(Savunma Bakanı Işık, analist görüşü, geçmiş bilgi eklendi)
* Katar'ın politikalarını değiştirmesi isteniyor
* Türkiye'nin askeri üssünün kapatılması talep ediliyor
* Arap ülkeleri Katar'dan tazminat istiyor
Tulay Karadeniz
DUBAİ/ANKARA, 23 Haziran (Reuters) - Terörizmi desteklediği iddiasıyla Katar'ı boykot eden Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Mısır ve Bahreyn, bu ülkeye 13 maddeden oluşan bir talep listesi ilettiği, talepler arasında Türkiye'nin Katar'daki askeri üssünün kapatılmasının da yer aldığı belirtilirken; Ankara bu talebin ikili ilişkilere müdahale anlamına geleceğini söyledi.
Boykotu başlatan dört Arap ülkesinden birine mensup yetkilinin Reuters'a verdiği bilgiye göre Katar ile diplomatik ilişkileri 5 Haziran'da kesen ülkelerin bu ülkeye sunduğu talepler arasında El Cezire televizyonunun kapatılması ve İran ile ilişkilerin seviyesinin düşürülmesi de bulunuyor.
Körfez ülkelerinin Katar ile diplomatik ilişkilerini kestiğini ve bazı yaptırımlar uygulayacağını açıklamasından iki gün sonra Türkiye Katar'da Türk askeri üssü kurulması ve asker konuşlandırılmasına ilişkin anlaşmanın onay sürecini öne çekerek TBMM'de onaylamıştı.
TSK, söz konusu üssün kurulmasına ilişkin anlaşmanın Haziran 2015'te yürürlüğe girdiğini açıklamış ve anlaşmanın TBMM'de onaylanması ile iç hukuk sürecinin tamamlandığını açıklamıştı.
Katar'da 2015 yılından itibaren yaklaşık 90 Türk askeri personeli bulunurken, anlaşmanın onayının ardından da dün 23 personel ve beş zırhlı araç daha gönderilmişti. Türk askeri üssünün kapatılması talebinin Katar'a sunulan listede yer aldığına dair ilk değerlendirme ise Milli Savunma Bakanı Fikri Işık tarafından yapıldı.
NTV'nin sorularını yanıtlayan Işık, Arap ülkelerinin üssün kapatılması talebini resmi olarak görmediğini ifade ederek, "(Böyle bir talep) varsa bu ikili ilişkilere müdahale anlamını taşır... Katar'daki Türk üssü Katar askerinin eğitimini, Katar'ın ve bölgenin güvenliği içindir. Kimse bundan rahatsız olmamalı. Bu anlaşmanın yeniden masaya getirilmesi gibi bir düşünce yok gündemimizde" dedi. DOĞRUDAN TARAF HALİNE GELDİ"
Reuters'in konuyla ilgili sorularını yanıtlayan EDAM başkanı Sinan Ülgen, Türkiye'nin Katar'a askeri üs kurulması anlaşmasının onayını öne çekerek Türkiye'nin Katar'a verdiği desteği daha "görünür" hale getirdiğini belirtti.
Ülgen, "Nihayetinde bahse konu olan Türkiye'nin bir üssü, dolayısıyla Türkiye bu işe doğrudan taraf oldu denilebilir... Buna Türkiye'ye yönelik tepkinin bir dışavurumu olarak bakmak lazım. Sonuçta Katar'da ABD üssü de var ama o üsse yönelik bir talep yok. Dolayısıyla niye Türkiye'nin üssü bu şekilde bu listeye dahil oldu sorgulamak gerekiyor" dedi.
Bu gelişmeye rağmen Arap baharı sürecinde olduğu gibi Ankara'nın politikasında bir değişikliğe gitmesini beklemediğini belirten Ülgen, bu gelişmenin ise siyasi ve ekonomik sonuçları olacağını şu sözlerle ifade etti:
"Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ülkeleri ile Arap baharı sonrasında oluşan gerilim bir ölçüde giderilmişti ama şimdi tekrar başa dönüldü. Siyasi gerginlikler olacak ama bunun ekonomik etkileri de olacak. Hem bu ülkelerden Türkiye'ye gelen yatırımlar duracaktır hem de bu ülkelerdeki Türk işletmelerini özellikle müteahhitlik sektörünü bundan sonra çok daha zor bir ortam bekliyor."
Krizde gelinen durumu Reuters'a değerlendiren emekli büyükelçi Ünal Çeviköz de Türkiye'nin geçmişte izlediği Ortadoğu'daki tüm aktörlerle ilişkilerini eşit seviyede tutma politikasından son yıllarda vazgeçtiğini ve "çoktan bölgeden yalnızlaştığını" belirtti.
"Katar örneği de bunlardan bir tanesidir. Türkiye'yi bu kriz bölgede daha da yalnızlaştıracak demek lafta kalır çünkü Türkiye zaten yalnızlaşmıştır" diyen Çeviköz, "Türkiye'nin karşılaşacağı sıkıntı şudur: Bu Türkiye'nin KİK ile stratejik diyalog ortaklığını ve diğer KİK üyesi ülkelerle iyi ilişkilerini de etkileyecektir. Dolayısıyla yalnızlaşmasını da pekiştirecektir" dedi.
KATAR'DAN DİĞER TALEPLER
Arap ülkelerinin talepleri arasında yayın kurumu Al Jazeera TV'nin kapatılması, Katar'ın İran ile diplomatik temsil seviyesini düşürmesinin yanı sıra, Müslüman Kardeşler, İslam Devleti, el Kaide, Hizbullah ve el Kaide'nin eski Suriye uzantısı Şam Fetih Cephesi ile ilişkilerini kesmesi ve sınırları içinde "terörist" olarak belirlenen kişileri teslim etmesi yer alıyor.
Katarlı yetkililer Kuveyt'in ilettiği belirtilen bu talepler hakkındaki sorulara cevap vermedi. Ancak Dışişleri Bakanı Mohammed bin Abdulrahman al-Thani hafta başında yaptığı açıklamada, tecrit kaldırılmadan ülkesinin dört Arap ülkesiyle müzakere etmeyeceğini söylemişti.
Dört Arap ülkesi taleplerini karşılaması için Katar'a 10 gün süre verdi. Yetkilinin verdiği bilgiye göre teklif bu süre sonunda "geçersiz" olacak.
Talepler Katar'ın dört Arap ülkesinin iç ve dış işlerine müdahil olmayı durdurmasını ve dört ülkenin vatandaşlarına Katar vatandaşlığı vermeye son vermesini de içeriyor.
Arap ülkeleri ayrıca geçmiş yıllarda izlediği politikalar nedeniyle Katar'dan tazminat talep ediyorlar. Arap ülkeleri Katar'ın talepleri kabul etmesi halinde anlaşmaya uyumun ilk yıl her ay, bundan sonra da üç ayda bir denetlenmesini, denetimin 10 yıl sürmesini istiyor. (Redaksiyon Can Sezer)