İSTANBUL, 13 Temmuz (Reuters) - İstanbul 1.Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün başlayan ve 23 Kasım'a ertelenen POAŞ davasıyla ilgili olarak Doğan Holding Onursal Başkanı Aydın Doğan, bu davanın hukuki dayanağı olmadığını belirtti.
Doğan Holding Onursal Başkanı Aydın Doğan ve İş Bankası ISCTR.IS Yönetim Kurulu Başkanı Ersin Özince'nin de aralarında yer aldığı, Petrol Ofisi'nde (POAŞ) örgütlü bir şekilde akaryakıt kaçakçılığı yapıldığı iddiasına ilişkin 47 şüpheli hakkında hazırlanan iddianame 2016 Mart ayında İstanbul 1.Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilmişti.
İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu savcılarından Adem Meral'in, Petrol Ofisi'nde 2001-2008 yılları arasında örgütlü bir şekilde akaryakıt kaçakçılığı yapıldığı iddiasına ilişkin hazırladığı 85 sayfalık iddianamenin kabulüne karar veren mahkeme heyeti, ilk duruşmanın 13 Temmuz'da yapılmasına kararlaştırmıştı. Haber Ajansı'nda yer alan açıklamasında Doğan, "Bu dava akıl ve izandan yoksundur. Çünkü bu davanın hiçbir hukuki dayanağı yoktur" dedi ve şöyle devam etti:
"Bu iddialar, ilk kez 2001-2005 yılları arasında TBMM'de kurulmuş olan akaryakıt dağıtım şirketleri hakkında inceleme yapan komisyon tarafından ele alınmıştır. Komisyon, beş yıl süren çalışmasının sonunda hazırladığı son derece ayrıntılı ve kapsamlı raporunda Petrol Ofisi hakkında yasaya aykırı hiçbir işlemin bulunmadığı sonucuna varmıştır."
"Ben kişisel olarak bu şirketin yönetiminde bulunmadım, dolayısıyla hiçbir hukuki ve idari sorumluluk üstlenmedim..." diyen Doğan, şunları söyledi:
"Aynı suçlamalarla ilgili olarak Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından da bir soruşturma yürütülmüş ve bu çerçevede 2014 yılında bir dava açılmıştır. Bu davanın iddianamesinde sanık olarak yer almadığım gibi, iki yıldan beri süren yargılamada da adım bir defa bile geçmemiştir. Buna rağmen Savcılık makamı beni bu iddianameye dahil ederek kamuoyunda sansasyon yaratmayı, benim itibarıma zarar vermeyi hedeflemiştir."
Avukat Köksal Bayraktar da davaya ilişkin yaptığı açıklamada davanın 23 Kasım'a ertelendiğini belirterek ertelenme gerekçesini şöyle açıkladı:
"Bir yargılamada önce mahkemenin davaya bakmaya yer itibarıyla yetkili olup olmadığı tartışılır. Usule ilişkin bu tartışma sorgulamadan önce olur. Bugün İstanbul Birinci Ağır Ceza Mahkemesi'nde bu karara tam uyularak, yetki tartışmasına girildi.
"Bu tartışma şu husustan kaynaklandı: İddia konusu olan aynı olayla ilgili olarak bundan iki yıl önce Mersin Birinci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından açılmış olan bir dava daha var. Bu dava devam ediyor. Buna dayanarak biz davanın beş ayrı avukatı olarak Mersin'de aynı iddiaların yargılama konusu olduğunu ve bugün başlanacak davanın Mersin'e gönderilmesi gerektiğini Ceza Muhakemesi Kanunu'na dayanarak ileri sürdük.
"Mahkeme, bizim talebimizi kısmen kabul ederek, Mersin Ağır Ceza Mahkemesi'ne konunun sorulmasını ve yetki konusunda önce Mersin'deki mahkemenin karar vermesi gerektiğini, konunun kendisi tarafından bundan sonra değerlendirileceğini belirtti. Bunun için de tüm dosyayı Mersin'e göndermeyi ve önce onun karar vermesini bekleyeceğini hükme bağladı. Bu sebeple sorgulama yapılmadı ve duruşma 23 Kasım 2016 tarihine ertelendi."