16 OCAK HAFTASI GENEL GÖRÜNÜM
Yurtiçi piyasalarda hareketli bir haftayı geride bıraktık. USD/TRY’de aşırı oynaklığın önüne geçebilmek adına Merkez Bankası müdahalelerine yenilerini ekledi. İlk olarak haftanın ikinci işlem gününde bankalararası para piyasasında borç alabilme limitlerini toplam 11 milyar TRY’ye düşürdü. Böylece yabancı para karşılık oranları tüm vade dilimlerinde 50 baz puan indirildi. Ardından haftanın son iki işlem gününde ise ardarda haftalık repo ihalesi açmadı. Bu hamlede bankaların geç likidite penceresine yönelebileceği ve böylelikle fonlama maliyetinin yükselmesi hedefleniyor. Böylece, TRY’nin maliyeti artırılarak kurdaki yükselişin önüne geçebilmek adına geçici sıkılaştırma yoluna devam edildi.
Moody’s’in, Türk Bankalarının 2017 yılı görünümü raporunda, bankaların varlık kalitesinin bu yıl enflasyondaki artış, TRY’nin değer kaybı, jeopolitik ve güvenlik sorunları nedeniyle kötüleşmesini bekledikleri ifadeleri yer aldı. 2015 yıl sonunda takipteki kredi oranının %3 seviyesindeyken, 2016 yılı Kasım ayında %3.24’e yükseldiğini ve bunun 2017 yılında %4’e ulaşacağını belirttiler. Moody’s’in bu açıklamaları ardından Başbakan Yardımcısı Canikli ve BDDK Başkanı Akben tarafından da oranın %4’e ulaşmayacağı ve aynı zamanda açıklamaların kasıtlı olduğu ifadelerine yer verildi.
27 Ocak’ta Türkiye’ye ilişkin kredi not görünümünü açıklayacak olan Fitch, not indirimi riskinin olduğunu ifade etti. Hali hazırda Türkiye’nin sahip olduğu tek yatırım yapılabilir notu Fitch tarafından değerlendiriliyor.
ÖNEMLİ HABERLER
Bu hafta piyasaların mercek altına alacağı en önemli beş gelişme;
· Trump’ın 20 Ocak tarihinde resmen Başkanlık koltuğuna oturacak olması bu haftanın en dikkat çekici gelişmesi olacak.
İlk basın toplantısında piyasanın beklediğini vermeyen Trump’ın Cuma günü gerçekleştireceği basın toplantısında izleyeceği politika adımları konusunda açıklayıcı ifadelerde bulunması piyasadaki hareketliliği artıracaktır. FED’in elini güçlendirecek olan enflasyon ve istihdam ikilisinde Trump politikalarının destekler nitelikte olacağı bir algı oluşması halinde USD’nin değer kazanımlarını takip edebiliriz.
· İngiltere Merkez Bankası Başkanı Thresa May’in Salı günü Brexit’e ilişkin konuşması takip edilecek.
May’in, Avrupa Birliği’nden çıkış sürecine dair açıklamalarda bulunması GBP’nin USD’ye karşı kırılganlığını tekrar gün yüzüne çıkarmıştı. Hafta sonunda da İngiltere’nin Mart ayında başlayacak olan Avrupa Birliği’nden ayrılık müzakerelerinde, May’in Birleşik Krallık’ın ortak pazar ve gümrük birliğinden çıkmaya hazır olduklarını ifade edeceği söylentileri paritedeki satış baskısını artırıyor.
· Janet Yellen Konuşması...
Bu hafta FED Başkanı Janet Yellen’ın San Francisco ve Stanford’da iki ayrı konuşması takip edilecek. Bu iki konuşmada Trump’ın resmen Başkanlık koltuğuna oturmasından önce gerçekleşecek. Konuşmasında ekonomiye değinmesi halinde piyasalarda etkili olabilir.
· FOMC üyeleri piyasaya geri dönüyor...
Geçtiğimiz hafta konuşma yapan FOMC üyelerinin birbirleriyle çelişkili ifadelerde bulunmaları dikkat çekmişti. Üyeler faiz artırım sayısı ve zamanlaması konusunda ayrışmaktalar. Bu hafta da Dudley, Williams, Kaplan ve Kashkari konuşmaları izlenecek. 2017 komite üyelerinin güvercin duruşa doğru evrildiği dikkat çekmekte. Dolayısıyla kademeli faiz artırımı ve ihtiyatlı açıklamalarda bulunmaları olası görünüyor.
· Yurtiçinde ise Merkez Bankası’nın istisnai gün uygulamalarına devam edip etmeyeceğini takip edeceğiz.
Geçtiğimiz haftaya yükselişle başlayan USDTRY 3.9415’i test ederek tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı. Bu gelişmeleri yakından takip ettiklerini belirterek sıkılaştırıcı adım atmaya başlayan Merkez bankası kurdaki yükseliş eğilimini sınırladı. Bu hafta başlangıcında ise yine müdahaleci adımları atmaya devam ediyor. Dolayısıyla piyasa sıkılaştırması yolunda atılacak adımlar çerçevesince kurdaki hareketliliği izliyor olacağız.