20.10.2012/ Deniz Kahraman
Geçtiğimiz hafta risk iştahı açısından oldukça olumlu geçti. Perşembe günü başlayan ve Cuma gününe kadar süren Avrupa Birliği Liderler Zirvesi, piyasalara yeniden “belki bir sabah geleceksin lakin, vakit geçmiş olacak” dedirtti. Öncesinde zirveye kadar her şey güzeldi, Alman şansölyesi ve parlamenter arkadaşları güzel sözler sarf ediyordu. Bir diğer yandan, Çin verilerini merakla bekleyen piyasalar, GSMH rakamının beklentiler(%7.4) dahilinde %7.4 gelmesi ve Sanayi Üretimi’nin beklentilerin(%9) üzerinde (%9.2) gerçekleşmesiyle bir süreliğine rahat bir nefes alıyordu ki. Liderler Zirvesi, piyasaların beklendiği çözümleri net bir şekilde ortaya koyamadı ve piyasalar yeniden aşağı döndü.
Euro Bölgesi’nde, Hafta başında, Almanya Maliye Bakanı, Schauble’nin “Yunanistan’ın birlik dışına çıkarılmamasını destekliyoruz.” açıklaması, İspanya açısından olumlu açıklamalar, Alman Parlamenterlerin İspanya’ya “ihtiyati kredi hattı”, the brand new, açabileceklerini açıklaması ve Moody’s in piyasanın beklediğinin aksine notu “Baa3 negatif” ’de tutması ile İspanya Tahvillerine giriş gözlendi. Haftaya %5.83’den başlayan tahviller %5.40’a kadar geriledi. Salı günü, Euro Bölgesinde tüketici güveninin en önemli göstergelerinden biri olan, Almanya ZEW tüketici güveni, beklentilerin(-11.5) üzerinde “-15” ile olumlu gerçekleşti.
Cuma günü ise hafta boyunca gündemde yer alan Liderler Zirvesi sonuçlandı, sonuçlarını özetleyecek olursak, "Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) 1 Ocak'tan itibaren bölge bankalarının ana denetmeni olması konusunda anlaşmaya varıldı, böylelikle 2013 yılında yürürlüğe girecek sistemle İspanya bankalarına direkt yardım ihtimalini de arttırmış oldu. Bu düzenleme, 6,000 Euro Bölgesi bankasının hepsini içine alabilecek. Bu yönüyle "Bankacılık Birliği" konusunun ilk adımları atılmış oldu, Merkel, Aralık'ta yapılacak zirvede yeniden görüşüleceğini açıkladı. Zirve, genel itibariyle "Bankacılık Birliği" 'nin ön planda olduğu bir yapıya sahipti, Yunanistan, çabalarından ötürü takdir edildi.“
Yunanistan, “Liderler, Troyka’nın Yunanistan raporunu değerlendirmelerinin ardından gereken kararları alacaklarını ifade ederek beklentileri yeniden ay sonuna kadar uzattılar. Troyka’nın raporunu ay sonuna kadar açıklaması bekleniyor.
İspanya ise, IMF’nin yardım başvurusunda bulunması çağrılarına rağmen, yardım başvurusunda bulunmaktan geri duruyor. Kanaatimce günün tespitini FGA-MG Valores Stratejisti Francisco Salvador yaptı. "Bankacılık birliği tartışmalarında birlik yok gibi görünüyor, İspanya'yı konuşmadılarsa, merak ediyorum, neyi konuştular, Yunanistan ya da büyüme? Çok az ya da hiçbir şeyin çıkmadığı bir zirve haline geliyor. Hiç haberin olmaması da kötü bir haber.” Liderler zirvesinde de İspanya’nın ne zaman ve ne şekilde yardım alacağı konusu bir belirginlik kazanamadı.
Asya ekonomileri ve emtia paralarına baktığımızda ise, Çin verilerinin beklentileri karşılaması ile asya paralarında, hafta genelinde olumlu bir hava gözlendi. Avustralya’da Perşembe günü açıklanan, NAB tüketici güveni beklentiler (-2) dahilinde gerçekleşti. Geçtiğimiz hafta Avustralya Doları, pozisyonları ise bir önceki hafta(9 Ekim) ile hemen hemen aynı , (long/short ratio:1.41, önceki 1.40), önümüzdeki haftadan itibaren, 6 Kasım 2012 Faiz Kararı’na yaklaştıkça faiz indirimi beklentisi ile zayıflayabilir. Son toplantıda 25BP indirmişti, bu toplantıda da 50BP indirim beklenebilir. Son çeyrekte büyüme rakamı %0.60 ile bir önceki çeyrekte %1.40 olan rakamın altında kalması teşvik beklentilerini destekleyebilir. Kanada’dan ise bu hafta iyi haberler gelmedi, “Çekirdek TÜFE, beklentilerin(%0.4) altında %0.2 olarak gerçekleşti.” Faiz Kararı 23 Ekim Salı günü, faiz indirimi beklenmiyor ki zaten %1 seviyesinde.
