise gerileyen enerji fiyatları ve enflasyon olurken büyümeye dair verilerdeki iyimserlik de cabası.
Fed temkinli olmak istiyor, ancak piyasaları bu konuda ikna edemediği için endeksler açıklama sonrası yükselişe geçti. Euro, dolar karşısında 1,10’a çıkarken altın 1.960 doları gördü.Dolar endeksi ise 101 seviyesi altını gördü.
Yarın açıklanacak tarım dışı istihdamın beklentilerden iyi gelmesi ekonominin enflasyon ve faizden çok kötü etkilenmediği düşüncesini destekleyebilir. Bu da Fed’in tahmin edilen kadar beklemeyeceği görüşünü desteklemeye devam edebilir.
Tablo şöyle: Piyasa gözünde Fed karamsar, ama veriler daha iyi. Haliyle süreç sıkılaşmadan dönülmeye müsait.
Bugün Avrupa Merkez Bankası ve İngiltere Merkez Bankasının toplantıları olacak. Euro Bölgesi enflasyonda gerileme olmasını olumlu değerlendirip Mart için 25 baz puan olasılığını artıracak ifadeler kullanırsa Fed gibi ECB’ye dair de politikadan dönülme fiyatlaması devreye girebilir. Ancak Euro Bölgesi’nin durumunun ABD’den daha zor olduğu gerçeğini unutmamakta fayda var.
Yurt içinde ise faiz indirimi yeniden gündem oldu, çünkü Cumhurbaşkanı Erdoğan faizi indirmeye devam edeceklerini söyledi. Zaten Ocak PPK metninden faizin yeterli düzeyde olduğu ifadesinin çıkarılması bu yönde beklentileri artırmıştı. Cumhurbaşkanının açıklaması ise durumu netleştirdi. Faiz indikçe enflasyonun ineceği fikrini %85’e çıkan enflasyon bile değiştiremedi! Diyecek pek de bir şey kalmıyor.
Ne yurt içi ne küresel gelişmelere tepki vermeyen dolar kuru yine 18,80’de yatay seyrediyor. Anlaşılan o ki seçimlere kadar bu durum böyle gidecek. Ancak sonrası gerçekten ne kur ne cari açık e enflasyon açısından hiç de iyi görünmüyor.
Borsada ise dün %5 üzeri kayıp yaşandı. BİST 100 endeksi 4.700 puan desteğini bugün tekrar test etti. Ocak’taki zirve sonrası ikinci defa test edilen 4.700 puan seviyesi korunursa endekste alımlar devam edebilir.
Çok defa söylediğim ifadeyi tekrar etmek isterim: Borsadaki bu rallinin güçlü bir dayanağı yok, dolayısıyla düşüşler aslında çok şaşırtıcı değil. Ama sorun bu değil, sorun endeksin anlaşılır bir dayanağı yokken ki yükselişinin de düşüşlerinin de doğru analiz edilip araştırılmaması. Bu noktada bizlerin yapabileceği bir şey yok. Kazanan yatırımcı bunu sorun etmezken kaybeden yatırımcı ise küstüğüyle kalıyor. Böyle olmamalı.
Teknik izlenim:
Altında dün belirtmiştim, eğer Fed piyasayı ikna edemezse yükselişler hızlanabilirdi ki öyle oldu. Ons 1.960 doları gördü. Yarınki istihdam ve piyasaların iyimser tutumuyla fiyat 1.980 dolar direncine doğru ilerlemeye devam edebilir.
Gram altında ons etkisi ile bugün 1.185 TL görüldü. 1.215 TL’yi izliyorum.
BİST 100’de 4.700 puan şimdilik korunuyor, ancak belli ki bu oynaklık devam edecek ve anlaşılır ya da anlaşılmaz şekilde satış baskısı artarsa ilerleyen günlerde yaşanacak düşüşlerde 4.155 puanı önemli görüyorum. 4.700-4.155 aralığı kısa vadede endeks için hala olum bir bölge.