Avrupa Merkez Bankası bugün faizi 75 baz puan artırdı ve %1,25’e çıkardı. Avrupa Merkez Bankası Başkanı Lagarde’ın açıklamaları ise son derece önemliydi.
Piyasalar zaten 75 bp bekliyordu, bu oldu. Buraya kadar tamam. Bilanço küçültülmesi noktasında Lagarde çok az açıklama yapıp teknik verilerin bültenden takip edileceğini söyledi. Asıl önemli nokta büyüme kaygıları oldu.
Hangi açıklama neden önemli?
Piyasanın yanıt aradığı başlıklara Lagarde şöyle cevap verdi:
“Enflasyondan ne kadar uzak kalırsak o kadar büyük faiz artışı yaparız.” Bu açıklama bence en önemlisiydi. Çünkü piyasa faizi ile enflasyon arasındaki makas çok fazla, Lagarde da buna atıfta bulunarak şu ifadeyi kullandı: “Sıfır nötr değildir, şu an olduğumuz yer de nötr değil. O yöne doğru adım atıyoruz. Faiz artışının hızı ve büyüklüğü bizi oraya götürecek.”
Bu açıklama şu anlama geliyor, 75 baz puanlık faiz artışı tek sefere mahsus olmayabilir, çünkü enflasyon gelecek aylarda çift haneyi görebilir. Zaten bu beklenti yüksek olduğu için karar metninde de konuşmada da faizlerin daha da artacağı belirtildi. Kilit nokta oran elbette, haliyle 75 baz puan tekrarını görebileceğiz.
Resesyon senaryosu var
Bir diğer önemli nokta ise büyümeye dair açıklamalar oldu.
Lagarde, ekonomide ciddi riskler olduğunun defalarca altını çizdi ve 2022’nin son çeyreği ile 2023’ün ilk çeyreğinde yavaşlama beklediklerini söyledi. Banka resesyon beklemiyor, ama en kötü senaryo da düşünülmüş.
Eğer Rusya gaz akışını tamamen keser ve alternatif de bulunamazsa, yani en kötüsü yaşanırsa resesyon olabilir. Bu hesaplanılmış, fakat şimdilik tahminler işin bu noktaya kadar gelmeyeceği yönünde.
Bilindiği gibi yarın Brüksel’de enerji alternatiflerinden tavan fiyat uygulanmasına kadar ne yapılabileceği görüşülecek. Rusya ise çok net, yaptırımları kaldır, gazı açayım. Dolayısıyla bu başlıktaki gelişmeler fiyatlamalarda daha da etkili olacaktır.
Önemli revizyonlar var
Merkez Bankası enflasyonun %9,1’in de üzerine çıkmasını bekliyor, direkt ifade edilmese de İngiltere’de olduğu gibi çift hane olasılığı güçlü görülüyor. Yıl sonu enflasyon tahmini %8,1 oldu. Bu oran bile faizlerin güçlü oranda artırılacağına işaret ediyor.
Büyüme noktasında bu yıl için %3,1’e yükseltildi tahmin. Asıl etkinin son çeyrek ile 2023 ilk çeyreğinde görülmesi beklendiğinden 2023 tahmini %2,1’den %0,9’a düşürüldü. Çok keskin bir revizyon bu ve banka her ne kadar dile getirmese de resesyon hatta deflasyonu elbette düşünüyor.
Bugünkü toplantıyı şahin ya da güvercin olarak tanımlamak yerine vurgulara dikkat etmek daha faydalı.
Avrupa Merkez Bankası diyor ki;
Amacımız iç talebi de düşürerek enflasyonu dizginlemek. Bunun için faiz artışına devam edeceğiz. Yakın vadede enflasyon yükselmeye devam edeceği için de adımlar büyük kalmaya devam edebilir.
Ekonomide çok büyük sorunlar bizi bekliyor. Olasılık var ama şimdilik resesyon beklemiyoruz. Bizim yetkilerimizi aşan yani siyasi kararlar üzerinden ekonomik baskılar artarsa (Rusya), o zaman korkulan durum gündeme gelebilir. O zaman da enflasyondaki seviye ve dinamiklere göre ne yapacağımıza karar vereceğiz.
MERKEZ BANKASININ GÖREVİ FİYAT İSTİKRARINI SAĞLAMAKTIR
Lagarde, euro’daki düşüş için şu ifadeleri kullandı. Euro'da efektif olarak %4, dolar karşısında ise %12’lik bir kayıp var. Durumu yakından izliyoruz. Euro’daki düşüş enflasyonu da etkiliyor, hatta etkileri gecikmeli yansıyacaktır da fakat bizim döviz kuru hedefimiz yok. Merkez Bankası olarak bizim görevimiz fiyat istikrarını sağlamaktır. Bu konuda kararlıyız ve bir süre daha önden yüklemeli adımlar atmaya devam edeceğiz.
Lagarde, olması gereken cevabı verdi. Fakat bu şu anlama gelmiyor: Euro’nun değeri dikkate alınmıyor. Aksine elbette alınıyor, ama rekor seviyede olan, büyümeyi zorlaştıran, alım gücünü düşürüp güveni azaltan çok büyük bir sorun karşısında euro’daki düşüşe öncelik verilmiyor. Ne kadar yerinde bir açıklama değil mi değerli okuyucu, imrenmemek elde değil…
Piyasalar kararı ve açıklamaları nasıl algıladı?
Piyasa fiyatlaması konusunda karar şahin oldu diyebiliriz. Faiz kararı ile hafif yükselen euro, açıklamalarda risklerin sıralanmasıyla düşüşe geçti. Ancak parite tarafında aşırı bir hareket yok, euro/dolar 1’in hemen altında işlem görüyor. Avrupa borsaları ise büyüme üzerine bu denli risklere dikkat çekilmesiyle %1’e yakın düşüş yaşıyor.