(Toplantıda ele alınan konulara ilişkin detaylarla yenilendi)
ANKARA, 3 Şubat (Reuters) - Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Ümit Yalçın'ın bugün Ankara'da Suriye askeri ve siyasi muhalefet temsilcileriyle yaptığı görüşmede, Astana toplantısının sonuçları değerlendirilirken, Suriye rejiminin ateşkes ihlalleri ve Suriye'de siyasi sürecin nasıl olması gerektiği ele alındı.
Dışişleri Bakanlığı kaynaklarının verdiği bilgiye göre, Müsteşar Ümit Yalçın ve Suriye muhalefeti arasındaki toplantıya Müzakere Yüksek Kurulu (MYK) Genel Koordinatörü Riyad Hicab, Suriye Ulusal Koalisyonu Başkanı Enes Abde, Astana toplantısına katılan askeri grupların temsilcileri, Suriye Kürt Ulusal Konseyi ve Suriye Türkmen Meclisi Başkanları katıldı.
Kaynaklar, bazı Dürzi, Nusayri şahsiyetler ile din alimlerinin de toplantıya katıldığını belirtti.
Dışişleri kaynakları toplantıda Astana toplantısının sonuçlarının yanı sıra; ateşkesin korunması amacıyla Türkiye, Rusya ve İran arasında kurulması kararlaştırılan üçlü mekanizma çerçevesinde gündeme gelebilecek konuların ele alındığını belirtti.
Suriye rejiminin başta Vadi Barada ve Doğu Guta'da gerçekleştirdiği ateşkes ihlallerinin "kabul edilemez" olduğunun dile getirildiğini belirten kaynaklar, Suriye'nin toprak bütünlüğünü dikkate almayarak "kendi gündemlerinin peşinde koşan grupların ve Suriye'nin gerçeklerinden kopuk sözde muhaliflerin" Cenevre'de yapılacak Suriye görüşmelerinde yeri olmadığının toplantıda vurgulandığını kaydettiler.
SURİYE'DE SİYASİ SÜREÇ, ÖZERKLİK TARTIŞMALARI
Dışişleri kaynakları toplantıda Suriye'deki siyasi sürecin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 2254 sayılı kararında belirtildiği gibi sırasıyla siyasi geçiş, yeni anayasa ve seçimler şeklinde gerçekleşmesi hedefinin vurgulandığını da bildirdi.
Astana'da 23 Ocak'ta yapılan ve muhaliflerle Suriye rejimi temsilcilerinin katıldığı görüşmelerinin ardından Rusya'nın taraflara toplantıda bir anayasa taslağı sunduğu ve bu taslağın Suriye'deki Kürtlere özerkliği de içerdiği iddia edilmişti.
Dışişleri kaynakları bugünkü toplantıda "Suriye'nin müstakbel idari yapılanmasından bu aşamada söz edilmesinin, bu meyanda 'yeni anayasa, özerklik, federalizm' gibi söylemler benimsenmesinin, bazı çevrelerin tek taraflı gündemlerine hizmet etme tehlikesi taşıdığına dikkat çekildiğini" de kaydetti.