Robin Emmott / Alastair Macdonald
VALETTA/BRÜKSEL, 31 Mart (Reuters) - Avrupa Birliği, üyelikten ayrılacak olan İngiltere ile serbest ticaret anlaşması için bu yıl görüşmeler yapılabileceğini ancak daha önce İngiltere'nin AB'nin taleplerini kabul etmesi gerektiğini açıkladı.
AB'nin Cuma günü açıkladığı Brexit ilkeleri arasında İngiltere'nin on milyarlarca euro ödemesi ve İngiltere'de yaşayan 3 milyon AB vatandaşına ikamet hakkı tanıması gibi koşullar yer alıyor.
AB Konseyi Başkanı Donald Tusk, AB'nin müzakere ilkeleri önerilerini içeren belgeyi Cuma günü 27 üye ülkeye dağıttı.
Reuters'in gördüğü belge, olası bir geçiş döneminde uygulanacak katı talepleri içeriyor. Buna göre İngiltere ayrılmasının kısmen tamamlandığı dönemden sonra da pek çok AB kuralını kabul etmeli. Ayrıca eğer AB ile bir serbest ticaret anlaşması istiyorsa, İngiltere'nin vergi, çevre ve çalışma yasalarında yapmayı planladığı değişikliklere AB karşı çıkıyor.
Bu ilkeler 29 Nisan'da yapılacak AB zirve toplantısında revize edilebilir. İngiltere Başbakanı Theresa May, çıkış sürecini başlatan ayrılma mektubunu Çarşamba günü resmen Tusk'a iletmişti.
May Tusk'tan, Brexit sonrası bir serbest ticaret anlaşması için müzakerelerin bir an önce başlamasını da istemişti.
Tusk bugün Malta'nın başkenti Valetta'da yaptığı açıklamada, "Ancak çıkış konusunda yeterli ilerleme sağladıktan sonra gelecekteki ilişkimiz hakkında konuşmaya başlayabiliriz" dedi.
Bu yaklaşım, Brexit anlaşması tamamlanana kadar ticaret görüşmelerine hiç başlanmamasını isteyen sertlik yanlıları ile İngiltere'nin bu görüşmelere bir an önce başlama talebi arasında bir orta yol belirliyor.
AB, İngiltere'nin ayrılırken 60 milyar euro civarında bir ödeme yapması gerekeceğini ancak ayrılma kesinleşmeden bu miktarın tam olarak belirlenemeyeceğini söylüyor.
"İngiltere'de bazılarının önerdiği gibi, bütün konularda aynı anda paralel görüşmelere başlamak söz konusu değildir" diyen Tusk, müzakerelerin ikinci aşaması olarak ticaretin geleceği konusunu açmak için İngiltere'nin yeterli ilerleme sağladığına sonbaharda karar verebileceklerini söyledi.
Brüksel, İngiltere'nin AB varlıkları ve yükümlülüklerindeki payının ne olduğunun belirlenmesiyle ortaya çıkacak olan "Brexit Faturası" için izlenecek metodoloji üzerinde uzlaşılmasını istiyor.
İngiltere her ne kadar sözü edilen miktarlara katılmıyorsa da, May ülkesinin "yükümlülüklerini yerine getireceğini" söyledi.
Tusk'a göre İngiltere serbest göç, bütçeye katkı ve Avrupa Adalet Divanı'nın denetimi gibi AB kurallarını kabul etmek zorunda. Ancak bu gibi konular zaten geçen yıl Haziran ayında AB'den ayrılma kararının çıktığı referanduma konu olan noktalar. Ayrıca May, 2020'deki genel seçimlere kadar bu konularda seçmene verdiği sözleri yerine getirmiş olmak istiyor.
AB ilkelerine göre ileride bir ticaret anlaşması yapılacaksa, İngiltere'nin sadece kendi istediği ekonomik sektörleri açmak gibi bir hakkı olmayacağı da belirtiliyor.
İngiltere'nin bazı sektörlere aşırı sübvansiyon vermesi ya da vergileri ve kısıtlamaları azaltması gibi uygulamalara gitmesine de karşı çıkan AB içinde bu durum, "mali, sosyal ve çevresel damping" terimiyle ifade ediyor.
Brexit görüşmelerinin, bugüne kadar yapılan en zorlu müzakereler olması bekleniyor.
Açıklanan AB ilkeleri pazarlıkta şimdilik ilk açılan el oldu. AB yetkilileri, İngiltere'nin ihracata bağımlılığı nedeniyle kendi kartlarının daha güçlü olduğunu düşünüyorlar. İngiliz diplomatları ise AB üyeleri arasındaki görüş ayrılıklarından istifade edebilecekleri görüşündeler.
Bu görüşe karşı çıkan Tusk ve dönem başkanı olan Malta Başbakanı Joseph Muscat, AB'nin müzakereleri tek ve birlik olarak yürüteceğini söylediler.
AB'nin baş müzakerecisi Fransa'nın eski dışişleri bakanlarından Michel Barnier olacak. Barnier görüşmelere Haziran başında başlanabileceğini düşünüyor.