Dolar geçtiğimiz hafta boyunca tam olarak çökmedi, ancak 20 yılın zirvelerinden geri çekilme oldukça tutarlıydı. Yaklaşık iki haftadır takdire şayan bir şekilde iyi durumda olan başka bir şey daha var: Altının 1.700 dolar desteği.
1 Eylül'de ons başına 1.688,90 dolar ile son altı haftanın en düşük seviyesini görmesinden bu yana, spot altın fiyatı çoğu seansta yükseldi. Bu da, altının iki büyük sınava hazırlanmasına yardımcı oldu: Bugün açıklanacak ABD Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) verilerinin ve 21 Eylül'de ABD Merkez Bankası'nın alacağı faiz kararının olumsuz etkilerine dayanmak.
Bu iki olayın sonucu elbette, sarı metalin desteğini koruyup koruyamayacağı ve boğaların hedeflediği 1.800 dolar seviyesine yaklaşıp yaklaşamayacağı konusunda son derece etkili olacak.
Grafikler Investing.com verilerine dayalı olarak SKCharting.com tarafından oluşturulmuştur
Teknik uzmanlara göre, dolardaki zayıflama ve ABD 10 yıllık tahvil faizlerindeki düşüş dışında, spot altın grafiksel olarak da iyi bir güçlenme kaydetti.
Altın üzerine blog yazıları kalema alan teknik stratejist Michael Boutros, sarı metalin Mayıs / Haziran 2020 dipleri, 2021 dipleri ve 2015'teki yükselişin %38,2'lik geri çekilmesiyle tanımlanan zayıf bir bölge olan 1.671/82 dolar seviyesinin üzerinde tutunmayı başardığını belirtti.
Boutros şunları ekledi:
"Bu seviyenin altına inilmesi teknik açıdan son derece zarar verici olacaktır ve böyle bir senaryo Mart 2020'de tersine dönüş kapanışı olan 1.631 doları ve %50 geri çekilme seviyesi olan 1.560 doları gündeme getirir."
"Sonuç olarak: Altın, yıllık kanal direncinin hemen altında işlem görüyor ve genel olarak odak noktası, yönlendirme için 1671-1762 $ aralığının kırılması. Alım satım açısından bakıldığında, kilit desteğin hemen altında bir test tehdidi devam ederken, bu orta vadeli aralığın kırılmasına dikkat edilmeli. Nihai olarak, altın burada majör bir teknik pivot bölgesini test ediyor; sabırlı olun ve çevik kalın."
Elbette, söz konusu altın olduğunda "Sabırlı olmak" söylendiği kadar kolay değil. Ağustos 2020'de 2.100 doların üzerinde rekor zirvelere yaptığı çıkıştan bu yana, enflasyona karşı bir koruma aracı olmasına rağmen en iyimser yatırımcılarının yüksek hedeflerinin oldukça gerisinde kaldı.
Rusya'nın Ukrayna'yı işgali ve bunun sonucunda Moskova'ya uygulanan yaptırımların yol açtığı arz sıkıntıları nedeniyle küresel emtia piyasaları yükselirken, altın 2020'deki yükselişine yakın ama nadir bir misillemeyle bu yılın Mart ayında yaklaşık 2.100 dolara geri dönmüştü.
O zamandan beri, gerçekten yükselen tek şey enflasyon oldu. Son Ağustos güncellemesine kadar, yakından takip edilen TÜFE Haziran ayında %9,1 ile zirve yaptıktan sonra Temmuz ayında yıllık %8,5 oranında arttı.
ABD'de Fed, son kırk yılın en hızlı artışını gösteren enflasyonu kontrol altına almak amacıyla, Haziran ve Temmuz aylarında arka arkaya 75 baz puanlık iki artışla birlikte, Mart ayından bu yana dört artışla faiz oranlarını 225 baz puan artırdı. Investing.com tarafından takip edilen para piyasası katılımcıları, 21 Eylül'deki faiz artışının da 75 baz puan boyutunda olma olasılığını %87 olarak değerlendiriyor.
