Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi, ihracatçıların yarıdan fazlasının Avrupa'ya mal sattığını, AB ekonomisinin her 1 puanlık büyümesinin de AB'ye ihracatı yüzde 4 artması demek olduğunu belirtti. Negatif parite etkisinin azaldığını ve firmaların kur ve parite risklerini azaltmayı öğrenmeleri gerektiğine değinen Büyükekşi'nin açıklaması şöyle:
"Avrupa Merkez Bankasını faiz indirimi ve parasal genişlemenin hacmini arttırması geçen hafta dünya ekonomisinin en önemli gündem maddesi oldu. Bunun yanında Avrupa için büyüme tahminlerinin aşağı çekilmesi de Türkiye açısından kritik bir değere sahip.
Avrupa en büyük ihraç pazarımız olması sebebiyle en yakından izlediğimiz bölge. Geçen yıl ihracat yapan 63 bine yakın ihracatçımızın yarısından fazlası Avrupa'ya ihracat yaptı. Her ne kadar toplam ihracatımızın yüzde 43'ü AB'ye yapılıyor olsa da firmalarımızın yarısından çoğu bu bölgeye ihracat yapıyor
Avrupa ekonomisinin büyümesi ve sağlıklı olması bu bölgeye ihracatımız da artması anlamına geliyor. AB'nin büyüme hızındaki her 1 puanlık artış, AB'ye ihracatımızın yüzde 4 civarında artması anlamına geliyor. Dolayısı ile geçen hafta aşağı çekilen büyüme beklentisi bizim bölgeye ihracatımızın yavaşlaması gibi bir etkiye sahip. Ancak AB ekonomisinde son 2 yılda yaşanan iyileşmenin ve geleceğe dönük olumlu beklentilerin de hem farkındayız hem de bunun için gerekli adımları atıyoruz.
Avrupa Merkez Bankası açıklamasında geleceğe dönük olarak faiz indirimlerinin sonuna gelindiğine yönelik yorumlar hem gelecek dönemde büyüme için olumlu bir gelişme, hem de Euro'nun değer kazanmasına sebep olması açısından olumlu bir gelişme. Cuma akşamı 1.1160 civarında kapanan euro/dolar paritesi 2015'ten beri sert biçimde hissettiğimiz negatif parite etkisinin hafifleyeceğini gösteriyor. Trend bu şekilde devam ederse mart ayında negatif etkinin ortadan kalkmaya başladığını görebiliriz. Bu, ihracatımız için iyi bir gelişme. setpage
Yarın (14 Mart 2016 günü) TİM olarak Dış Ticaret Kompleksinde Borsa İstanbul ile bir konferans düzenliyoruz. Dış ticaretin finansmanı ve farklı para birimleri ile ticaret yapmanın getirdiği risklerin azaltılmasına yönelik bu toplantımızda euro, yen, sterlin, ruble, dolar gibi para birimlerinin değerindeki dalgalanmaların firmalara yüklediği riskin hedge edilmesine yönelik bilgiler verilecek. Öyle bir aşamaya gelmeliyiz ki hem emtia fiyatlarındaki dalgalanmalardan, hem para birimlerindeki dalgalanmalardan ihracatımız ve ihracatçımız minimum düzeyde etkilensin. TIM olarak bu bilinç ve amaçla çalışmalarımıza devam ediyoruz."
"Avrupa Merkez Bankasını faiz indirimi ve parasal genişlemenin hacmini arttırması geçen hafta dünya ekonomisinin en önemli gündem maddesi oldu. Bunun yanında Avrupa için büyüme tahminlerinin aşağı çekilmesi de Türkiye açısından kritik bir değere sahip.
Avrupa en büyük ihraç pazarımız olması sebebiyle en yakından izlediğimiz bölge. Geçen yıl ihracat yapan 63 bine yakın ihracatçımızın yarısından fazlası Avrupa'ya ihracat yaptı. Her ne kadar toplam ihracatımızın yüzde 43'ü AB'ye yapılıyor olsa da firmalarımızın yarısından çoğu bu bölgeye ihracat yapıyor
Avrupa ekonomisinin büyümesi ve sağlıklı olması bu bölgeye ihracatımız da artması anlamına geliyor. AB'nin büyüme hızındaki her 1 puanlık artış, AB'ye ihracatımızın yüzde 4 civarında artması anlamına geliyor. Dolayısı ile geçen hafta aşağı çekilen büyüme beklentisi bizim bölgeye ihracatımızın yavaşlaması gibi bir etkiye sahip. Ancak AB ekonomisinde son 2 yılda yaşanan iyileşmenin ve geleceğe dönük olumlu beklentilerin de hem farkındayız hem de bunun için gerekli adımları atıyoruz.
Avrupa Merkez Bankası açıklamasında geleceğe dönük olarak faiz indirimlerinin sonuna gelindiğine yönelik yorumlar hem gelecek dönemde büyüme için olumlu bir gelişme, hem de Euro'nun değer kazanmasına sebep olması açısından olumlu bir gelişme. Cuma akşamı 1.1160 civarında kapanan euro/dolar paritesi 2015'ten beri sert biçimde hissettiğimiz negatif parite etkisinin hafifleyeceğini gösteriyor. Trend bu şekilde devam ederse mart ayında negatif etkinin ortadan kalkmaya başladığını görebiliriz. Bu, ihracatımız için iyi bir gelişme. setpage
Yarın (14 Mart 2016 günü) TİM olarak Dış Ticaret Kompleksinde Borsa İstanbul ile bir konferans düzenliyoruz. Dış ticaretin finansmanı ve farklı para birimleri ile ticaret yapmanın getirdiği risklerin azaltılmasına yönelik bu toplantımızda euro, yen, sterlin, ruble, dolar gibi para birimlerinin değerindeki dalgalanmaların firmalara yüklediği riskin hedge edilmesine yönelik bilgiler verilecek. Öyle bir aşamaya gelmeliyiz ki hem emtia fiyatlarındaki dalgalanmalardan, hem para birimlerindeki dalgalanmalardan ihracatımız ve ihracatçımız minimum düzeyde etkilensin. TIM olarak bu bilinç ve amaçla çalışmalarımıza devam ediyoruz."