Bernanke Çalımı ve Gelişen Ülkeler

Herkese selam, piyasaların aylardır beklediği ve fiyatladığı FED tutanakları açıklandı. Gerçekler acıda olsa aktarıldı. Evet gerçekler diyorum çünkü FED'in tahvil alımlarına 2 yıldan önce başlaya bileceğine inanmıyorum.

Piyasa oyuncuları bugün olmaz ise yarın muhakkak başlıyacaklar yönünde düşünüp hareket etselerde ben bunun kısa bir vade içerisinde gerçekleşeceğini zannetmiyorum.

Şimdi düşünüyorsunuz bunu neye dayanarak söylüyorsunuz. Öncelikle Bernanke'nin söylemlerini iyi analiz etmek gerekir, ikincisi daha önce yapılan bu tip politikalar günümüzde hala devam ediyor.

Japonya 10 yıldır piyasaya likitide veriyor. Global olarak çok büyük bir etki yaratmamasına rağmen bunu kesemiyor. ABD yaklaşık 6 yıldır piyasaya likitide sağlıyor, yorumlarda görüyorum yok bilançosu çok büyüdü, bu iş bir şekilde bitirilmeli gibi yorumlar bana saçma geliyor.

Bernanke bu yola çıktığında bu işin maliyetinin nerelere ulaşacağını gayet iyi biliyorlardı. Bilmedikleri tek şey bu maliyetin onlara ne kazandıracağıydı. Emin olun ki bu işin 2 trilyon $ falan değil. Artı FED bu işten yılda 85 milyar $ kazanmayıda başarmıştır.

Mayıs ayında yapılan açıklama ile bu işin 3/2'si tamamlandı ve piyasa bir teste tabi tutularak sinyal verildi. Yapılan bu test piyasanın henüz buna hazır olmadığını gösterdi.

Şimdi piyasa başladı, eylül olmaz ise ekim, ekim olmaz ise aralık yapmayın allah aşkına...

ABD gibi dünyanın en büyük ekonomisinden bahsediyoruz. Bu iş 2-3 ay gelecek iyi verilere kaldıysa; "Vay Bu Piyasanın Haline" .

Bernanke diyor ki gelişmekte olan ülkeleri izliyoruz, ve ekliyor; Hepsinin kendine özgü hikayeleri var. Fakat şunu çok iyi biliyor ki bu hikayelerin baş rol oyuncusu FED!

Daha önce yazmış olduğum "Amerikan Oyunu ve Aracı Kurumlar" yazımda gelişen ülke kurlarının yükselmesi ile politikasını değiştiremeyeceğini yazmıştım.

Avrupa da gündemde olmayan ve önümüzdeki aylarda gündemlere taşınacak sorunlardan bahsetmiyorum bile...

Uzun lafın kısası FED en az 2 yıl daha piyasada, alınması gereken önlemlerden bahsediliyor fakat tam ters bir politika izleniyor. FED fırından taze bir pasta çıkardı, bu pastadan herkes tadacak... Önemli olan bu pasta ne kadar taze kalacak?



ABD işsizlik oranı 5.75'lere gelmeden politika değişikliği gündemimizde olmayacağı yönünde düşünüyorum.

Merkez Bankamız bu konuda fazilerde oynama yapmayarak başarılı bir şekilde bu dönemi yönettiğine inanıyorum. Fakat karar sonrası aceleci davranarak 50 Milyon $'lık satımlarını, 20 Milyon $'a indirdi. Bu bence aceleci ve yanlış bir hamle idi.

Merkez Bankası aksine kurun üzerine gitmelidir. Faiz silahını kullanmıyacağını ilan etmemiş olsaydı bu dönemden çok daha karlı çıkabilirdi. Dikkate alınması gereken bir konu daha var, FED bile çıkıp, rahat rahat alımlara devam ediyoruz diyerek piyasayı ters köşe yapıyorsa... Sn. Başçı'da faiz artırımına giderse kimse şaşırmaz diye düşünüyorum.

Şimdi önlem mi almak istiyoruz; şimdi tekrar gelişen ülkelere bir para akışı gerçekleşecek, bu paranın ne kadarı Türkiye'ye gelecek? Bu parayı nasıl kendimize çekeceğiz, faiz ile yapamıyacağımıza göre eşdeğer hatta daha cazip yollar geliştirmeliyiz.

Unutmamamız gereken tek önemli şey bu sadece sıcak para olacak, ülke dinamiklerine herhangi bir katkısı olmayacak, bu sebep ile zaman geldiğinde çıkışıda - gelişi gibi kolay olacak işte bu sebepten ötürü; Merkez Bankası kurun üstüne gitmeli, gitmeli ki zaman geldiğinde geldiği gibi kolay çıkamasın.

Piyasa dövize doymalı, Türk Lirası zaman kaybedilmeden güclendirilmelidir.