Fed'in enflasyon hedefi yılda sadece %2 ve bu hedefe ulaşmak için faiz oranlarını gerektiği kadar artırma sözü verdi.
Ekonomistler, Fed'in son kırk yılın en keskin faiz artışlarıyla ABD'yi daha derin bir resesyona itebileceği konusunda uyarıda bulunarak, konut sektörünün ve borsanın merkez bankasının kurbanı olabileceğini söyledi.
İlk tahminler, ABD'nin GSYİH'sinin ilk çeyrekteki %1,6'lık yavaşlamanın ardından ikinci çeyrekte muhtemelen %0,6 oranında daraldığını gösteriyor. GSYH'nin iki çeyrek üst üste düşüş göstermesi tipik olarak bir ekonomiyi resesyona sokar. Ancak birçok Fed üyesi, ABD'nin uzun ve sancılı bir resesyona gireceği iddiasını reddediyor.
Altın yakın vadede nereye doğru gidebilir?
SKCharting.com'un baş teknik stratejisti Sunil Kumar Dixit, altının geçtiğimiz hafta nispeten iyi performans gösterdiğini ancak ayıları uzak tutmak için daha fazlasını yapması gerektiğini söylüyor.
Dixit spot fiyat için, şu ana kadar en cesaret verici olanın altının 1.730 dolar direncini kırması ve 1.735 doları test etmesi olduğunu söyledi ancak şunları da ekledi:
"1.726 doların altında bir kapanış bir uyarıdır. Bundan sonraki ekonomik veri rakamları kısa vadeli toparlanmayı tersine çevirebilir ve düşüşü devam ettirebilir."
Dixit'e göre 1.715 - 1.707 doların altında kalıcı bir kırılma 1.690 dolardaki yatay destek trend çizgisinin hızlı bir yeniden testine yol açacak ve sonrasında uzun süredir beklenen 200 Haftalık Basit Hareketli Ortalama olan 1.676 dolara ve ardından 50 Aylık Üstel Hareketli Ortalama olan 1.672 dolara kadar uzanacaktır.
"45 derecede hareket eden 44/42 günlük stokastik değeri, ilerlemenin inanç eksikliği ile yaşandığını gösteriyor."
"Bununla birlikte, 21/18 haftalık stokastik değeri pozitif ve 10/13 aylık stokastik değeri konsolidasyon bekleyen pozitif bir örtüşmeye yakın."
Dixit'e göre her iki durumda da altın boğaları için iyi haber, "sabırlı" olurlarsa kendileri için bir kurtuluşun olması.
Örneğin, haftalık ve aylık stokastik kurulumların her ikisi de altın için kısa vadeli bir düşüş uzantısına işaret ediyor, ardından onu 1.800 dolara götürebilecek bir toparlanma geliyor.
"Altın 1.715 - 1.700 dolar aralığının ve 1.690 dolarlık destek tabanının altına inebilir ve ardından 200 haftalık Basit Hareketli Ortalama olan 1.676 dolar ve 50 aylık Üstel Hareketli Ortalama olan 1672 dolar görülebilir. Bununla birlikte, alıcıların bu değer alanları etrafında devreye girmesi ve 1.800 dolara doğru bir yükselişin yeniden başlaması muhtemel."
"En basit anlamda, 1.700 doların altına inilmesi ve hatta 1.670 dolara düşülmesi ihtimal dışı değil. Ancak, metalin düşük seviyelerden geri dönmesi ve 1.800 dolara doğru yolculuğuna devam etmesi kuvvetle muhtemel."
Açıklama: Barani Krishnan, piyasa analizlerine çeşitlilik getirmek için kendi görüşleri dışında bir dizi görüş kullanır. Tarafsızlık için bazen karşıt görüşler ve piyasa değişkenleri sunar. Hakkında yazdığı emtia ve menkul kıymetlerde pozisyon sahibi değildir.