ABD’de ise, veri akışı bu hafta da düşüktü. Salı günü açıklanan, ABD TÜFE beklentilerin(%1.9) üstünde “%2” ile gerçekleşti. Aynı gün açıklanan Sanayi Üretimi beklentilerin(0.2) üstünde “0.4”, Kapasite Kullanımı ise, “78.3” ile beklentiler dahilinde gerçekleşti. Perşembe günü de genel ekonomik güveni temsil eden, Phili FED Ekonomik Güven Endeksi’nin, beklentilerin (1.0) hayli üstünde “5.7” olarak gerçekleşmesi olumlu algılandı. S&P’de bilanço dönemi dolayısıyla volatilite yaşanıyor, şirket karlarının bazen iyi bazen kötü geliyor, 2013’e yönelik küresel görünümün olumsuz hale gelmesi dolayısıyla hedeflerin aşağı yönde revizesi söz konusu olsa da, S&P500 likidite desteği ile, “1.420” desteğini bırakmamakta kararlı gözüküyor.
Türkiye’de, Pazartesi günü açıklanan Eylül Ayı İşsizlik rakamı beklentilerin(%8.20) üstünde %8.40 olarak gerçekleşti. Haftanın iç piyasa açısından en önemli gündem maddesi olan, 18 Ekim TCMB Para Politikası Kurulu toplantısında, faiz koridorunda 50bp faiz indirimi, ROK(Rezerv Opsiyon Karşılıkları)’da ”0.1” puan artış yönünde aksiyon alındı. Aksiyon piyasaların beklediği ölçüde bir müdahale oldu, beklentimiz de “50BP’da sınırlı kalması” yönündeydi.
S&P500 açısından, her hafta olduğu gibi bu hafta da, “Commitments Of Trading Commission” tarafından her Cuma günü açıklanan ve önceki Salı gününe kadar olan pozisyonları incelemek yararlı olaraktır. Geçtiğimiz hafta, “ Kurumsal Olmayan Yatırımcıların” 2 Ekim tarihli pozisyonları, Long/Short Ratio: “0.22” seviyesinde, yani S&P’de düşüş bekliyorlar. 25 Eylül’de “0.19” seviyesinden S&P’nin dönüş yaptığı dikkate alınırsa, bu hafta açıklanan pozisyonlar hayli önemli.” ifadesinde bulunmuştuk. Bu haftaki pozisyonlara baktığımızda, “Long/Short Ratio: 0.20” olarak gerçekleşmiş durumda, dolayısıyla dip seviye tamamlanmış olabilir, yorumunda bulunulabilir. Teknik açıdan, “1.436- 1.399” seviyesi altında kapanışlar olmadığı sürece, düzeltmeleri bilanço dönemi ayarlaması olarak değerlendirmek mümkündür.
Altın için, geçtiğimiz haftalardaki görüşümüz geçerli. “1.720 usd/ons” 50 günlük hareketli ortalama seviyesi destek olarak gözüküyor, 3-4 haftalık süreçte “1.660 usd/ons” 200 günlük seviyesine kadar geri çekilme, söz konusu olabilir.”
İMKB cephesinde ise, önümüzdeki haftanın 2 günü ve bayramdan sonraki haftanın geçtiğimiz haftalardan farklı olarak, “Euro Liderler Zirvesi’nden tatmin edici bir sonuç gelmemesi, Kanada Faiz Kararının Salı günü olması dolayısıyla Kanada Doları’nın zayıf seyretmesi, ABD’de 6 Kasım seçim riskini almak istemeyenlerin pozisyon ayarlamaları” dolayısıyla görece zayıf bir seyir gözlenebilir. “Global tahvil piyasasından alınan sinyaller bu yönde, hafta başında %13’e varan şekilde çıkış gösteren İsveç tahvilleri, haftayı %11 ile kapatabildi ve yeniden giriş başladı.” Bu hafta “70.724” ile yeni bir zirveyi test etmemiz dolayısıyla, yeni destek bölgeleri olarak, “68.260- 65.674” ortaya çıkmıştır. “61.800” seviyesi ise orta vadeli yükseliş trendinin devamı açısından oldukça kritik bir seviyedir.
Son Söz: Belki bir sabah geleceksin lâkin vakit geçmiş olacak, gönül hicrân şarabından yudum yudum içmiş olacak, güzel de olsa inanmam sözlerine Merkel’im, belki bahar bitmiş olacak.