Foreks - FAO ve TARPOL, 2024 Yılı Dünya Gıda Günü takvimi çerçevesinde iklim değişikliği odaklı bir panel düzenledi.
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ve Tarımsal Strateji ve Politika Geliştirme Merkezi (TARPOL), 2024 Dünya Gıda Günü etkinlikleri kapsamında 30 Ekim’de TARPOL’ün ev sahipliğinde "İklim Değişikliğinin Etkisinde Gıda Hakkının Geleceği: Tehditler ve Çözüm Önerileri" başlıklı bir etkinlik düzenledi. İklim değişikliği ile gıda hakkı arasındaki ilişkilerin disiplinlerarası bir yaklaşımla detaylıca ele alındığı panel, kamu, özel sektör, sivil toplum, bilim ve akademi çevrelerini kapsayan katılımcılar tarafından ilgiyle takip edildi.
Etkinlik, FAO Türkiye Temsilci Yardımcısı Dr. Ayşegül Selışık ve TARPOL Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Mehmet Mehdi Eker’in açılış konuşmalarıyla başladı. Selışık, konuşmasına bu sene Birleşmiş Milletler tarafından Dünya Gıda Günü ana teması olarak ilan edilen gıda hakkının tarım-gıda sistemlerinin dönüşüm ajandasındaki yeri ve önemine dikkatleri çekti. Gıda hakkı bağlamında küçük ölçekli çiftçilerin, tarımın sigortası olduğunu vurgulayan Selışık, bu kesimin küresel gıda güvenliğinin sağlanmasında çok kritik bir rol oynadığını belirtti. Selışık ayrıca gıda israfının azaltılması gereğinin önemini vurguladı ve FAO'nun son bulgularına dayanarak bugün itibarıyla 730 milyondan fazla kişinin muzdarip olduğu açlığın 2030 yılına kadar tamamen sona erdirilmesine ilişkin ilgili Sürdürülebilir Kalkınma Amacı’na (SKA-2) ulaşmanın artık giderek zorlaştığına dikkat çekti.
Eker ise TARPOL’ün gerek ülkemizde gerekse dünyada tarım ve gıda sektörlerine yönelik süregelen çok boyutlu sorunlar karşısında bilgiye dayalı, uzun erimli ve disiplinlerarası politikalar geliştirme ihtiyacından doğduğunu belirterek, bir sivil toplum kuruluşu olarak merkezin 25 farklı başlıkta hem üreticilere hem de tüketicilere yönelik çok yönlü çalışmalar yürüttüğünü ifade etti. Gıda hakkı kavramının önemine değinen Eker, Türkiye’nin tarımsal üretimdeki güçlü konumuna dikkat çekerek, iklim değişikliğinin bu alanda yaratabileceği tehditleri ve potansiyel çözüm önerilerini ele aldı. İklim değişikliği nedeniyle Türkiye için tehlike çanlarının çaldığını belirten Eker, tarımsal üretimin sürdürülebilir kılınması için bu yöndeki desteklerin artırılması ve birbiriyle uyumlaştırılması gerektiğini ifade etti. Eker, Türkiye’nin tarımsal üretim kapasitesinin iklim değişikliği karşısında korunması ve güçlendirilmesi gerektiğine vurgu yaparken, ülkenin sahip olduğu “agrostratejik” konumun önemine de dikkat çekti.
Açılış konuşmalarından sonra, FAO Türkiye Kıdemli Program Koordinatörü Özcan Türkoğlu, 2024 yılında ‘’daha iyi bir yaşam ve daha iyi bir gelecek için gıda hakkı’’ temasıyla düzenlenen Dünya Gıda Günü'nün anlam ve öneminin yanı sıra, Ekim ayı boyunca farklı paydaş kesimleriyle gerçekleştirilen etkinlikleri özetleyen kısa bir sunum gerçekleştirdi.
Etkinliğin panel oturumunda ise Sağlık Eski Bakanı Prof. Dr. Recep Akdağ, Munzur Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kenan Peker, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İzzet Özgenç ve ekonomist-gazeteci Abdurrahman Yıldırım, Dünya Gazetesi tarım yazarı Mine Ataman’ın moderatörlüğünde bir araya geldi. Panelde, beslenme yetersizliklerine ve özellikle obeziteye karşı alınması gereken önlemler, iklim değişikliği kaynaklı su kısıtının gıda güvenliği üzerinde oluşturduğu riskleri azaltma yöntemleri, gıda hakkının uluslararası insancıl hukukta ve pozitif hukuk metinlerindeki yeri ile Türkiye’de tarım ve gıda sektörlerinin finansmanında yenilikçi finansman araçlarının varlığı ve önemi tartışıldı.
Etkinlik, belirtilen hususlarda ilgili tüm taraflar arasındaki işbirliğinin güçlendirilmesine yönelik iyi dileklerle sona erdi.