Investing.com - 25 Nisan’da yapılan PPK toplantısında TCMB, faiz değişimine gitmedi, ancak karar metninden ‘’ek sıkılaşma’’ ifadesini çıkardı. Merkezin bu ifadeye yer vermemesi faiz indirimine hazırlık olarak algılanırken TCMB Başkanı Çetinkaya enflasyon raporu sunumunda bunun kısa vadeli bir sinyal olarak algılanmaması gerektiğini belirtti.
2. çeyrek enflasyon raporunda yıl sonu enflasyon oranında değişikliğe gidilmedi ve hedef %14,6’da sabit tutuldu, ancak gıda enflasyonu tahmini %13’ten %16’ya yükseltildi. TCMB Başkanı Çetinkaya, ‘’ Enflasyon beklentilerinin bulunduğu yüksek seviyeler, finansal piyasalarda gözlenen oynaklık, farklı sektörlerde birikmiş maliyetler ve fiyatlama davranışlarına ilişkin belirsizliklerle enflasyon görünümüne ilişkin risklerin devam ettiğini gösteriyor’’ dedi ve risklerdeki artış devam ederse ek sıkılaşmaya gidilebilir diye de vurguladı.
Merkezin Haziran toplantısına kadar göreceği 2 aylık enflasyon oranı var ve Nisan ayı bugün açıklandı. Nisan oranı Mart ayı altında kalırken merkez için de ek sıkılaşma riski yaratmadı. Mayıs rakamlarında da düşüş görülmesi durumunda Haziran olasılığı artabilir, ancak burada en önemli belirleyici faktör kurdaki hareketlilik olacaktır. Enflasyonun %19 altına gerilemesine karşın döviz kurlarındaki yükselişin hızlanması merkezin faiz indirimi politikasını zorlayabilir. Ayrıca kurdaki yükselişle beraber petrol fiyatlarının da yükselmesi durumunda gerileyen enflasyona karşı faiz indirimi yapılamayabilir.
Haziran ve Temmuz toplantılarında faiz indirimine gidilebilmesi için (enflasyonda düşüşün devam edeceğini varsayarsak), kur ve petrolde mevcut seviyelerin üzerine hızlı yükselişlerin yaşanmaması, özellikle ABD ile olan ilişkilerde tansiyonun yükselmemesi ve imalat, sanayi, perakende satışlar, işsizlik oranı gibi kritik verilerde toparlanma görülmesi gerekiyor.